2 Ekim 2022 tarihinde Bulgaristan’da genel seçimler yapılacaktır. 2022 yılının Haziran ayındaki güvenoyunu kaybettikten sonra Kiril Petkov liderliğindeki koalisyon hükümetinin düşmesi neticesinde ülke, iki yıllık süre içinde dördüncü kez seçimlere gidecektir. 2007 yılında Avrupa Birliği (AB) üyesi olan Bulgaristan’da, beklenen zenginlik ve refah düzeyine bir türlü erişilememiş olması ve ülkedeki yolsuzluğun yüksek düzeyde olması gibi konular, seçimlerdeki oy verme eğilimini belirleyen en önemli faktörler olmuştur.
2021 yılının Kasım ayında yapılan seçimlerde Kiril Petkov’un eşbaşkanı olduğu Değişime Devam Ediyoruz Partisi seçimlerden aldığı %25,7 oranındaki oyla birinci parti olarak çıkmış ve diğer partilerle bir araya gelerek Petkov’un Başbakan olduğu bir koalisyon hükümeti kurmuştu. Petkov’un yolsuzluğu sona erdireceğine yönelik vaatleri, seçimlere damga vurmuş ve bu da seçilmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Aynı zamanda Harvard Üniversitesi’nde işletme alanında yüksek lisans derecesine sahip olması, Petkov’un karizmatik kişiliğini ön plana çıkaran bir unsur olarak görülmüştür. Seçimlerden önce Değişime Devam Ediyoruz Partisi, sahip olduğu iyi eğitimli üyeleriyle de sık sık haberlere konu edilmiştir. Medyanın da oluşmasında katkıda bulunduğu olumlu imaj, bu kadronun modern eğitimiyle Bulgaristan’daki sorunlara çözüm bulma konusunda en iyi alternatif olabilecekleri izlenimini yaratmıştır.
2021 yılının Aralık ayında Değişime Devam Ediyoruz Partisi, Var Böyle Bir Halk Partisi ve Bulgaristan Sosyalist Partisi’yle bir araya gelerek hükümet kurmuş ve bu hükümet de 2022 yılının Haziran ayına kadar görevde kalabilmiştir. Neticede koalisyon partileri arasındaki ciddi görüş ayrılıkları güvenoyunun kaybedilmesine neden olmuş ve hükümet bu nedenle düşmüştür.
2021 yılının Kasım ayındaki seçimlerde üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) seçimlerden aldığı %13 oyla Bulgaristan Sosyalist Partisi’ni de geride bırakarak üçüncü parti konumuna yükselmiştir. Bulgar siyasi hayatının önemli aktörlerinden olan Bulgaristan Sosyalist Partisi’nin HÖH’ten daha az oy alarak dördüncü parti olması, Bulgar milliyetçisi olan kesimleri rahatsız etmiştir.
Petkov’un dış politika alanında koşulsuz bir NATO taraftarı olması, geleneksel açıdan Rusya yanlısı duruşu bulunan Bulgaristan Sosyalist Partisi’nin tepkisine neden olmuştur. Özellikle de Ukrayna Krizi sırasında Bulgaristan’ın Rus doğalgazını rubleyle ödemeyi reddetmesi, Moskova’nın ülkeye yaptığı doğalgaz sevkiyatını kesmesine neden olmuştur. Almanya gibi bazı ülkelerin bile Avrupa Birliği (AB) yaptırımlarına muafiyet olarak belirli oranda Rus doğalgazı almak için istisnai durum talebinde bulunmasına ve doğalgazı ruble üzerinden ödemeyi kabul etmesine rağmen %90 oranında Rusya’ya bağımlı olan Bulgaristan’ın neye güvenerek bu kararı aldığı hala tartışılmaktadır.
AB üyeliğinin gerçekleşmesinden bu yana Schengen alanına girmeye çalışan Bulgaristan’ın bu isteği Petkov Hükümeti döneminde de gerçekleşmemiştir. Altı ay gibi bir süre görevde kalan hükümetin icraatlarının ne derece başarılı olduğu dönemin kısalığı göz önünde bulundurulduğunda tartışılabilir.
2 Ekim 2022 tarihindeki seçimler için yapılan tahminlerde Değişime Devam İttifakı’nın ciddi oy kaybedebileceği ve eski Başbakan Boyko Borisov’un partisi GERB’in seçimden yeniden birinci parti olarak çıkabileceği yönünde tahminler yapılmaktadır. Ayrıca bu seçimlerin de ülkedeki siyasi bölünmüşlüğü gideremeyeceği şeklinde analizler mevcuttur. Yani tek başına iktidar olabilecek bir partinin bu seçimlerden de çıkmayacağı iddia edilmektedir.
Yurtdışında 755 oy verme noktasının açılacağı seçimlerde, 166 merkezle en fazla sandık yine Türkiye’de açılmaktadır. Bulgaristan vatandaşı olan Türklerin oylarını elektronik veya klasik oy pusulalarıyla kullanabilecekleri belirtilmiştir.
Her seçimde olduğu gibi bu seçimlerde de Türklerin amacı; HÖH’ün Bulgar Parlamentosu’ndaki temsilinin devamıdır. Seçimlere katılım daha güçlü bir demokrasi ve temsil inşasına hizmet edecektir.
Bulgaristan’daki azınlıkların haklarının güvence altına alınması ve AB üyesi olan Bulgaristan’da Avrupa standartlarına yakışan bir azınlık politikasının geliştirilmesi, hiç kuşkusuz ülkedeki demokrasinin daha da güçlenmesine ve daha istikrarlı bir siyasi sürecin geliştirilmesine katkı sağlayacaktır.
