Tarih:

Paylaş:

Elbaşı Nazarbayev’in İstikrar ve Kalkınma Politikası Tokayev ile Devam Edecek

Benzer İçerikler

Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in 19 Mart 2019 tarihinde  istifa etmesinin ardından ülkede başlayan değişim sürecinde, 9 Haziran 2019 tarihinde gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’yle yeni bir aşamaya gelinmiş ve Kazakistan Seçim Kurulu’nun açıkladığı sonuçlara göre, oyların %70’inden fazlasını alan Kasım Jomart Tokayev Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Bu bağlamda bahsi geçen ülkede yaşanan gelişmeleri anlayabilmek için seçimleri ve sonrasında yaşanabilecek gelişmeleri ele almak gerekmektedir.

Mevzubahis seçimlere ilişkin yapılacak değerlendirmede, ilk olarak söz konusu sürecin önceki seçimlerden çok farklı bir ortamda gerçekleştiği vurgulanmalıdır. Zira bu seçim, 1990 yılından bu yana ülkeyi yöneten Nazarbayev’in katılmadığı ilk seçim olmuştur. Dolayısıyla bu durum, seçimlerde ülkenin geleceği için önemli bir kararın alınacağı anlamına gelmiştir. Nitekim Nazarbayev sonrası dönemde ülkenin kalkınma politikaları ve dış politika yönelimleri başta olmak üzere genel rotasını Kazak halkının seçtiği yeni lider belirleyecektir.

Bilge Lider Nazarbayev’in geçiş sürecini kontrollü bir şekilde gerçekleştirmesi ise Kazakistan’ı diğerlerinden ayıran en önemli özelliktir. Nitekim Kazakistan, ekonomik istikrar ile siyasal özgürlükler arasındaki dengeyi koruyan başarılı bir devlet olarak ön plana çıkmaktadır. 9 Haziran Seçimleri de ülkedeki durumun halk tarafından onaylanmasını sağlamıştır. Yani Kazak halkı, ekonomik kalkınmadan taviz vermeksizin emin adımlarla demokratikleşme sürecine devam edilmesi yönünde oy kullanmıştır.

Seçimlerin bir diğer özelliği ise önceki seçimlere göre daha hareketli bir ortama sahne olmasıdır. Özellikle de gençlerin değişim talebi ve değişime olan inançları açık bir şekilde gün yüzüne çıkmıştır. Aslında bu gençler, Nazarbayev’in 30 yıllık iktidarı döneminde ülkenin geleceği olarak yetiştirdiği kişilerdir. “Nazarbayev Gençliği” şeklinde tanımlanabilecek yeni jenerasyon, Kazakistan’ın demokratikleşme sürecine ciddi katkı sağlamaktadır. Bu bağlamda Nazarbayev’in ülke ekonomisinin sıkıntılarına rağmen kesintisiz bir biçimde devam ettirdiği Bolaşak Öğrenci Programı’nın meyvelerini vermeye başladığı ifade edilebilir. Bahse konu olan program vesilesiyle binlerce Kazak genci, dünyanın çeşitli üniversitelerinde eğitim almış ve kendi tecrübelerini ülkenin kalkınması için sunmaya hazır hale gelmiştir. Öte yandan dünya gençliğiyle rekabet edebilecek bir kuşağın yetişmesinde, İngilizce olarak modern eğitim veren Nazarbayev Okulları ve Nazarbayev Üniversitesi de etkili olmuştur. Dolayısıyla Kazakistan’ın devletleşme sürecine liderlik eden Nazarbayev, bağımsızlık sonrasında da kalkınma ve demokratikleşme için uygun zemini yaratmaya özen göstermiş ve bu kapsamda yetişen gençler, Elbaşı’nın ideallerini hayata geçirme noktasına gelmiştir. Bu sebeple de Kazak gençlerinin yönetimden beklentisinin son derece yüksek olduğu öne sürülebilir. Gerçekleşen seçimler yeni neslin taleplerini karşılayacak gibi görünmektedir.

Seçimlerin hareketli geçmesinin bir başka sebebi ise Tokayev’in karşısına yirmi yıldır muhalefette bulunan Amircan Kosanov’un Cumhurbaşkanı adayı olarak çıkması olmuştur. Şüphesiz böylesi bir adaylık da Kazakistan demokrasisinin yeni bir aşamaya geldiğini ortaya koymuştur. Zira Kazakistan’daki bütün siyasi gruplar hukuk çerçevesinde hareket etmiştir. Üstelik Kosanov’un oyların %15’ini alması da Kazakistan muhalefeti açısından oldukça değerlidir. Bu da ülkedeki demokratikleşme modelinin doğru yolda ilerlediğini gözler önüne sermektedir.

Neticede 9 Haziran Seçimleri’nin Kazakistan için yeni bir başlangıç olduğu açıktır. Bu yeni dönemde ise Nazarbayev’in önderliğinde yetiştirilen genç nesil, ülkenin yönetimini şekillendirecektir. Tahmin edileceği üzere Kazakistan, model ülke olmaya devam edecektir. Söz konusu model, önceki kuşağın sağduyusu ve genç neslin dinamizmini bir arada barındırmaktadır. Bu birlikteliğin “istikrar” ve “kalkınma” kelimeleriyle özetlenmesi de son derece önemlidir. Tüm bu bilgiler çerçevesinde Nazarbayev’in başlattığı politikaların Tokayev döneminde de devam ettirileceği belirtilebilir. Zaten seçmenlerin büyük çoğunluğunun Tokayev’e oy vermesi de Kazak halkının Nazarbayev döneminde inşa edilen istikrarlı ekonomi ve aşamalı demokratikleşme politikalarından memnun olduğuna işaret etmektedir. Özellikle de Kazakistan’ın jeopolitik konumu dikkate alındığında, Tokayev’in Nazarbayev döneminde uygulanan çok yönlü dış politika anlayışını sürdüreceği düşünülebilir. Nitekim Tokayev, Kazaklar arasındaki saygınlığına ek olarak uluslararası politikada da tanınan önemli bir diplomattır. Bundan ötürü hem Nazarbayev’in selefini belirlemede hem de Kazak halkının yeni liderini seçmede doğru karar verdiği ortadadır. Yani Elbaşı Nazarbayev’in temel çerçevesini oluşturduğu istikrar ve kalkınmayı esas alan politikaların Tokayev döneminde de devam edeceği öngörülebilir.

Prof. Dr. Mehmet Seyfettin EROLhttps://www.ankasam.org/author/mse/?lang=en
1969 Dörtyol-Hatay doğumlu olan Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden 1993 yılında mezun oldu. BÜ’de 1995 yılında Yüksek Lisans çalışmasını tamamlayan Erol, aynı yıl BÜ’de doktora programına kabul edildi. Ankara Üniversitesi’nde doktorasını 2005’de tamamlayan Erol, 2009 yılında “Uluslararası İlişkiler” alanında doçent ve 2014 yılında da Profesörlük unvanlarını aldı. 2000-2006 tarihleri arasında Avrasya Stratejik Araştırmaları Merkezi (ASAM)’nde görev yapan Erol, 2009 yılında Stratejik Düşünce Enstitüsü’nün (SDE) Kurucu Başkanlığı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundu. Uluslararası Strateji ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi (USGAM)’nin de kurucu başkanı olan Prof. Erol, Yeni Türkiye Stratejik Araştırmalar Merkezi (YTSAM) Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Başkanlığını da yürütmektedir. Prof. Erol, Gazi Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi (GAZİSAM) Müdürlüğü görevinde de bulunmuştur. 2007 yılında Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı “Türk Dünyası Hizmet Ödülü”nü alan Prof. Erol, akademik anlamdaki çalışmaları ve medyadaki faaliyetlerinden dolayı çok sayıda ödüle layık görülmüştür. Bunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir: 2013 yılında Çağdaş Demokratlar Birliği Derneği tarafından “Yılın Yazılı Medya Ödülü”, 2015 yılında “APM 10. Yıl Hizmet Ödülü”, Türkiye Yazarlar Birliği tarafından “2015 Yılın Basın-Fikir Ödülü”, Anadolu Köy Korucuları ve Şehit Aileleri “2016 Gönül Elçileri Medya Onur Ödülü”, Yörük Türkmen Federasyonları tarafından verilen “2016 Türkiye Onur Ödülü”. Prof. Erol’un 15 kitap çalışması bulunmaktadır. Bunlardan bazılarının isimleri şu şekildedir: “Hayalden Gerçeğe Türk Birleşik Devletleri”, “Türkiye-AB İlişkileri: Dış Politika ve İç Yapı Sorunsalları”, “Avrasya’da Yeni Büyük Oyun”, “Türk Dış Politikasında Strateji Arayışları”, “Türk Dış Politikasında Güvenlik Arayışları”, “Türkiye Cumhuriyeti-Rusya Federasyonu İlişkileri”, “Sıcak Barışın Soğuk Örgütü Yeni NATO”, “Dış Politika Analizinde Teorik Yaklaşımlar: Türk Dış Politikası Örneği”, “Krizler ve Kriz Yönetimi: Aktörler ve Örnek Olaylar”, “Kazakistan” ve “Uluslararası İlişkilerde Güncel Sorunlar”. 2002’den bu yana TRT Türkiye’nin sesi ve TRT Radyo 1 (Ankara Radyosu) “Avrasya Gündemi”, “Stratejik Bakış”, “Küresel Bakış”, “Analiz”, “Dosya”, “Haber Masası”, “Gündemin Öteki Yüzü” gibi radyo programlarını gerçekleştirmiş olan Prof. Erol, TRT INT televizyonunda 2004-2007 yılları arasında Arayış, 2007-2010 yılları arasında Kanal A televizyonunda “Sınır Ötesi” ve 2020-2021’de de BBN TÜRK televizyonunda “Dış Politika Gündemi” programlarını yaptı. 2012-2018 yılları arasında Millî Gazete’de “Arayış” adlı köşesinde dış politika yazıları yayımlanan Prof. Erol’un ulusal-uluslararası medyada çok sayıda televizyon, radyo, gazete, haber siteleri ve dergide uzmanlığı dahilinde görüşlerine de başvurulmaktadır. 2006-2018 yılları arasında Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde ve Ankara Üniversitesi Latin Amerika Araştırmaları Merkezi’nde (LAMER) de dersler veren Prof. Erol, 2018’den bu yana Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyesi olarak akademik kariyerini devam ettirmektedir. Çok sayıda dergi ve gazetede yazıları-değerlendirmeleri yayımlanan; Avrasya Dosyası, Stratejik Analiz, Stratejik Düşünce, Gazi Bölgesel Çalışmalar, The Journal of SSPS, Karadeniz Araştırmaları, gibi akademik dergilerde editörlük faaliyetlerinde bulunan Prof. Erol, Bölgesel Araştırmalar, Uluslararası Kriz ve Siyaset Araştırmaları, Gazi Akademik Bakış, Ege Üniversitesi Türk Dünyası İncelemeleri, Demokrasi Platformu dergilerinin editörlüklerini hali hazırda yürütmektedir. 2016’dan bu yana Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Kurucu Başkanı olarak çalışmalarını devam ettiren Prof. Erol, evli ve üç çocuk babasıdır.