Çağlar boyunca birçok açıdan zulüm ve yoksunluğa maruz bırakılan kadınların, hayatın farklı alanlarına katılımları engellenmiştir. İnsan topluluğunun ortaya çıkmasından itibaren kadınlar sadece üreme, ev işleri ve çocuk yetiştirme aracı haline gelmiştir. İnsan hayatındaki önemli alanlar genellikle erkeklerin elinde bulunmuştur. Buna karşın kadını kutsallaştıran, tanrılaştıran medeniyetler ortaya çıkmıştır. Tarih boyunca önemli kadın figürleri ve örnekleri -Kleopatra, Zenubiye Kraliçesi, Saba Melikesi Belkıs, Kraliçe Züleyha, Haticetül Kübra, Hz. Meryem, Victoria Kraliçesi vs.- görülmüştür. Kadınların etkinliğinin tarih boyunca sekteye uğradığını ileri süren teoriler olduğu gibi, bu teorilere karşın tarihi gelişim doğrultusunda kadın etkinliğinin arttığını ileri süren teoriler de bulunmaktadır.
Örf ve âdetler, kadının etkinliğini ekonomik açıdan etkileyen en önemli faktörlerden biri olmuştur. Irak toplumunun farklı kesimlerinde olan gelenek ve âdetlerden dolayı Iraklı kadınların özellikle güney bölgelerde ekonomik açıdan etkinliği zayıftır. Güneye doğru ilerlendiğinde kadınların ekonomik bakımdan etkinliğinin daha da zayıfladığı bariz bir şekilde görülür. Bu durum, Birleşmiş Milletler (BM) istatistikleri ve Irak İstatistik Merkezi Bürosu raporları tarafından da tespit edilmektedir.
Genel olarak kadınlar, Irak toplumunun büyük bir bölümünü oluşturmaktadır. 2013-2016 yılları arasında Irak’ta yapılan resmî istatistiklerde Irak’ın yaklaşık 37 milyon olarak tespit edilen nüfusunun %50,52’si erkekler; %49,47’sini kadınlar oluşturmaktadır.
Nüfus | 2013 | 2014 | 2015 | 2016 |
Kadın Nüfusu | 17.231.514 | 17.685.544 | 18.274.141 | 18.744.179 |
Erkek Nüfusu | 178.642.258 | 18.319.008 | 18.659.573 | 19.139.364 |
Toplam Nüfus | 35.059.772 | 36.004.548 | 36.933.714 | 37.883.543 |
Kaynak: Irak İstatistik Merkezi Bürosu, Nüfus İstatistikleri Müdürlüğü
Kadınlarla erkekler arasındaki fakirlik oranı da yerleşim bölgelerine göre değişmektedir. Kırsal alanlarda kadınlar arasındaki yoksulluk kentlerde yaşayanlara nazaran daha yüksektir. Yoksulluğun kırsal ile kent arasında farklılık göstermesi ise Irak’ın kırsal bölgelerinde âdet ve geleneklerin katı bir şekilde uygulanmasından kaynaklanmaktadır. Kırsal alanlarda kadınlar mal varlığına ve sabit gelire sahip olmaktan ve özgür bir şekilde ihtiyaçlarını karşılayacak harcamalardan mahrum bırakılmıştır. Kırsal bölgelerin tersine kentlerde (uygar bölgeler) ise kadınlar mal varlığına sahip olabilmek için daha serbest hareket edebilmektedir. Bu nedenle kentlerde yaşayan kadınlar arasındaki yoksulluk oranı kırsala nazaran daha düşüktür.
Örf ve âdetler ekonomik hayatı olduğu gibi aynı şekilde kadınların eğitimini büyük ölçüde etkilemektedir. Irak’ta yaygın olan örf ve âdetler Iraklı kadınları eğitimden de mahrum bırakmıştır. Irak Planlanma Bakanlığı’nın yaptığı araştırmalara göre, eğitimlerini istedikleri düzeye kadar tamamlayamayan kadınların %53,3’ü, bu durumun aile engellerinden dolayı kaynaklandığı belirtmiştir. Bu durum da geleneklerin Iraklı kadınları ekonomik ve kültürel açıdan ne denli etkilediğini göstermektedir.
Iraklı kadınların ekonomik alandaki zayıflığı, diğer alanlarda da rolünün kısıtlanmasına neden olmuştur. Ekonomik anlamda kadının etkinliğinin artması kadınların farklı alanda kendilerini geliştirmesine katkıda bulunacaktır. Bu bağlamda bir kadın mali açıdan kendi kendine yetebildiği takdirde eğitiminin tamamlamasını ve diğer eksikliklerinin giderilmesini de sağlayabilir. Dolayısıyla Iraklı kadınların ekonomik açıdan geliştirilmesi gerekir. Irak Hükümeti’nin kadınların etkinliğini ve rolünü artırmak için kapsamlı bir strateji ortaya koyması gerekmektedir. Ayrıca bu sorunun, Irak’ın 2018-2022 ve 2020-2030 Ulusal Kalkınma Planları’na eklenmesi bir zarurettir.