Analist Visar Xhambazi: “Batı Balkan ülkelerinin birliğe dahil edilmemesi, AB için jeostratejik bir ikilem yaratacak.”

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, birçok devletin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecinin bir kez daha gündeme gelmesine neden olmuştur. Rusya-Batı mücadelesinin hissedildiği bölgelerden biri de Balkanlardır. Balkanlarda bir yandan Bosnalı Sırpların ayrılıkçı söylemleri tartışılırken; diğer taraftan da Kosova ile Sırbistan arasındaki diyalog süreci gündeme gelmektedir. Arka planda ise Balkan ülkelerinin AB üyelik süreci tartışılmaktadır. Bu kapsamda Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Kosova merkezli Sbunker’in analisti Visar Xhambazi’nin görüşlerini dikkatinize sunmaktadır.

1. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, AB’nin Batı Balkan ülkelerinin üyelik süreçlerini hızlandırmak için destek vermesi gerektiğini söyledi. AB’nin Batı Balkanlar’daki genişleme politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Son yıllarda AB’nin genişleme politikasının belirsizlik içinde olduğu söylenebilir. Genişleme süreci, Avrupa karşıtlığı ve “genişleme yorgunluğu” olarak değerlendirilen faktörlerin de etkisiyle ciddi engellerle karşı karşıya kaldı. Günümüze bakıldığında Rusya-Ukrayna Savaşı, AB’nin genişleme sürecine yeni bir ivme kazandırabilir. Bu nedenle başta Almanya ve Fransa olmak üzere AB üyesi ülkelerin söylemin ötesine geçerek genişleme sürecini hızlandırmaları gerekmektedir. Arnavutluk, Bosna Hersek, Kosova ve Kuzey Makedonya gibi AB üyesi olmayan Batı Balkan ülkelerinin birliğe dahil edilmemesi, AB için jeostratejik bir ikilem yaratacak AB’nin dış politikasını başarısızlığa sürükleyecektir. Bununla birlikte Batı Balkan ülkelerinin AB’ye üyelik süreçlerinin uzatılması, bölgeyi dış tehditlere karşı savunmasız hale getirecek ve bu durum, birlik için daha fazla sorun yaratacaktır. Dolayısıyla AB’nin genişleme politikasının sadece teknik bir süreç değil; aynı zamanda jeostratejik bir süreç olduğunu belirtmekte fayda vardır. 

2. Ülke bazında bakıldığında Kuzey Makedonya’nın AB üyeliği Bulgaristan tarafından engelleniyor. Kosova-Sırbistan Sorunu, Bosna-Hersek’teki siyasi kriz diğer zorluklar olarak dikkat çekiyor. Tüm bunlar AB yolunda bekleyen Batı Balkan ülkelerinin üyeliği için nasıl bir sorun teşkil ediyor?

Batı Balkan ülkeleri veya Ukrayna gibi diğer devletler, her şeyden önce komşularıyla anlaşmazlıklarını çözmeden birliğe katılamaz.  Özellikle de Kosova ve Sırbistan için durum daha da karmaşıktır. Kuzey Makedonya’ya bakıldığında ise AB’nin ciddi bir güvenilirlik sorunuyla uğraştığı söylenebilir. Kuzey Makedonya, AB üyeliği karşılığında Yunanistan’la 27 yıllık isim anlaşmazlığı sorununu çözdü; fakat AB, ülkeye üyelik yolunu açma sözünü tutmadı.

Öte yandan AB, katılım için büyük mücadele veren Kuzey Makedonya gibi Batı Balkan ülkelerinin önündeki engelleri kaldırması için de yardım etmelidir. Bu çerçevede bazı ülkelerin üyelik sürecini veto etmesine izin verilmemelidir.

3. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından Balkan ülkeleri, AB üyelik çağrılarını artırdı. Balkanların AB’nin geleceğindeki yerini nasıl görüyorsunuz?

Rusya-Ukrayna Savaşı, AB’nin genişleme stratejisi için önemli bir gelişme olmuştur. Mevcut durumda genişleme politikası oldukça teknik ve bürokratiktir. Bu nedenle AB’nin genişleme politikasında jeopolitik sonuçları dikkate almasının zamanı gelmiştir.

AB, bölgede yeni bir kolektif yaklaşım için baskı yapmalı ve iki önemli faktörü göz önünde bulundurmalıdır. Birincisi, üyelik vaadi söylemlerinin ötesine geçmeli ve daha fazla zaman ve kaynak ayırmalıdır. İkincisi, Fransa ve Bulgaristan gibi AB üyesi olmak isteyen ülkelere engel olmasına izin vermemelidir. Arnavutluk ve Kuzey Makedonya’yla üyelik müzakerelerini başlatmalı ve Kosova için vaat edilen vize serbestisini sağlamalıdır.

Röportajda yer alan görüşler, uzmanın kişisel görüşleri olup, Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi’nin (ANKASAM) yayın politikasını yansıtmayabilir.

Bu röportajın orijinal hali The International Asia Today’da Rusça ve İngilizce olarak yayınlanmıştır.

Rusça versiyonu için tıklayınız: https://theasiatoday.org/interviews-ru/%d0%b8%d0%bd%d1%82%d0%b5%d1%80%d0%b2%d1%8c%d1%8e-%d0%bf%d1%80%d0%be%d1%86%d0%b5%d1%81%d1%81-%d0%b2%d1%81%d1%82%d1%83%d0%bf%d0%bb%d0%b5%d0%bd%d0%b8%d1%8f-%d0%b1%d0%b0%d0%bb%d0%ba%d0%b0%d0%bd%d1%81/?lang=ru

İngilizce versiyonu için tıklayınız: https://theasiatoday.org/interviews/interview-eu-membership-processes-of-the-balkan-countries/

Sibel MAZREK
Sibel MAZREK
Lisans eğitimini Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde tamamlayan Sibel Mazrek, yüksek lisans eğitimine Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü'nde Gazetecilik Ana Bilim Dalı'nda devam etmektedir. Çeşitli medya kuruluşlarında muhabirlik, spikerlik sunuculuk görevlerini üstlenen Mazrek, ANKASAM'da Medya Koordinatörü olarak çalışmalarına devam etmektedir.

Röportaj

CIS İcra Direktörü Tom Switzer: “Japonya, Avustralya, Güney Kore ve Filipinler, Tercihini Yaptı.”

Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Asya-Pasifik’teki müttefikleriyle askeri işbirliğini arttırmak suretiyle Çin’i çevreleme stratejisine hız...

Ulusal Denizcilik Vakfı Araştırmacısı Dr. Avinandan Choudhury: “G7 Ülkelerinin Çin’le Rekabet Etmeye İhtiyaçları Yoktur.”

2022 yılının Mayıs ayında Hiroşima'da düzenlenmesi planlanan G7 Liderler Zirvesi’ne hazırlık yapmak için Japonya...

Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu Dr. Öğretim Üyesi Rohan Mukherjee: “Rusya, Hindistan ve Çin, Çok Kutuplu Uluslararası Düzeni Desteklemeyi Sürdürecek.”

Hem Özbekistan’daki ŞİÖ Zirvesi’nde hem de Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu ve BM Güvenlik...

Hudson Enstitüsü Araştırma Görevlisi Dr. Satoru Nagao, “Japonya, özellikle Çin’in Tayvan’a karşı tutumundan endişe etmektedir.”

24 Şubat 2021 tarihinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’da askeri operasyon düzenleyeceğini duyurmuş...