Tarih:

Paylaş:

Rusya – Çin İlişkilerinin Öncelikleri

Benzer İçerikler

Bazı uzman ve araştırmacıların değerlendirmesine baktığımız zaman Rusya ile Çin arasındaki kapsamlı ortaklık ve stratejik ilişkiler, iki komşu ülke arasındaki doğal bir seçim, yani kısa vadeli gelişmelerin etkilemediği bir seçim olarak nitelendirilmektedir. Yüksek seviyedeki siyasi güven, ilişkiler açısından sağlam bir temel teşkil ederek, Rusya ve Çin’in küresel şartlardan ve diğer güç merkezleriyle olan ilişkilerinden bağımsız olarak karşılıklı faydaya dayalı bir işbirliği geliştirmelerine imkan sağlamıştır.

Günümüzde Rusya ve Çin’in paylaştıkları temel stratejik hedefler, her iki ülkenin bölgesel ve uluslararası ilişkilerden etkilerini arttıracak şekilde ilişkiler tesis etmek, çok taraflı yapılardaki ve her iki ulus açısından da çok önemli olan bölgelerdeki eylemlerini daha yakından koordine etmek ve modern dünyanın yarattığı sorunlara ortak cevaplar geliştirmektir.

Çelişkilerle dolu olan küreselleşme süreci, küresel yönetişim kurumlarının yeniden şekillendirilmesi ihtiyacını arttırmakta ve ABD’nin başını çektiği gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan dünya arasında yeni ve eşit ilişkilerin kurulmasının önemini vurgulamaktadır.

Rusya ve Çin, güvenlik ve kalkınma alanlarındaki küresel sorunların çözümüne niteliksel açıdan yeni yaklaşımların getirilmesine ihtiyaç olduğu inancını paylaşmaktadırlar. Daha adil bir dünya düzeni arayışında olan, esas itibariyle gelişmiş ülkelerin çıkarlarına hizmet eden mevcut finansal ve ekonomik sistemde bir dönüşüm yaşanması gerektiğini savunan ve hızla büyüyen ekonomilere sahip bir grup ülke, her geçen gün dünya meselelerinde daha etkili hale gelmektedir. Bu nedenle Rusya ve Çin BRICS, Şanghay İşbirliği Örgütü (SCO), G20 ve Rusya – Hindistan – Çin (RIC) diyaloğu gibi platformlardaki işbirliğine özel bir önem vermektedirler. Bu platformlardaki işbirliği, yeni gelişmekte olan ülkeler açısından siyasi ve mali adaletin sağlanmasına yardımcı olmakta ve üye ülkelerinin kalkınma için kaynaklarını kullanmasına imkan sağlamaktadır.

Bu bağlamda Rusya’nın 1 Nisan 2015 ile 15 Şubat 2016 tarihlerinde yürüttüğü BRICS başkanlığı, bir mihenk noktası olmuştur. Zira BRICS’in mali kuruluşları olan Yeni Kalkınma Bankası ile Rezerv Para Havuzu’nun kurulmasıyla neticelenmiştir. Yeni sorun ve tehditlerle başa çıkmaktaki işbirliğinin genişletilmesi amacıyla, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’dan sorumlu Dışişleri Bakan Müsteşarları arasında bir danışma mekanizması kurulmuş ve dış politika planlama, uluslararası hukuk ve dış uzayda silahlanma yarışının önlenmesi başlıkları üzerinde BRICS toplantıları tesis edilmiştir. Toplamda Rusya 100’ün üzerinde faaliyete başkanlık etmiş ve BRICS başkanlığı esnasında 30 önemli belgenin imzalanmasını sağlamıştır.

Aynı zamanda, terör tehdidi Rusya ve Çin için ortak bir sorun olmaya devam etmektedir. Rusya Federasyonu’nun Başkanı Vladimir Putin, 2015 yılında Federal Meclis’te yaptığı yıllık geleneksel ulusa sesleniş konuşmasında Rusya’nın uluslararası terörizm konusundaki tutumunu ifade ederek başlamıştır. Burada Çin, Rusya’nın doğal ve güvenilir müttefiki rolünü oynamaktadır. Her ikisi de bu sorunun aciliyeti ve terörizm tehdidiyle başa çıkmakta kullanılacak vasıtalar konusunda ortak fikirlere sahiplerdir. Son yıllarda Çin’de, özellikle Sincan Uygur Özerk Bölgesinde, terör saldırılarında bir artış yaşamıştır. Buradaki asıl önemli mesele, Çin’den gelen teröristleri eğittiği yönünde raporlar bulunan, IŞİD ile bağlantılı bir terör tabanının bulunmasıdır.

Çin’in yerel politikası ve dış politikası açısından terörizmle mücadele gündeminin önemi, Aralık 2015’de ülkenin ilk Terörle Mücadele Yasası’nın çıkmasıyla kendisini belli etmiştir. Çin, terör saldırılarına karşı ülkedeki terörle mücadele tedbirlerini yoğunlaştırmayı ve ülkenin uluslararası terörle mücadeledeki rolünü arttırmayı hedefleyen bir dizi bildiri ve kararla tepki vermiştir. Bunların arasında Komünist Parti Genel Sekreteri Xi Jinping ile Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin açıklamaları ve Çin Halk Cumhuriyeti Kamu Güvenliği Bakanı Guo Shengkun’un başkanlık ettiği bir Terörle Mücadele Uzmanlar Grubu toplantısı bulunmaktadır.

Rusya ile Çin arasında güvenlik alanında yaşanan yakınlaşma, iki ülkenin askeri ve siyasi bir ittifaka yaklaşan bir ortaklık olması açısından önemlidir. Yine de mevcut koşullar altında ne Moskova ne de Pekin bu sınırı aşmaya niyetli değildir ve ikili bir askeri ittifakı düşünmemektedirler. Mevcut ortaklık gayri resmi olarak çok sayıda gelişmekte olan başarılı ittifak ilişkileri içermektedir. Bunlar arasında ikili ve müşterek düzenli askeri (kara ve deniz) tatbikatlar ve iki ülkenin savunma bakanları arasında toplantılar gibi şeyler vardır. Çin Halk Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu arasında 2001 tarihli İyi Komşuluk ve Dostça İttifak konulu anlaşma, iki ülke arasındaki ilişkilere yön veren temel belgedir. Anlaşmanın 9. Maddesi iki taraftan birisinin üçüncü bir taraf tarafından tehdit edilmesi halinde birbirlerine danışmalarını zorunlu kılmaktadır.

Moskova, Rusya’nın Ukrayna, Türkiye ve Türkiye’nin NATO müttefikleri ile karmaşık ilişkilerini göz önünde bulundurarak, Çin’in kendisine yönelik gayri resmi “dostça tarafsızlık” politikasını anlayışla karşılamaktadır. Bu politika, Çin’in geleneksel diplomasi prensipleri olan adillik ve tarafsızlık ilkelerine dayanmaktadır. Uluslararası ilişkiler sistemi, hem Rusya hem de Çin’in mesafeli durdukları bir şey olan, “iki ülkenin üçüncü bir ülkeye karşı dostlukları” temeline dayanmaktadır.

Doç. Dr. Kanat YDYRYS
Doç. Dr. Kanat YDYRYS
Lisans eğitimini 2010 yılında Ahmet Yesevi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde tamamlamıştır. 2010-2012 yılları arasında Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde “Rusya Federasyonu’nun “Yakın Çevre” Politikası ve Orta Asya Güvenliği Üzerindeki Etkileri” isimli yüksek lisans tezini savunmuştur. 2012 yılından günümüze Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde “Ulusal Güvenlik ve Enerji Stratejsi Bağlamında Rusya Federasyonu’nun Çin Halk Cumhuriyeti’ne Yönelik Politikası” isimli doktora çalışmalarını yapmaktadır. Dış politika, enerji politikaları, güvenlik, jeopolitik, Orta Asya siyaseti konularında akademik çalışmalar ve analizler yapmaktadır.