Analiz

Almanya’nın Ukrayna’ya Desteği Sürecek mi?

Scholz Hükümeti’ne göre; Ukrayna’yı daha fazla silahlandırmak, savaşı sona erdirecek kesin bir çıkış yolu değildir.
Eğer Alman Hükümeti, Ukrayna’ya askeri desteğin geleceğine dair siyasi açıdan bir görüş birliğine varamazsa, ülkenin savunma sanayinin de oldukça zor duruma gireceği söylenebilir.
Almanya, savaşın uzamasının başta kendisi olmak üzere Avrupa ekonomisi üzerinde doğurduğu yıkıcı etkileri sona erdirme arzusundadır.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

25 Mart 2024 tarihinde Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, ülkesinin Taurus füzelerini talep etmesine yanıt olarak Almanya’dan “rahatsız edici yorumlar” aldığını açıklamıştır.[1] Ukrayna’nın acil ihtiyacına rağmen Almanya’nın bu füzeleri devretme konusundaki isteksizliği, Berlin’in Kiev’e desteğinin geleceğine dair soru işaretlerine yol açmaktadır.

Ukrayna, sürekli olarak bu uzun menzilli füzeleri talep etmesine rağmen Almanya, böylesi bir adımın savaşı Rusya topraklarına taşıyacağından endişe duyduğu için bu talebi yerine getirmekten ısrarla kaçınmaktadır. Ukrayna, füzelerin Rusya topraklarına yönlendirilmeyeceğine dair güvence vermesine rağmen Berlin Hükümeti’nin şüpheleri devam etmektedir.

310 mil menzile sahip Taurus füzesi, yakın çatışma bölgesinin çok daha ötesindeki hedeflere ulaşabilmekte ve potansiyel olarak Rusya topraklarına kadar uzanabilmektedir. Moskova ve çevresinde, Ukrayna’nın parmağı olduğuna inanılan insansız hava aracı saldırıları, Kiev’in niyetleri hakkındaki şüpheleri artırmaktadır.

Almanya Ordusu’ndaki üst düzey kurmayların da katıldığı görüşe göre; füzelerin Rusya topraklarına ulaşması durumunda bunun Almanya’yı çatışmanın içine daha fazla sürükleyebileceğinden korkulmaktadır.[2] Buna ek olarak Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, bu transferin Almanya’yı aktif bir şekilde “savaşın tarafı” haline getireceğini ve Ukrayna kuvvetlerini eğitmek için Alman askerlerinin sahada bulunmasını gerektireceğini öne sürerek transfere karşı çıkmaktadır.[3] Bu doğrultuda Alman Federal Meclisi de 17 Ocak 2024 tarihinde Ukrayna’ya Taurus füzelerinin gönderilmesine yönelik tasarıyı büyük çoğunlukla reddetmiştir.[4]

ABD Kongresi’nden sonra Almanya’dan da benzer bir adımın gelmesi, Batı’nın Ukrayna’ya desteğinin sorgulanmasına yol açmaktadır. Almanya, savaşın uzamasının başta kendisi olmak üzere Avrupa ekonomisi üzerinde doğurduğu yıkıcı etkileri sona erdirme arzusundadır. Almanya, Rusya’yı askeri yöntemlerle durdurmanın bir yolu olmadığının artık farkına varmış olabilir. Berlin, uzun zamandır bu savaşın yükünün Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) üyeleri arasında eşit ve adil bir şekilde paylaştırması gerektiğini savunmaktadır.

Scholz Hükümeti’ne göre; Ukrayna’yı daha fazla silahlandırmak, savaşı sona erdirecek kesin bir çıkış yolu değildir. Aksine savaşın daha da uzamasına yol açmaktadır. Bu süreçte Berlin Hükümeti, uzun süre Leopard-2 tanklarının Kiev’e gönderilmesine diretmiştir. Ancak ve ancak ABD, kendi Abrams tanklarını Kiev’e göndermeyi kabul ettikten sonra Almanya, benzer bir adım atarak Leopard-2 tanklarının gönderilmesini onaylamıştır.

Benzer şekilde Almanya’nın Taurus füzelerini göndermesini sağlamak için bu sefer İngiltere devreye girmiştir. Konuyla ilgili İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, Almanya’nın İngiltere’ye Taurus füzeleri göndermesini ve İngiltere’nin de Ukrayna’ya daha fazla Storm Shadow seyir füzesi göndermesini sağlayacak bir geçici çözüm önermiştir. Bu konuda Alman iç siyasetindeki tartışmalar da büyümektedir. Yeşiller Partisi’nden Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, İngiltere’yle diyaloğun “bir seçenek” olduğunu öne sürerken, ana muhalefet partisi muhafazakâr Hıristiyan Demokrat Birliği’nin (CDU) lideri Friedrich Merz, Almanya’nın derhal Ukrayna’ya Taurus füzeleri göndermesini savunmaktadır.

Almanya’nın Ukrayna’ya askeri yardımına açıklık getirecek olursak; ülke, bu yıl Kiev’e askeri yardımını ikiye katlayarak yaklaşık 8 milyar Euro’ya çıkarmış ve bu karar 2 Şubat 2024 tarihinde Federal Meclis tarafından onaylanmıştır. Önümüzdeki birkaç yıl içinde Ukrayna’da güvenlik kapasitesinin geliştirilmesine yönelik izin verilen finansmanın toplam değeri şu anda 13,1 milyar Avro’dur. [5] Almanya’nın Ukrayna’ya askeri desteğinin yanı sıra finansal desteği de sürmektedir. 2023 sonu itibarıyla Almanya’nın Ukrayna’ya yaklaşık 15 milyar Avro tutarında yardım sağladığı bildirilmektedir.[6]

Almanya Maliye Bakanı Christian Lindner, Ukrayna’yı desteklemekten yorulan herkesin Avrupa açısından sonuçlarını düşünmesi gerektiğini söylemiştir.[7] Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nin (SPD) Federal Meclis’teki lideri Rolf Mützenich ise “Sadece savaşın nasıl yürütüleceğini tartışmanın değil, aynı zamanda savaşın nasıl dondurulacağını ve daha sonra nasıl sonlandırılacağını da düşünmenin zamanı gelmedi mi?” diye sormuştur.[8]

Siyasi arenadaki bu tartışmalara ek olarak Taurus füzelerinin üretiminin de durma noktasına geldiği belirtilmektedir.[9] Üretimin yeniden başlatılmasına yönelik çabalar sürerken, bu konuda hükümetten veya yurtdışından siparişlerin yetersizliği veya yokluğu üzerinde durulmaktadır. Eğer Alman Hükümeti, Ukrayna’ya askeri desteğin geleceğine dair siyasi açıdan bir görüş birliğine varamazsa, ülkenin savunma sanayinin de oldukça zor duruma gireceği söylenebilir. Ukrayna’daki savaşın başlangıcından bu yana Almanya, on yıllardır ihmal edilen savunma sanayi ürünlerini yeniden revize etmeye ve ordusunu güçlendirmeye yönelmişti. Fakat bu süreçte Berlin Hükümeti’nin siyasi karar alma sürecinde de önemli tıkanıklıklar yaşanmıştı. Zira Almanya, Batı’nın Rusya’ya karşı açık bir kutuplaşma içerisine girmesine karşı çıkmaktadır. Bu bağlamda örneğin Ukrayna’nın NATO üyeliğinin siyasi saiklerle desteklenmesinden rahatsızdır ve böyle bir üyelik sürecini kabul etmemektedir.

Ukrayna’daki savaş, Almanya’yla ilgili önemli bir askeri gerçekliği ortaya çıkarmıştır. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ordusunu minimalize eden Almanya, savaşa hazırlıklı değildir. Bu önemli bir ulusal güvenlik sorunu olarak dikkat çekmektedir. Leopard-2 tanklarının büyük çoğunluğunun kullanışlı durumda olmaması ve modernizasyona ihtiyaç duymaları, benzer şekilde Taurus füzelerinin üretimimin durma noktasına gelmesi, Alman Ordusu’nun karşılaştığı önemli zorlukları gözler önüne sermiştir. Bu durum, Almanya’nın Ukrayna’ya askeri desteğiyle ilgili ciddi kırılmalara neden olabilir. Sonuç ne olursa olsun Berlin’in Ukrayna’ya bakışı ihtiyatlı kalmaya devam edecektir.


[1] “Ukraine’s Foreign Minister reports Germany’s dissatisfaction with Ukraine’s calls for Taurus missiles”, Euro Integration, https://www.eurointegration.com.ua/eng/news/2024/03/26/7182405/, (Erişim Tarihi: 01.04.2024).

[2] “‘We Can Do Better & Faster In Germany’: Taurus Developer Unhappy With Berlin Over Delay In Signing Missile Contracts”, Eurasian Times, https://www.eurasiantimes.com/taurus-manufacturer-voices-concern-over-german/, (Erişim Tarihi: 01.04.2024).  

[3] Aynı yer.

[4] “485 German Votes Banned ‘Ukrainian’ Taurus, Scholz Must Decide”, Bulgarian Military, https://bulgarianmilitary.com/2024/01/18/485-german-votes-banned-ukrainian-taurus-scholz-must-decide/, (Erişim Tarihi: 01.04.2024). 

[5] House of Commons Library, Military assistance to Ukraine since the Russian invasion, https://researchbriefings.files.parliament.uk/documents/CBP-9477/CBP-9477.pdf, Research Briefing, 27 March 2024, s. 30-31.

[6] Aynı yer.

[7] “German Finance Minister: Everyone tired of supporting Ukraine should think about consequences for Europe”, Pravda, https://www.pravda.com.ua/eng/news/2024/03/30/7448907/, (Erişim Tarihi: 01.04.2024).   

[8] Aynı yer.

[9] “Ukraine’s Taurus missile dream fades: Berlin halts production”, Bulgarian Mlitary, https://bulgarianmilitary.com/2024/03/31/ukraines-taurus-missile-dream-fades-berlin-halts-production/, (Erişim Tarihi: 01.04.2024).    

Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk Tamer, 2014 yılında Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. Aynı yıl Gazi Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Çalışmaları Bilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimine başlamıştır. 2016 yılında “1990 Sonrası İran’ın Irak Politikası” başlıklı teziyle master eğitimini tamamlayan Tamer, 2017 yılında ANKASAM’da Araştırma Asistanı olarak göreve başlamış ve aynı yıl Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Doktora Programı’na kabul edilmiştir. Uzmanlık alanları İran, Mezhepler, Tasavvuf, Mehdilik, Kimlik Siyaseti ve Asya-Pasifik olan ve iyi derecede İngilizce bilen Tamer, Gazi Üniversitesindeki doktora eğitimini “Sosyal İnşacılık Teorisi ve Güvenlikleştirme Yaklaşımı Çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti’nde Kimlik İnşası Süreci ve Mehdilik” adlı tez çalışmasıyla 2022 yılında tamamlamıştır. Şu anda ise ANKASAM’da Asya-Pasifik Uzmanı olarak görev almaktadır.

Benzer İçerikler