Arnavutluk-Çin Hattında Güçlü İşbirliği Arayışları

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Son dönemlerde Tiran ile Pekin arasındaki münasebetlerin hızla geliştiği görülmektedir. Arnavutluk, jeopolitik konumu nedeniyle Balkan coğrafyasında önem arz eden bir ülkedir. Özellikle de Balkanlar’ın Çin’in gerçekleştirmek istediği Kuşak-Yol Projesi’ndeki ehemmiyeti düşünüldüğünde, Pekin’in Arnavutluk’ta yapmak istediği atılım daha da önem kazanmaktadır. Balkan coğrafyası, halihazırda Çin’le bağlantılı olan en az 32 milyar avro değerinde 135 projeye ev sahipliği yapmaktadır.[1]

Diğer taraftan Arnavutluk’un Akdeniz, İyon Denizi ve Adriyatik’e kıyısının bulunması, ülkeye yönelik ilgiyi arttıran bir unsurdur. Bilhassa Arnavutluk’un Adriyatik kıyıları, Akdeniz’e açılan bir kapı olarak Güneydoğu Avrupa’ya Pekin’in önem vermesine yol açmaktadır. Dolayısıyla Arnavutluk, Çin’in söz konusu projesinin gelişimi açısından kritik öneme sahiptir. Bir diğer ifadeyle Tiran, Pekin’in Kuşak-Yol Projesi için Avrupa rotalarında potansiyel bir bağlantı noktası olarak lanse edilmektedir.

Öte yandan Arnavutluk, Çin’in Orta ve Doğu Avrupa ülkeleriyle iş ve yatırım fırsatlarını arttırmayı amaçladığı 16+1 platformunun üyesidir. Bu bağlamda son dönemlerde Pekin ile Tiran arasındaki ticaret hacminin arttığı görülmektedir. Arnavutluk’un ithalat alanındaki üçüncü büyük partneri ise Çin’dir. Ayrıca Arnavutluk, her ne kadar Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’ne (NATO) üye olsa ve Avrupa Birliği’ne (AB) katılmak istese de Çin’le olan münasebetlerine de önem vermektedir. Dahası Tiran, Pekin’le tarihi bağlarının bulunmasının yanı sıra Çin’in “Tek Çin Prensibi”yle de uyum göstermektedir.[2] Dolayısıyla Çin ile Arnavutluk arasındaki tarihi bağlar ve Tiran’ın Pekin’in dış politikasına uyum sağlaması, iki ülke arasındaki münasebetlerin ivme kazanmasında mühim bir rol oynamaktadır.

Tüm bunlarla birlikte Çin’in Arnavutluk’taki nüfuzunu arttırabilmek için kullandığı enstrümanlardan da söz etmekte fayda vardır. Bunun başında ekonomi gelmektedir. Pekin, Tiran’a olan yatırımlarını arttırarak Arnavutluk ekonomisini, özellikle hassas endüstrilerde kendisine giderek daha fazla bağımlı hale getirmeye çalışmakta ve nihayetinde Arnavutluk siyasetindeki etkisini genişletmek istemektedir.  Çin’in Arnavutluk’taki nüfuzunu arttırmak için kullandığı bir diğer yol, Arnavut toplumundaki imajını güçlendirmektedir. Bu kapsamda Pekin, Arnavut toplumuna geniş çapta ulaşarak Çin’in ekonomik ve siyasi modelini teşvik etmeyi arzulamaktadır.[3]

Anlaşılacağı üzere Çin, Arnavutluk üzerindeki etkisini arttırmak amacıyla iki temel araç kullanmaktadır. Bunlar ekonomik yatırımlar ve kültürel bağların güçlenmesidir. Pekin’in bu unsurları, Arnavutluk’la siyasi ilişkilerinin güçlenmesi noktasında bir araç olarak kullanıldığı ileri sürülebilir.

Öte yandan Arnavutluk’un 27 Aralık 2022 tarihinde Çin’le vizeleri kaldırma kararı, iki ülke arasındaki münasebetlerin gelişimi noktasında mühim bir gelişme olmuştur. Bu ise Arnavutluk’u Balkan ülkeleri arasında Sırbistan’dan sonra Çin’e vizeyi kaldıran ikinci ülke haline getirmiştir. Bilhassa Arnavutluk’un bu hamlesi, AB’yle üyelik müzakerelerine başladığı bir dönemde birliğin siyasetine ters düşen bir hareket olarak nitelendirilmiştir.[4] Dolayısıyla bu gelişmenin Tiran’ın Brüksel’le entegrasyonu sürecinde olumsuz bir etki yaratacağı öngörülebilir. Arnavutluk ile Çin’in böyle bir karar almasında ekonomik sebeplerin tesir ettiği de öne sürülebilir. Zira Çin, Batı Balkan ülkelerindeki bazı hükümetler tarafından ekonomik kalkınma noktasında güvenilir bir finansman kaynağı olarak görülmektedir.

Bu bağlamda son yıllarda Çin’in Arnavutluk’taki altyapı projeleri önem kazanmaktadır. 2016 senesinin Eylül ayında Çinli Geo-Jade Petroleum şirketi, Arnavutluk’un en büyük petrol üretim sahası olan Patos-Marinza sahasında petrol çıkarma imtiyazı için 384,6 milyon avro ödeme yapmıştır.[5] Tahmin edileceği üzere, Çin’in Arnavutluk’ta gerçekleştirdiği yatırımlar, Tiran’ın Pekin’le olan siyasi ilişkilerinin gelişimi açısından oldukça mühimdir.

AyrıcaArnavutluk ve Çin, 17 Ocak 2023 tarihinde vizeleri kaldırma konusunda anlaşma imzalamıştır. Arnavutluk Dışişleri Bakanlığı, söz konusu anlaşmanın Çin tarafından önerildiğini ve iki ülkenin vatandaşları arasındaki temasları arttırma noktasında olumlu bir etkiye sahip olacağını belirtmiştir. Dahası Dışişleri Bakanlığı, bu gelişmenin ortak çıkarlara sahip olunan tüm alanlarda ikili ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda bir teşvik görevi göreceğini ifade etmiştir.[6]

Sonuç olarak Arnavutluk, Çin tarafından Kuşak-Yol Projesi çerçevesinde önemli bir bileşen olarak görülmektedir. Pekin’in Tiran üzerindeki öncelikli hedefinin ekonomik olarak nüfuzunu arttırmak ve daha sonra da ülkenin siyasetindeki etkisini güçlendirmek olduğu öne sürülebilir. Lakin Arnavutluk’un NATO üyesi olması ve AB’ye de üye olmak istemesi, Çin’in karşısına ciddi bir engel olarak çıkmaktadır.  


[1] “China in the Balkans: Controversy and Cost”, Balkan Insight, https://balkaninsight.com/2021/12/15/china-in-the-balkans-controversy-and-cost/, (Erişim Tarihi: 18.01.2023).

[2] “Albania Is a New Belt and Road Battleground”, Foreign Policy, https://foreignpolicy.com/2022/01/24/albania-china-bri-us-europe-geopolitics/, (Erişim Tarihi: 18.01.2023).

[3] “Chinese Influence in Albania”, Center for European Policy Analysis, https://cepa.org/comprehensive-reports/chinese-influence-in-albania/, (Erişim Tarihi: 18.01.2023).

[4] “Albania Backs Scrapping Visas for Chinese in Snub to EU”, Balkan Insight, https://balkaninsight.com/2022/12/28/albania-backs-scrapping-visas-for-chinese-in-snub-to-eu//, (Erişim Tarihi: 18.01.2023).

[5] Aynı yer.

[6] “China, Albania Sign Visa-free Travel Agreement, Albanian Daily News, https://albaniandailynews.com/news/albania-china-sign-agreement-on-visa-waiver-1, (Erişim Tarihi: 18.01.2023).

Cemal Ege ÖZKAN
Cemal Ege ÖZKAN
Cemal Ege Özkan, 2019 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü’nden mezun olmuştur. Yüksek lisans derecesini, 2022 senesinde aynı üniversitenin Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Anabilim Dalı’nda hazırladığı “Türk Siyasi Hayatında Selim Rauf Sarper ve Faaliyetleri” başlıklı teziyle almıştır. Hâlihazırda aynı enstitüde doktora eğitimine devam etmektedir. 2020-2021 yılları arasında Türk Tarih Kurumu Yüksek Lisans Bursiyeri olan Özkan, iyi derecede İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler