Tarih:

Paylaş:

Batı’nın Balkanlar’a Artan İlgisi

Benzer İçerikler

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Uluslararası ilişkilerde devletlerin daimî dostlarının bulunmadığı ve çıkarların belirleyici olduğu bilinmektedir. Bu sebeple aktörler, kendi çıkarlarına azami seviyede ulaşabilmeye dönük stratejiler yürütmektedir. Bununla birlikte Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarından sonra devletler, amaçlarına savaşlarla değil; diplomasiyle ulaşmaya daha fazla odaklanmıştır. Bu nedenle de ülkelerin uluslararası örgütlere yöneldikleri görülmektedir. Bu kapsamda cazibe merkezi olan ve çeşitli krizlerin çözümüne dönük çaba harcayan aktörlerden biri de Avrupa Birliği’dir (AB).

AB, kenti içerisinde farklı görüşleri barındırmasına rağmen kurumsallaşmayı başarabilmiş olması hasebiyle mühim bir örnektir. AB içerisinde ön plana çıkan meselelerin başında ise özellikle de Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından güvenlik gelmektedir. Bu yüzden de AB, Batı Balkanlar merkezli gelişmeleri yakından takip etmekte ve bölgeye olan ilgisini arttırmaktadır. Nitekim mevzubahis yönelim, Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhei tarafından da “stratejik öncelik” şeklinde tanımlanmıştır.[1]

Bilindiği üzere Balkanlar, tarih boyunca küresel sistemdeki başat aktörlerin ilgisini cezbeden bir coğrafya olmuştur. Güncel konjonktürde de bölgesel ve küresel güçlerin Balkanlar’la yakından ilgilendiği söylenebilir. Ancak bu durum, bölgede çeşitli rekabetlerin yaşanmasına yol açmakta ve istikrarsızlıkları arttırmaktadır. Bu yüzden de AB Konseyi Başkanı Joseph Borrell, AB’nin istikrarlı ve barışçıl bir Balkanlar istediğini dile getirmiştir.[2]

Esasen geçmişten beri bölgede Rus etkisi bulunmaktadır. Bunda pan-Slavizmin rolünün olduğu bilinmektedir. AB ise bölgede Rusya destekli gelişmelerin yaşanmasını önlemek istemektedir. Zaten bundan dolayı son dönemde AB’nin Balkanlar’a olan ilgisi artmıştır. Nitekim AB Parlamentosu Başkanı Roberta Mezzola’nın bölgenin AB’ye ait olduğunu söylemesi de bunu teyit eder mahiyettedir.[3] Bu çerçevede Rus nüfuzunu engellemeye çalışan birlik, Sırbistan’la ilişkilerini ilerletmeye çabalamaktadır.[4]

Öte yandan AB’nin Batı Balkanlar’a olan ilgisinin karşılıksız olmadığı da vurgulanmalıdır. Zira bölge devletleri de AB’ye yönelmektedir. Örneğin Kosova’da Demokrasi ve İnsan Hakları Merkezi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, Karadağ vatandaşlarının yüzde 76’sı AB üyeliğini desteklenmektedir.[5]

Bu noktada ifade etmek gerekir ki; Batı’nın Batı Balkanlar’a ilgisi, AB’yle sınırlı değildir. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) de bölgeyle olan münasebetlerini genişletmeye çalışmaktadır. ABD-Rusya rekabeti göz önünde bulundurulduğunda, Washington yönetiminin tutumu daha iyi anlaşılmaktadır. Bundan ötürü ABD, bölgede 24.000’den fazla askerle tatbikat yapacaktır.[6] ABD’nin bu politikasının kısmen de olsa işe yaradığı öne sürülebilir. Zira Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, ABD Senatosu Dışişleri Komitesi Başkanı Bob Menendez’e bölgede demokrasinin gelişimi ve korunmasına olan bağlılığı için teşekkür etmiştir.[7]

Anlaşılacağı gibi, ABD açısından da öncelik Rusya’nın bölgedeki etkisinin sınırlandırılmasıdır. Bu bağlamda Washington yönetimi, Kosova ile Sırbistan arasındaki ihtilafın giderilmesini öncelik teşkil eden meselelerden biri olarak değerlendirmektedir. Kuşkusuz bu durumda Sırpların pan-Slavizm bağlamında Rus etkisine açık olmaları belirleyici rol oynamaktadır. Nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı Kıdemli Danışmanı Derek Schole, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic’le telefon görüşmesi gerçekleştirmiş ve provokasyonlardan ve çatışmalardan kaçınmanın önemine dikkat çekmiştir.[8]

Sonuç olarak son dönemde gerek bölgesel gerekse de küresel aktörlerin Batı Balkanlar’a olan ilgisi artmaktadır. Özellikle de Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik müdahalesinin ardından Avrupa’nın güvenliğinin önem kazanmasıyla hem ABD hem de AB, Batı Balkanlar politikalarına hız kazandırmıştır. Dolayısıyla söz konusu politikaların temelde bölgedeki Rus etkisinin kırılması yer almaktadır.


[1]  “Западен Балкан е стратешки приоритет на ЕУ, вели Вархеји”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/zapaden-balkan-e-strateshki-prioritet-na-eu-veli-varheji/, (Erişim Tarihi: 16.05.2023).

[2] “EU i Zapadni Balkan u borbi protiv ilegalne trgovine oružjem”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/news/balkan/2023/5/16/eu-i-zapadni-balkan-u-borbi-protiv-ilegalne-trgovine-oruzjem, (Erişim Tarihi: 16.05.2023).

[3] “Мецола: Западниот Балкан припаѓа во ЕУ”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/mecola-zapadniot-balkan-pripagja-vo-eu/, (Erişim Tarihi: 16.05.2023).

[4] “EP usvojio izvještaj o Srbiji: I dalje veliki utjecaj Rusije u zemlji”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/news/balkan/2023/5/10/ep-usvojio-izvjestaj-o-srbiji-i-dalje-veliki-utjecaj-rusije-u-zemlji, (Erişim Tarihi: 10.05.2023).

[5] “Istraživanje: Rekordna podrška članstvu Crne Gore u EU”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/news/balkan/2023/5/18/istrazivanje-rekordna-podrska-clanstvu-crne-gore-u-eu-u, (Erişim Tarihi: 18.05.2023).

[6] “Над 24.000 НАТО војници пролетва на Балканот ќе увежбуваат борба против Русија”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/nad-24-000-nato-vojnici-proletva-na-balkanot-kje-uvezhbuvaat-borba-protiv-rusija/, (Erişim Tarihi:17.05.2023).

[7] “Османи: Благодарност до Менендез за неговата посветеност на демократијата на Западен Балкан”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/osmani-blagodarnost-do-menendez-za-negovata-posvetenost-na-demokratijata-na-zapaden-balkan/, (Erişim Tarihi: 19.05.2023).

[8] “Шоле и Ескобар денеска пред американскиот Сенат за Западен Балкан”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/shole-i-eskobar-deneska-pred-amerikanskiot-senat-za-zapaden-balkan/, (Erişim Tarihi: 18.05.2023).