Kosova ve Sırbistan Normalleşme Sürecinden Uzaklaşıyor mu?

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Avrupa Birliği (AB), oldukça başarılı bir supranasyonel örgüt örneği olarak dikkat çekmektedir. Her ne kadar askeri anlamda küresel bir güç olarak değerlendirilmese de özellikle ekonomik anlamda etkisini hissettirmektedir. AB, üyesi devletlere çeşitli imkanlar tanımakta ve bütünleşmeye yönelik ciddi adımlar atmaktadır. Üye devletlerin ulusal çıkarları gereği birtakım kararların uygulanması zorlaşsa da özellikle Rusya faktöründen dolayı AB’nin bölgenin bütünleşmesine verdiği önemin arttığı görülmektedir.

Bilindiği üzere AB, Rusya’ya karşı bir süredir çeşitli yaptırımlar uygulamaktadır. Bu bağlamda Rusya’nın hareket kabiliyetini azaltmak isteyen birlik, yüzünü Batı Balkanlar’a çevirmiştir. Böylelikle hem bölgedeki güvenlik ve işbirliği artacak hem de Rusya’nın manevra alanı daralacaktır. Hatta son dönemde AB genişlemesinin bununla sınırlı kalmayıp Ukrayna’yı da kapsayacağı tartışılmaktadır.[1]

Batı Balkanlar’a doğru genişleme süreci yürütmesi esnasında AB, özellikle de Kosova ile Sırbistan arasında bir süredir devam eden gerginliklerin çözümü ve taraflar arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için arabuluculuk yapmayı hedeflemektedir. İlişkilerin normalleşmesi için ekonomik gücünü kullanarak çeşitli teşvikler gerçekleştirmiştir. Buna ek olarak birlik, söz konusu sürecin hızlanması için baskı da yapmaktadır. Bilhassa Sırbistan’a Rusya’yla ilişkileri konusunda birçok eleştiri getirilmektedir. AB’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmasını istemesine rağmen Belgrad yönetimi, bunu kolayca kabul etmemiştir.

Bu konuda Sırbistan Dışişleri Bakanı Ivica Dacic’in “Yaptırım uygulasaydık ilişkilerin eskisi gibi olmayacaktı.” şeklindeki ifadesi,[2]  Sırbistan’ın tutumunu göstermektedir. Bu tutum, AB’nin tüm çabalarına rağmen Rusya-Sırbistan ilişkilerinin kolay bir şekilde kopmayacağını gösteren gelişmeler arasındaki yerini almıştır.

Ayrıca Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne Sırp Belediyeler Birliği’nin kurulması konusunu taşıyacağını dile getirmesi de iki ülke arasındaki güçlü diyaloğun bir başka göstergesi olarak okunabilir.[3]

Rusya-Sırbistan ilişkilerine rağmen bölgedeki etkisini arttırmak için çabalayan AB, uluslararası faktörleri de kapsayan çeşitli görüşmeler gerçekleştirmiştir. Gerek iki ülke arasındaki diyalog vurgusu gerekse de bölgesel girişimleriyle AB nezdinde Kosova-Sırbistan münasebetlerinin ne kadar önemli olduğu ortadadır. Bu bağlamda AB Batı Balkanlar Özel Temsilcisi Miroslav Lajcak, tarafların normalleşmeye odaklanmasına vurgu yapmaktadır.[4]

Öte yandan iki devletin ilişkileriyle ilgilenen tek aktörün AB olduğunu söylemek eksik kalacaktır. Zira Amerika Birleşik Devletleri (ABD) de bölgedeki etkisini kaybetmemek; aksine daha da güçlendirmek için çeşitli hamleler yapmaktadır. Bu konudaki önemli açıklamalardan biri Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) Kosova Barış Gücü (KFOR) tarafından gelmiştir. KFOR, AB’nin diplomatik çabalarının ilerlemesi için verdiği güvenlik desteğini vurgulamış ve siyasi diyaloglara dikkat çekmiştir.[5]  Burada önemli olan husus, ABD’nin sadece Sırbistan ve Kosova’nın ikili münasebetleriyle ilgilenmediği; aynı zamanda bölgedeki diğer devletleri de içine alan bir diyalog koridoru oluşturmaya çalıştığıdır.

ABD’nin söz konusu tutumuyla bölgedeki temaslarını arttırarak etkisini genişletmeyi hedeflediği söylenebilir. Bu çerçevede ABD’nin Batı Balkanlar Özel Temsilcisi Gabriel Escobar, taraflar arasındaki anlaşmada ABD ve AB’nin katkısına dikkat çekmiş ve bölge ülkelerinin de bu konuyu desteklediğini ifade etmiştir. Özellikle de Kuzey Makedonya’nın bu konudaki önemini dile getirmiştir.[6] Nitekim Washington yönetimi, normalleşmeye yönelik sürece odaklandığını ifade etmektedir. Bilhassa bölgenin istikrarının buna bağlı olduğuna yönelik vurgu, ABD’nin konudan kolayca vazgeçmeyeceğini göstermektedir. Washington, özellikle de Sırp Belediyeler Topluluğu’nun uygulanmasını savunmaktadır.[7]

Son kertede devletlerin egemen eşitliği ilkesinden yola çıkarak Kosova ve Sırbistan’ın kendi iradelerinin sürece yön vereceği ortadadır. Küresel sistemdeki başat aktörlerin çeşitli adımlarına rağmen iki devletin ilişkilerinin kolayca normalleşmeyeceği ortadadır. Zira tarafların bu konuya bakışları arasında ciddi farklılıklar vardır.[8]

Normalleşme süreciyle birlikte tarafların masaya oturması, en başta tanınma sorunun çözülebileceğine dair birtakım umutlar doğurmuştur. Özellikle de Kosova’nın Geleceği İçin İttifak Başkanı Ramuş Haradinay, Sırbistan karşılıklı tanımanın gerçekleşeceğine inandığını ifade etmiştir.[9] Ancak bu umudun görece uzak olduğu ortadadır. Özellikle de Kosova’nın kurulduğu andan itibaren Sırbistan tarafından hala bir parçası olarak görülmesi, söz konusu tanımanın kolayca gerçekleşmeyeceğini gözler önüne sermektedir. Başat aktörlerin girişimlerine rağmen Sırbistan’ın Kosova’yı hala bir parçası olarak gördüğü realitesi, Dacic’in Bosna Hersek’e ithafen gerçekleştirdiği konuşmadan da anlaşılmaktadır.[10]

Taraflar, normalleşmeye yönelik adımlarda zaman zaman olumlu tavırlar sergilese de sürecin sorunsuz bir şekilde işlemesinin kolay olmadığı bilinmektedir. Söz konusu sürecin işlemesi için Sırp Belediyeler Birliği kilit rolde görülmektedir. Ancak tarafların bu konudaki tutumlarında farklılıklar bulunmaktadır. Çünkü Kosova Başbakanı Albin Kurti, Kosova’nın kuzeyinde Bosna Hersek’teki Sırp Cumhuriyeti’nin bir benzerinin kurulmasına karşı çıkmaktadır.[11]

Taraflar arasındaki görüşmeler devam etse de sürecin olumlu bir istikamette ilerlemesine dair beklentiler zayıflamaktadır. Bu konuda Sırbistan Başbakanı Ana Brnabic’ın Brüksel’deki görüşmeden beklentisinin olmadığını ve dahası Kosova’nın kasıtlı olarak işleyişi bozduğunu dile getirmesi de tarafların bir süre daha normalleşmeden uzakta olduğunu göstermektedir.[12]

Bu süreçte olumsuz gelişmeler yaşansa da AB’nin konuya olan ilgisi devam etmektedir. Özellikle de sürecin sağlıklı ilerlemesi için çabalayan AB, Sırp Belediyeler Birliği hakkında tüzüğün hem Avrupa standartlarına uygun olması hem de iki taraf için de kabul edilebilir olması gerektiğini vurgulamaktadır.[13] Ancak Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Kurti’yle gerçekleştirdiği görüşmenin ardından Kosova’nın Sırp Belediyeler Birliği hakkındaki gereklilikleri yerine getirmediğini belirtmiştir.[14] Bu gelişmeler, tarafların normalleşmeye dair umutlarına zarar vermektedir. Bilhassa Kurti’nin Brüksel’deki tüzük taslağına temelde katılmadığı yönündeki ifadesinin normalleşme sürecini daha zor hale getirdiği söylenebilir.[15]

Son kertede ABD ve AB’nin tüm çabalarına rağmen Kosova ile Sırbistan arasındaki normalleşme sürecinin sorunsuz bir şekilde yürümesinin kolay olmadığı ifade edilebilir. Her ne kadar güvenlik endişelerinden kaynaklı çabalar sürse de söz konusu normalleşmenin kısa vadede gerçekleşmeyeceği açıktır. Bunun yanı sıra tarafların bölgede kendileri aleyhine bir kamuoyu oluşmasının önüne geçmek için sert adımlar atmadığını söylemek gerekmektedir. Ancak iki tarafın tutumları sebebiyle ilerleyen günlerde ABD ve AB’nin diyalog sürecinin işlemesi için çeşitli hamleler yapacağı düşünülmektedir. Zira her iki başat aktör de bölgenin güvenliği için bu konuyu önemsemektedir.


[1] “Polonya: AB’nin Batı Balkanlar’a Genişlemesi Önceliklerden Biridir”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/news/balkan/2023/5/2/poljska-sirenje-eu-na-zapadni-balkan-jedan-od-prioriteta, (Erişim Tarihi: 02.05.2023).

[2] “Sırbistan Dışişleri Bakanı Ivica Dacic: “Yaptırımlar Getirseydik Rusya Kosova Konusundaki Tutumunu Değiştirmeyecekti ama İlişkiler Eskisi Gibi Olmayacaktı”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/dachikj-ako-vovedevme-sankcii-rusija-nemashe-da-go-promeni-stavot-za-kosovo-no-odnosite-nemashe-da-bidat-isti/, (Erişim Tarihi: 10.04.2023).

[3] “Rusya’nın Belgrad Büyükelçisi Aleksandar Bochan-Karchenko: “Kosova’daki Sırp Belediyeler Birliği Konusunu BM Güvenlik Konseyi’nde Gündeme Getireceğiz”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/ruskiot-ambasador-vo-belgrad-kje-go-pokreneme-prashanjeto-za-srpskite-opshtini-na-kosovo-vo-sovetot-za-bezbednost-na-on/, (Erişim Tarihi:13.04.2023).

[4] “AB Batı Balkanlar Özel Temsilcisi Miroslav Lajcak: “Kosova’nın Kuzeyindeki Bazı Olaylar Endişe Verici, AB Kosova ve Sırbistan’ın İlişkilerin Normalleşmesine Odaklanmasını Bekliyor”, Danas, https://www.danas.rs/vesti/politika/lajcak-neka-desavanja-na-severu-kosova-zabrinjavajuca-eu-ocekuje-da-se-kosovo-i-srbija-fokusiraju-na-normalizaciju-odnosa/, (Erişim Tarihi:16.04.2023).

[5] “KFOR: “İbar Köprüsü’nün Yeniden Açılması Ancak Siyasi Diyalogla Mümkündür”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/kfor-povtornoto-otvoranje-na-mostot-na-ibar-vozmozhno-e-samo-so-politichki-dijalog/, (Erişim Tarihi: 30.04.2023).

[6] “ABD’nin Batı Balkanlar Özel Temsilcisi Gabriel Escobar: “Kuzey Makedonya’nın Desteği Olmasaydı Sırbistan ile Kosova Arasında Anlaşmaya Varılamazdı”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/eskobar-so-pofalbi-bez-poddrshka-na-severna-makedonija-ne-mozheshe-da-se-postigne-dogovorot-megju-srbija-i-kosovo/, (Erişim Tarihi: 14.04.2023).

[7] “Escobar: Ohri Anlaşması’nın uygulanması ZSO’dan Başlamalı”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/news/balkan/2023/5/3/escobar-primjena-ohridskog-sporazuma-mora-poceti-od-zso-a, (Erişim Tarihi: 03.05.2023).

[8] “Kurti, ‘Yeni RS’yi Kabul Etmiyor; Vučić: ‘Bir Anlaşmaya Varmak ya da Her Şeyin Sonu”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/videos/2023/5/3/kurti-ne-pristaje-na-novu-rs-vucic-pristanak-na-dogovor-ili-kraj-svega, (Erişim Tarihi:03.05.2023).

[9] “Haradinay: Sırbistan ile Karşılıklı Tanıma Anlaşmasına İnanıyoruz”, Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/haradinaj-veruvame-vo-dogovorot-za-megjusebno-priznavanje-so-srbija/, (Erişim Tarihi: 03.05.2023).

[10] “Sırbistan Dışişleri Bakanı Ivica Dacic, Bosna Hersek’i Kosova Oylaması Konusunda Eleştirdi”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/videos/2023/4/30/dacic-kritikovao-bih-zbog-glasanja-o-kosovu-odgovorio-mu-konakovic, (Erişim tarihi: 30.04.2023).

[11] “Kurti: Kosova’nın Kuzeyinde Sırp Cumhuriyeti Olmayacak”, Al Jazeera, https://balkans.aljazeera.net/news/balkan/2023/5/1/kurti-na-sjeveru-kosova-nece-biti-republike-srpske, (Erişim Tarihi: 01.05.2023).

[12] “Brnabic: Brüksel’deki Görüşmeden Bir Şey Beklemiyorum, Kurti Kasıtlı Olarak Sözleşmeyi Bozuyor” Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/brnabikj-ne-ochekuvam-nishto-od-sredbata-vo-brisel-kurti-namerno-go-krshi-dogovorot/, (Erişim Tarihi: 03.05.2023).

[13] “Belgrad ve Priştine Kayıp Şahıslar Deklarasyonunu Kabul Ettiler, ZSO Görüşülüyor” Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/belgrad-i-prishtina-usvoija-deklaracija-za-ischeznati-lica-se-razgovara-za-zso/, (Erişim Tarihi: 03.05.2023).

[14] “Priştine’deki Görüşmelerin Ardından Vuciç: Duvara Çarptık, Priştine’nin DSÖ’ye Karşı Yükümlülüklerini Yerine Getirme Niyetinde Olmadığı Açık” Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/vuchikj-po-razgovorite-vo-prishtina-udrivme-vo-dzid-jasno-e-deka-prishtina-nema-namera-da-ja-ispolni-obvrskata-za-szo/, (Erişim Tarihi: 03.05.2023).

[15] “Kurti ZSO İçin Yeni Bir Tüzük Taslağı Önerdi, Eskisi için “Kosova’da Sırp Cumhuriyeti Arzusunu Temsil Ediyor” Diyor.” Slobodenpecat, https://www.slobodenpecat.mk/kurti-predlozhi-nov-nacrt-statut-na-zso-stariot-veli-ja-pretstavuva-zhelbata-za-republika-srpska-na-kosovo/, (Erişim Tarihi: 04.05.2023).

Benzer İçerikler