Rusya’nın Nükleer Silahları -2: Hançer (Kınzhal- Kh-47m2)

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) nükleer silahlanmayı hızlandıracak adımlar atmaya devam ederken; hipersonik silah çalışmaları konusunda da tarafların ivmesini arttırdığı görülmüş ve hipersonik füzeler, önümüzdeki dönemde dünya silahlanma çalışmalarının temelini oluşturacak bir trend haline gelmiştir. Çok yüksek hızları ve mevcut savunma silahlarını aşacak kapasiteleri nedeniyle bu yeni silah sistemleri, nükleer bir savaşın maliyetini daha da yükseltmiştir. Bu da ilk vuruş ve ikinci vuruş kavramlarının yeniden sorgulanması ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Söz konusu silahların “caydırıcılık” kavramını nasıl etkileyeceğini ise zaman gösterecektir. Muhtemelen “Yeni Soğuk Savaş” hipersonik silah sistemlerinin gölgesinde şekillenecektir.

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu Rusya’nın Ukrayna’da 3 kez Kinzhal hipersonik füzelerini kullandığını ifade ederek Rusya’nın hipersonik silah sistemlerinde deneme aşamasından kullanma evresine geçtiğini net bir şekilde ortaya koymuştur. Şoygu, Kinzhal füzelerinin yüksek öncelikli hedeflere isabet konusunda çok büyük başarı elde ettiğini, diğer silahlarla kıyaslanamayacak etkinlikte olduğunu ve bu füzeleri düşürmenin neredeyse imkânsız olduğunu belirtmiştir.[1]

2018 yılının Mart ayında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “gelecek nesil silahları” olarak tanıttığı 6 yeni nesil silah sisteminden biri olan Kinzhal füzeleri, nükleer ve konvansiyonel harp başlığı taşıyabilen ve havadan atılan hipersonik silah sistemleridir.MİG-31K savaş uçakları ve dizayn edildikten sonra TU-22M3 bombardıman uçaklarıyla kullanılabilecek şekilde tasarlanan bu füzeler, sesin 10 katı hıza (10 mach) erişebilme kabiliyetine sahiptir.[2] Füzenin MİG-31 savaş uçağıyla kullanılması durumunda 2.000 km, TU-22M3 bombardıman uçağıyla kullanılması halinde (uçuş menzili ilave edildiğinde) ise 3.000 km menzile eriştiği ifade edilmektedir.[3]

Kinzhal’in SARMAT ve AVANGARD silah sistemlerinden en büyük farkı, onlar gibi stratejik seviyede ve sadece nükleer görevler icra etme kabiliyeti olan silahlar değil; aynı zamanda taktik seviyede konvansiyonel bir silah şeklinde de kullanım özelliğinin bulunmasıdır. Nitekim Ukrayna’da yer altındaki mühimmat ve silah depolarına karşı kullanılması, bu özelliğinin neticesidir. Ayrıca mevzubahis füzelerin menzil avantajı vesilesiyle hasım olarak gördüğü devletlerin hava sahasına girmeden kendi ülkesinin ya da dost devletlerin hava sahası üzerinden üçüncü devletleri vurma kabiliyeti bulunmaktadır.

Başta Putin olmak üzere Rus yetkililer, bahsi geçen silahın durdurulamaz olduğunu ifade etseler de Batılı kaynaklar, silahın özelliklerinin olağanüstü olmadığı şeklinde yorumlar yapmaktadır. Zira Batılılar, özellikle de son dönemde geliştirilen hipersonik seyir füzelerini göz önünde bulunduran yorumlar yaparak bu füzelerin balistik uçuş rotasına sahip olmasından dolayı bu silahların çok üstün bir teknolojiyi barındırmadığını iddia etmektedir. Ayrıca yakın dönemde çalışılan neredeyse tüm silah sistemlerinin hipersonik özelliğe sahip olduğu da iddia edilmektedir.

Başta ABD olmak üzere Batılı devletlerin hipersonik silah sistemlerine yönelik çalışmaları devam ederken; Rusya’nın Kinzhal füzesini envanterine dahil etmesi, bu iddiaların çok da geçerli olmadığına işaret etmektedir. Nitelim Rus yetkililer tarafından 10 kadar MİG-31 K savaş uçağına bu füzelerin montesinin yapıldığı dile getirilmiştir.[4] Hatta bu savaş uçaklarından 3 adedi Kaliningrad bölgesine konuşlandırılmıştır.[5] Ukrayna’da söz konusu silahların kullanılması, aslında Rusya’nın başta Kinzhal olmak üzere hipersonik füzeler konusunda ne kadar ilerleme sağladığını gözler önüne sermektedir. Sonuç olarak içinde bulunduğumuz Yeni Soğuk Savaş, hipersonik silahlar çerçevesinde şekillenmeye çoktan başlamıştır.


[1] “Russia Says It Has Deployed Kinzhal Hypersonic Missile There Times Ukraine”, Reuters, https://www.reuters.com/world/europe/russia-says-it-has-deployed-kinzhal-hypersonic-missile-three-times-ukraine-2022-08-21/, (Erişim Tarihi: 01.09.2022).

[2] Ses hızının 5 katından daha hızlı uçabilen sistemler hipersonik olarak adlandırılmaktadır.

[3] “Russian Strategic Bomber to Extend Kinzhal Hypersonic Missile’s Range-Source”, Tass, https://tass.com/defense/1013794, (Erişim Tarihi: 01.09.2022).

[4] Abraham Ait, “Russia Inducts Its Own Carrrier Killer Missile and Its more Dangerous than Chian’s”, The Diplomat, https://thediplomat.com/2018/05/russia-inducts-its-own-carrier-killer-missile-and-its-more-dangerous-than-chinas/, (Erişim Tarihi: 01.09.2022).

[5] “MiG-31 Jets with Kinzhal Missiles Go on Combat Alert in Russia’s Westernmost Region”, TASS, https://tass.com/defense/1495285/, (Erişim Tarihi: 01.09.2022).

Doç. Dr. Şafak OĞUZ
Doç. Dr. Şafak OĞUZ
2019 yılında Doçentlik unvanını alan Şafak OĞUZ, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki (TSK) 23 yıllık hizmetinden sonra 2021 yılında emekli olmuştur. Görevi esnasında Birleşmiş Milletler (BM) ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) bünyesinde de çalışan OĞUZ, Kitle İmha Silahları, Terörizm, Uluslararası Güvenlik, Uluslararası Örgütler ve Barış ve Çatışma Çalışmaları konularında çalışmalar yapmaktadır. OĞUZ, halen Kapadokya Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyeliği görevini sürdürmektedir. İyi derece İngilizce ve Almanca bilmektedir.

Benzer İçerikler