Avrupa Enerji Altyapısına Sabotaj

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

26 Eylül 2022 tarihinde Danimarka Enerji Ajansı, Dueodde’nin güneydoğusundaki bölgede Kuzey Akım-II Doğalgaz Boru Hattı’nda sızıntı meydana geldiğini ve boru hattının etrafında hareket edilmesini yasaklayan bir bölge kurulduğunu duyurmuştur. Ajans, Danimarkalı yetkililerin Kuzey Akım-II Doğalgaz Boru Hattı’nda önemli bir basınç düşüşü yaşandığı konusunda bilgilendirildiğini açıklamıştır.[1]

Konuya ilişkin yaptığı açıklamada Kuzey Akım Proje Operatörü (Nord Stream AG), boru hattı işletmesinin restorasyonunun tamamlanma tarihini tahmin etmenin henüz mümkün olmadığını; ancak onarımların birkaç yıl sürebileceğini belirtmiştir. Boru hatlarının büyük bir kısmının deniz suyuyla dolması nedeniyle değiştirilmesi gerekebilir. Ancak Kuzey Akım-I ve Kuzey Akım-II Doğalgaz Boru Hatlarının onarımına sıcak bakılmadığı belirtilmektedir. Zira mevcut durumda Kuzey Akım-I Doğalgaz Boru Hattı’nın işlevselliği durma noktasına gelmiştir. Rusya, doğalgaz ihracatını azaltırken; Avrupalılar, bu hattın kullanılmaması gerektiğini düşünmeye başlamıştır. Kuzey Akım-II Doğalgaz Boru Hattı ise henüz işletilmeye başlamadan yasaklanmıştır.

Doğalgaz boru hattının Avrupalı ​​sahipleri, kazaların ve boru hatlarındaki basınç düşüşünün nedenlerini bilmediklerini ve soruşturmanın sürdüğünü iddia etmiştir. İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ise 28 Eylül 2022 tarihinde yaptığı açıklamada boru hatlarındaki doğalgaz sızıntısının, muhtemelen sabotajların sebep olduğu patlamaların sonucunda gerçekleştiğini söylemiştir.[2]

Polonya Eski Dışişleri Bakanı Radoslav Sikorski ise doğalgaz boru hattına zarar verdiği için Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) teşekkür etmiştir. Buna ek olarak Polonya Dışişleri Bakan Yardımcısı Marcin Przydacz, Varşova’nın sabotaj içeren bir senaryoyu dışlamadığını; fakat Danimarka’dan gerekli bilgileri alana kadar nihai bir sonuca varılamayacağını ifade etmiştir. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov ise yaşanan durumun nedenlerinin hiçbir faktör göz ardı edilmeden araştırılması gerektiğini söylemiştir.[3]

Doğalgaz boru hatlarındaki sabotajı kimin organize ettiği, tam olarak bilinmemekte; lakin tahmin edilebilmektedir. Rus yetkililerin yaptığı açıklamalarda, münhasır ekonomik bölgelere sahip olan ülkelerin onlarca kilogram patlayıcı ve bir grup denizaltının gelişini fark etmemesinin mümkün olmadığı öne sürülmüştür.

Öte yandan 2022 yılının Mart ayından itibaren bölgede, yabancı savaş uçaklarının boru döşeme gemileri üzerinden yaptığı uçuşların ve savaş gemilerinin faaliyetlerinin arttığı belirtilmektedir.[4] Bu da sabotajın öngörülebilir bir gelişme olduğuna işaret etmektedir.    

Kuzey Akım Boru Hatlarının havaya uçurulmasının hemen ardından Polonya’da Baltık Borusu Doğalgaz Boru Hattı’nın (Baltic Pipe) faaliyete başlatılmasına yönelik sembolik bir tören düzenlenmiştir. Açılışta Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ve Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen vanayı birlikte çevirmiştir. Söz konusu törende Duda, Bu doğalgaz, buradan ihtiyaç duyulan her yere gidebilecek.”açıklamasında bulunurken; Morawiecki deDoğalgaz endüstrisindeki Rus hakimiyeti dönemi sona eriyor.” yorumunu yapmıştır.[5]

Baltık Borusu Doğalgaz Boru Hattı, Kuzey Denizi’nde Norveç enerji kaynaklarını Danimarka üzerinden Polonya’ya bağlayan yaklaşık 900 km uzunluğundaki bir boru hattı sistemidir. Bu yeni boru hattı üzerinden gerçek doğalgaz iletimi, 1 Ekim 2022 tarihinde başlayacaktır. İlk etapta boru hattı, %30-38’lik bir kapasiteyle çalışacaktır. 2023 senesinden itibaren ise üretim kapasitesinin yılda 10 milyar metreküp olacağı iddia edilmektedir.

Saldırılara dair bir diğer iddia da olayların arkasında ABD’nin olabileceği yönündedir. Nitekim Sikorski de ABD’ye teşekkür etmiştir. Hatta 23 Eylül 2022 tarihinde bir grup Amerikan gemisinin Baltık Denizi’nde bulunduğu da öne sürülmektedir.[6] Fakat bir önceki iddia gibi bu da ağırlıklı olarak Rusya tarafından dile getirilmektedir.

Söz konusu doğalgaz boru hatlarının işletilemez duruma gelmesi, bazı ülkelere zarar verdiği gibi bazı devletlerin de çıkarlarına hizmet etmiştir. Öncelikle bu projelere karşı çıkan ve Almanya’nın Rusya’yla daha fazla işbirliğine girmesini istemeyen Polonya ve Baltık ülkeleri için olumlu bir gelişme yaşandığı söylenebilir. Zira Varşova, tarihsel olarak Rus-Alman yakınlaşmasına karşıdır. Çünkü geçmişte zayıf Polonya’nın iki güçlü komşusunun işbirliği yapması, ülkenin bölünmesine ya da işgal edilmesine neden olmuştur. Bu da Polonyalıların hafızasındaki yerini korumaktadır.

Doğalgaz konusundaki işbirliğinin amaçlarından biri de Polonya ve Baltık ülkeleri gibi arada kalan devletlerin devre dışı bırakılmasıydı. Nitekim Kuzey Akım Doğalgaz Boru Hattı’nın inşası için yapılan anlaşmayı Polonya, Molotov-Ribbentrop Paktı şeklinde adlandırmıştır.[7] Bu isimlendirme, Polonya’nın Almanya ile Sovyetler Birliği arasında paylaşılmasını öngören 23 Ağustos 1939 tarihli Saldırmazlık Paktı’na atıfta bulunmaktadır.

Kuzey Akım Doğalgaz Boru Hatlarının devre dışı kalmasından en fazla yararlanacak olan ülkenin ise ABD olacağı açıktır. Nitekim Washington yönetimi, uzun zamandan beri Kuzey Akım-II Doğalgaz Boru Hattı’nın inşasına karşı çıkmaktadır. Bunu ise üç nedene bağlamaktadır. Birincisi, Almanya’nın daha fazla Rus doğalgazına bağımlı hale geleceğinden endişelenmesidir. İkincisi ise Kuzey Akım-II Doğalgaz Boru Hattı’nın Ukrayna üzerinden giden boru hattının faaliyetlerini sona erdirebileceğini düşünmesidir. Üçüncüsü de ABD’nin Avrupa enerji tüketim pazarında sıvılaştırılmış doğalgaz noktasındaki payını arttırmak istemesidir.

Yaşanan hadiseden zararlı çıkan tarafların başında ise Avrupa Birliği (AB) ve Rusya’nın geldiği söylenebilir. Zira mevzubahis boru hatları, inşa süreci on yıllardır devam eden ve milyarlarca dolarlık yatırım yapılmış olan projelerdir. Bu projeler, Avrupa’nın enerji talebini karşılamakta; Rusya’ya ise ciddi bir gelir kaynağı oluşturmaktaydı. Fakat Ukrayna Savaşı’nda Rusya’ya uygulanan yaptırımlara karşı, Moskova yönetimi de enerji kartını Avrupa’yı cezalandırma aracı olarak kullanmaya başlamıştır.

Tahmin edileceği üzere, söz konusu doğalgaz boru hatlarının işlemez duruma getirilmesi, Rusya’nın Avrupa’yı cezalandırma ve Avrupa’ya siyasi baskı uygulama aracının elinden alınması anlamına gelmektedir. Halihazırda Rusya, Avrupa’ya doğalgaz ihracatını sadece Ukrayna üzerinden geçen boru hatlarıyla yapabilmektedir. Bu da Avrupa’nın enerji güvenliğini ve Rusya’nın Avrupa’yla olan enerji ilişkisini riske atmaktadır.

Sonuç olarak bu sabotajların arkasında hangi güçlerin olduğu bilinmese de gelişmelerden memnuniyet duyacak aktörlerin ve kayba uğrayacak devletlerin kimler olacağını öngörmek mümkündür. Üstelik mevcut patlamalar, Rusya ile Batı arasındaki ilişkilerin daha da gerileceğine işaret etmektedir.


[1] “В Дании произошла утечка на “Северном потоке-2””, Ria Novosti, https://ria.ru/20220926/utechka-1819653252.html, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

[2] “Глава МИД Швеции заявила, что утечка газа на “Северных потоках” произошла из-за взрывов”, Tass, https://tass.ru/ekonomika/15888707, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

[3] “Песков: нельзя исключать ни одну из версий причин разгерметизации нескольких ниток “Северного потока””, Interfax, https://www.interfax-russia.ru/rossiya-i-mir/peskov-nelzya-isklyuchat-ni-odnu-iz-versiy-prichin-razgermetizacii-neskolkih-nitok-severnogo-potoka, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

[4] “Польские военные заявили, что не противодействуют строительству СП-2”, EurAsia Daily, https://eadaily.com/ru/news/2021/04/02/polskie-voennye-zayavili-chto-ne-protivodeystvuyut-stroitelstvu-sp-2, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

[5] “В Польше прошла символическая церемония запуска газопровода Baltic Pipe”, Tass, https://tass.ru/ekonomika/15882081?utm_source=google.com&utm_medium=organic&utm_campaign=google.com&utm_referrer=google.com, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

[6] “Диверсия против «Северного потока» указывает на американцев”, Vzglyad, https://vz.ru/world/2022/9/28/1179688.html, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

[7] “В МИД Польши сравнили “Северный поток” с пактом Молотова-Риббентропа”, Ria Novosti, https://ria.ru/20190827/1557952488.html, (Erişim Tarihi: 28.09.2022).

Dr. Sabir ASKEROĞLU
Dr. Sabir ASKEROĞLU
Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamlayan Dr. Sabir Askeroğlu, yüksek lisans derecesini Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda almıştır. Doktora eğitimini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda tamamlayan Dr. Askeroğlu, çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yapmıştır. Başlıca ilgi alanları, Avrasya çalışmaları ve Rus dış politikası olan Dr. Askeroğlu, iyi derecede Rusça ve İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler