Analiz

Devrim Sonrası Suriye’nin Yeniden İnşası

El-Şara yönetimi altındaki yeni Suriye devleti, adeta sıfırdan yeniden inşa edilmeye başlanmıştır.
El-Şara yönetimi, zor durumdaki ekonomi ve sosyal yaşantı için bir dizi adımlar atmaktadır.
Suriye’de iç savaşın yarattığı toplumsal yıkımın ardından sosyal istikrar ve dayanışma açısından umut verici bazı gelişmeler yaşanmaktadır.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Suriye, 2011 yılında başlayan iç savaş süresince tespiti mümkün olmayan derecede maddi ve manevi zarara uğramıştır. Yaşanan en büyük zarar okumuş kesimin Suriye’yi terk ederek Batı’ya göç etmesi olmuştur. El-Şara yönetimi altındaki yeni Suriye devleti, adeta sıfırdan yeniden inşa edilmeye başlanmıştır. Suriye devlet televizyonu aracılığıyla ülkede yaşayan farklı kesimlere birlik çağrıları yapılmakta ve birleşme mesajları verilmektedir. El-Şara yönetimi zor durumdaki ekonomi ve sosyal yaşantı için bir dizi adımlar atmaktadır.

Savaşın yol açtığı ekonomik tahribat derindir. Birleşmiş Milletler ve Dünya Bankası tarafından yapılan değerlendirmelere göre, on dört yıllık çatışma sürecinde Suriye ekonomisi 800 milyar dolara yakın bir kayba uğramış ve ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) %85 oranında küçülmüştür. Bunun sonucu olarak halkın %90’ı yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Altyapı sistemlerinde yaşanan tahribat, evlerin, elektrik santrallerinin ve sağlık tesislerinin yeniden inşa edilme zorunluluğunu doğurmuştur.

Uluslararası ve bölgesel aktörlerle birlikte yürütülen yeniden inşa çalışmaları, ülkenin yeniden yapılandırılma çabalarının simgesel göstergeleri niteliğindedir. Mart 2025 tarihinde Brüksel’de düzenlenen bağış konferansında yaklaşık 6,5 milyar dolarlık taahhüt sağlanmış; AB, 2025–2026 döneminde 2,5 milyar euro katkı vereceğini açıklamıştır. Ayrıca Suudi Arabistan 6 milyar doları aşan yatırım sözüyle beton, tarım ve enerji sektörlerinde projeler başlatmıştır. Bu yatırımlar 50.000 yeni iş imkânı doğurabilecektir. 

Ağustos 2025 itibarıyla ülke, Doha ve Abu Dabi kaynaklı olmak üzere toplam 14 milyar dolarlık dış yatırım anlaşması imzalamış; bu kapsamda Şam’da havaalanı yenileme, metro projesi ve 20.000 konutluk kule inşaatı gibi büyük projeler yer almıştır. Tartus Limanı’nın geliştirilmesine yönelik Dubai merkezli DP World ile yapılan 800 milyon dolarlık anlaşma da stratejik öneme sahiptir. Ayrıca Şam Menkul Kıymetler Borsası altı ay sonra yeniden açılarak finansal sistemde bir canlanma sinyali vermiştir.

Bununla birlikte iyileşme süreci birçok zorlukla kesintiye uğramaktadır. Suriye lirasının istikrarsızlığı, bankacılık ve vergi sistemlerindeki reform ihtiyacı, güvenlik sorunları, bölgesel iç çatışmalar ve hâlâ faal olan bazı silahlı gruplar ve terör yapıları, yatırımların ve kalkınmanın önünde engel teşkil etmektedir. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’na göre; mevcut ekonomik büyüme oranlarıyla ülkenin önceki GSYH seviyelerine dönmesi onlarca yıl alabilecektir; ancak bu süreç, kapsamlı reformlar ve kaynak tahsisiyle kısaltılabilir.

Sosyal anlamda, Suriye’de iç savaşın yarattığı toplumsal yıkımın ardından sosyal istikrar ve dayanışma açısından umut verici gelişmeler de yaşanmaktadır. Geçiş Dönemi Adalet Komisyonu, 17 Mayıs 2025 tarihinde kurulmuş ve geçmişteki insan hakları ihlallerine dair hesap sorma, mağdurlara tazminat ve ulusal uzlaşı gibi hedeflerle toplumsal barışı destekleyecek mekanizmalar ortaya koymuştur. Bu adım, hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmeye yönelik önemli bir adımdır.

Toplumsal katılım ve uzlaşı kültürünü güçlendiren bir diğer gelişme, farklı sosyal ve etnik gruplar arasında ortak bir yaşam dokusu oluşturmayı amaçlayan Suriye Birlik İçin Davranış Kuralları’nın kabulüdür. Berlin’de 2017 yılında imzalanan bu belge, Sünni, Alevi, Kürt, Hristiyan, Dürzi ve diğer gruplardan temsilcilerin ortak imzasıyla yeni bir sosyal sözleşmenin temellerini atmaktadır.

Kadınların toplumsal hayata katılımı konusunda da önemli hamleler gerçekleşmektedir. Bu konu Suriye’nin sosyal yenilenmesinde kritik bir unsur olarak öne çıkmaktadır. Suriye Kadın İşleri Ofisi, 22 Aralık 2024 tarihinde geçiş hükümetinin bir parçası olarak kurulmuştur. Ayrıca sivil toplum aktörleri ve feminist örgütler, özellikle Suriye Kadın Siyasi Hareketi, hem eğitim hem de siyasal katılım açısından kadınların sesini yükseltmeye devam etmektedir. Bu hareket, feminist düşüncenin yasal düzenlemelere ve siyasal tutuma entegrasyonunu hedefleyerek kadınları sürece dahil etmektedir.

Barış ve sosyal birliğin inşasında kadınların rolü, sivil toplumda canlı bir şekilde sürmektedir. Özellikle Suriye’deki kadın liderlerin, toplumsal adalet, sağlık ve eğitim gibi alanlarda inisiyatif alarak uzlaşı zemini oluşturma çabaları dikkat çekicidir. Bu çabalar, toplumun yeniden inşa sürecine ilişkin umut verici, topluluk temelinde bir yaklaşıma işaret etmektedir.

BM kuruluşları, yıllar süren çatışmanın sosyal ve ekonomik etkilerini azaltmaya yönelik çabalarını yoğunlaştırmaktadır. Suriye’nin yeniden inşa yaklaşımını yönetim, uzlaşı ve sosyal uyum odaklı teşvik ederek altyapı ve ekonomik canlanmanın yanında toplumsal bütünleşmeyi sağlamaya yönelik kapsamlı stratejiler geliştirilmektedir. Benzer şekilde Birleşmiş Milletler Ülke Ekibi (UNCT), kapsayıcı yönetişim, iklim direnci, eğitim, sağlık ve gıda güvenliği gibi alanlarda erken iyileşme ve dayanıklılık planları üzerinde etkin şekilde çalışmaktadır.

Sonuç olarak toplumsal uzlaşı, kadın liderliğinin güçlenmesi, uluslararası aktörlerle işbirliği ve geçiş adaleti mekanizmalarının devreye girmesi, Suriye’de sosyal açıdan ve ekonomik açıdan olumlu bir dönüşümün işaretlerini vermektedir. Bu hamleler, toplumu kalıcı barışa ve kapsayıcılığa taşıyacak stratejik temeller olarak değerlendirilebilir. Bu gelişmeler, Suriye’nin yeniden inşa sürecinin sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal dayanışmaya dayalı bir yeniden doğuş olduğunu göstermektedir. Bu doğrultuda Suriye’de küllerinden yeniden bir devlet ve o devletin altında bütüncül bir millet anlayışı oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Mustafa Esad ÇALMUK
Mustafa Esad ÇALMUK
Ufuk Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde öğrenim görmektedir. Başlıca ilgi alanları Orta Asya ve Türk Dünyası'dır.

Benzer İçerikler