ANKASAM Stratejik Araştırmalar Merkezi Avrasya Danışmanı Prof. Dr. Giray Saynur Derman, Dağlık Karabağ sorununun uzun vadede çözülebileceğini düşünmediğini çünkü bölgenin %20’sinin hatta %25’inden fazlasının işgal altında olduğunu, Ermenilerin bu bölgeden kolay kolay vazgeçmeyeceğini düşündüğünü ifade etti. Ayrıca işin içinde Rusya’nın da işin içinde olmasının sürecin çözümünü zorlaştırdığını belirtti.
Derman, Hocalı soykırımı hakkında çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 613 kişinin katledilmesi üzerine bir soykırımın gerçekleştiğini buna ek olarak kayıpların da olduğunu söyledi. 1948 Cenevre Sözleşmesi’nde soykırım suçunun tanımlanmasına ve önlenmesine yönelik girişimler olmasına rağmen bugüne kadar düzgün bir adımın atılamadığını belirtti. Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı (AGİT)’nın 1996’da bu olayı kınama yönünde bir karar aldığını, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’nun Ermenistan’a kınama verdiğini ve bu kurulun daimi üyelerinden birinin Rusya olduğunu dolayısıyla Rusya faktörünü göz ardı edemeyeceğimizi ifadelerine ekledi. Azerbaycan halkına yapılan bu zulmü dünyada birçok ülkenin görmezden geldiğini aynı şekilde Meksika, Macaristan gibi birçok ülkenin de soykırım olarak tanıdığını, Türkiye’nin de katliam olarak kabul ettiğini belirtti.
Derman, Türkiye’nin şu anda çok ilginç bir dönemeçte olduğunu, her şeyin Türkiye’deki yerel seçimlere kilitlenmiş olduğunu düşündüğünü söyledi. Uluslararası ilişkilerde çıkarlar gereği Türkiye’nin Rusya’yla ve diğer ülkelerle işbirliğinin gerekli olduğunu ve Amerika’nın Trump yönetimi sonrasında artık belirli ve istikrarlı olmayan çıkışlar yaptığını ve Türkiye’nin bunlara karşı temkinli olması gerektiğini de sözlerine ekledi.
