Kırgız-Tacik Sınır Çatışmaları ve Güvenlik Riskleri

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

14 Eylül 2022 tarihinde başlayan Kırgızistan-Tacikistan sınır çatışmalarına ilişkin 16 Eylül 2022 tarihinde yaptığı açıklamada Kırgızistan’ın Sağlık Bakanlığı, 163 kişinin yaralandığını ve 59 kişinin de hayatını kaybettiğini duyurmuştur.i Tacikistan’dan aynı gün yapılan resmî açıklamaya göre ise 46 kişi hayatını kaybetmiştir.ii Çatışmalar nedeniyle Kırgızistan’ın Batken ve Leylek kasabalarından ve Tacikistan’ın da Sughd bölgesinin Isfara ve Gafurov ilçelerinden yaklaşık 150 bin kişi tahliye edilmiştir.

Bilindiği gibi, Kırgızistan ile Tacikistan arasında Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından sık sık sınır çatışmaları yaşanmış ve yaşanmaktadır. Bunun ana sebebi ise taraflar arasındaki sınırların belirlenmemiş olması ve her iki ülkenin de bazı sınır bölgeleri üzerinde hak iddia etmesidir. Buna rağmen tarafların, meselenin çözümü noktasında güçlü bir iradeye sahip olduğunu söylemek mümkündür. Bu durumu, 15-16 Eylül 2022 tarihlerinde Özbekistan’ın tarihi Semerkant şehrinde düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Liderler Zirvesi’nde bir araya gelen iki devlet başkanının yaklaşımından da görmek mümkündür.

Hatırlanacağı üzere, Tacikistan Cumhurbaşkanı Sayın İmamali Rahman, 17 Nisan 2022 tarihinde sınır kasabası Isfara’da yerel halkla yaptığı bir toplantıda, Kırgız-Tacik sınırındaki sorunların müzakereler yoluyla çözülmesinden yana olduğunu net bir şekilde dile getirmiştir. Ayrıca Rahman, 987 km’lik sınır hattının 663,7 km’sinin; yani %68,4’ünün belirlenmesi noktasında uzlaşı sağlandığını söylemiştir. Buna ek olarak Rahman, karşılıklı yarar sağlayan bir çözüm arayışının zaman aldığını ve sabırlı olunması gerektiğini de vurgulamıştır.

Benzer bir şekilde 16 Nisan 2022 tarihinde de Sayın Caparov, iki ülke arasındaki 972 km’lik sınırın 664 km’sinde anlaşmaya varıldığını duyurmuştu. Caparov, sınırın 308 km’sinin ise hâlâ çözümsüz kaldığını dile getirerek sürecin yavaş ilerlediğini ve bu yüzden de provokasyonlara kapılmamanın önem arz ettiğini söylemişti.

Bununla birlikte Kırgızistan ile Tacikistan arasındaki sınır çatışmalarının son birkaç yıldır şiddetlendiği görülmektedir. Her ne kadar çatışma dönemlerinde sağduyulu davranan liderler sayesinde ateşkes sağlanarak bazı müzakereler yapılmış olsa da çatışmaların sık sık yaşanması, ateşkesi kırılgan hale getirmektedir.

Buna rağmen sınır komisyonları arasındaki istişarelerin devam etmesi, yapıcı bir duruşu yansıtmaktadır. Nitekim 12 Mart 2022 tarihinde Tacikistan’ın Guliston-Avtodorozhny kontrol noktasında bir toplantı yapılmıştır. Söz konusu toplantıda Kırgız tarafını Ulusal Güvenlik Devlet Komitesi Sınır Servisi Başkanı Devlet Komitesi Sınır Birlikleri Komutanı Ularbek Sharsheev ve Batken Bölgesi Tam Yetkili Temsilcisi Abdikarim Alimbayev temsil etmiştir. Tacikistan’ı ise Ulusal Güvenlik Sorumlusu Rajabali Rahmonali ve Sughd Bölgesi Başkanı Rajabboy Ahmadzoda temsil etmiştir. Yapılan müzakerelerin ardından taraflar, bazı konularda anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu. Üzerinde uzlaşıya varılan konular şunlar olmuştu:

  • Taraflar, iki ülkenin sınır bölgelerindeki olayların önlenmesine yönelik çabaların koordinasyonuna ilişkin hükümetler arası anlaşmaları ve protokolleri uygulamak için katı önlemler almayı kabul etmiştir.
  • İki ülkenin sınır temsilcileri, askeri personeller arasında açıklayıcı çalışmalar yapmayı ve askeri personelin provokasyonlara boyun eğmemesine özen göstereceğini kabul etmiştir. Bu anlamda taraflar, olası kriz anlarında daha yapıcı bir tavır takınacaklarını beyan etmiştir.
  • Tarafların sınır temsilcilerinin sürekli iletişim halinde olması kararlaştırılmıştır.
  • İki ülkenin askeri personelinin her iki tarafın yasal düzenlemelerinin gerektirdiği durumlar dışında, silah kullanması yasaklanmıştır.

Heyetler arası görüşmenin ardından Batken ve Sughd Bölge Temsilcileri, ayrı bir görüşme gerçekleştirerek iki ülkenin sınır bölgelerinde yaşayan insanların ekonomik faaliyetleriyle ilgili konuları ele almıştır. Bu kararların ve dolayısıyla duygusallıktan uzak hassas yaklaşımın güncel çatışmalarda da sergilenmesi büyük bir savaşın önüne geçilmesi bakımından son derece önemlidir.

Bilindiği üzere Kırgızistan ile Tacikistan sınır sorunları ve buna bağlı olarak gündeme gelen toprak iddiaları; su sorunu, kaçakçılık faaliyetleri ve başta terörist organizasyonlar olmak üzere silahlı grupların işgal tehdidi, iki ülkeyi sık sık karşı karşıya getirmektedir.

Bahse konu olan problemler nedeniyle bölgede yaşayan halklar arasında da gerilim yükselmektedir. Hatırlanacağı gibi, 2021 yılının Nisan ayında Ak-Say, Ak-Tatır ve Samarkandır gibi sınır bölgelerde yaşanan silahlı çatışmada her iki taraftan da yaklaşık 20 kişi hayatını kaybetmişti. Buna ek olarak 150 kişi de yaralanmıştı.

Benzer bir şekilde 27 Ocak 2022 tarihinde Tacikistan, Batken ilçesinin Tort-Koço yerleşkesinin Batken-İsfana otoyolunu kapatma kararı almış ve bunun ardından Kırgız sınır güçleri, mevzubahis girişimi engellemeye çalışmıştı. Böylece bölgede bir kez daha çatışmalar patlak vermişti. Fakat o dönemde de aklı selim içerisinde hareket etmeye özen gösteren taraflar arasında yapılan görüşmelerin ardından ateşkes sağlanmıştı. Söz konusu ateşkes bağlamında aşağıdaki konularda anlaşmaya varılmıştı:

  • Tam bir ateşkesin sağlanması
  • Her iki tarafın da askerlerini kışlalara çekmesi
  • Batken-Isfana yolunda trafiğin açılması
  • Çatışmaları önlemek için Kırgızistan ve Tacikistan kolluk kuvvetlerinin sınır bölgelerinde ortak devriye gezmesi

Ayrıca taraflar, sınır bölgelerinde çıkan çatışmaları tespit etmek için ortak komisyon kurulması konusunda da anlaşmıştı. Kısacası yaşanan ihtilafın sıcak çatışmalara dönüştüğü örneklere rağmen gerek Bişkek gerekse de Duşanbe barışçıl ve yapıcı tavrıyla krizlerin büyümesini önlemektedir. Buna rağmen halen Kırgızistan-Tacikistan sınırındaki 70 yerleşim yeri tartışmalı durumdadır.

Öte yandan Tacikistan-Kırgızistan ilişkilerine damga vuran sınır anlaşmazlıklarının çözülememesinin en önemli nedenlerinden biri de tarafların eşit güçte olmalarıdır. Zira taraflardan biri diğerine karşı baskı kuramadığı gibi, taviz vermek de istememektedir. Üstelik taraflar arasında karşılıklı bağımlılık ilişkisinin oluşmaması ve iktisadi-ticari işbirliğine dayalı süreçlerin yaşanmaması da krizlerin aşılmasını engellemektedir. Fakat hem Kırgızistan hem de Tacikistan bu durumun farkındadır. Dolayısıyla iki ülke arasındaki müzakere süreçlerinin karşılıklı iktisadi bağımlılık yaratacak ilişkilerle güçlendirileceği öngörülebilir.

Sonuç olarak iki ülke arasındaki sınırlar belirlenmeden taraflar arasındaki gerginlik sona ermeyecek ve zaman zaman çatışmalar yaşanacaktır. Her ne kadar taraflar sınır sorunlarını barışçıl yöntemlerle çözmek istediklerini açıklamış olsalar da bunun ekonomik süreçlerle desteklenmesi yönünde bir ihtiyaç söz konusudur. Kuşkusuz böylesi bir adım, Fergana Vadisi’ni istikrarsızlık ve çatışma alanı olmaktan çıkararak; bir barış havzasına dönüştürecektir.


i “Вторжение в Кыргызстан. Пострадавших 163, погибших 59”, 24KG, https://24.kg/proisshestvija/245566_vtorjenie_vkyirgyizstan_postradavshih_163_pogibshih59/, (Erişim Tarihi: 19.09.2022).

ii “МИД Таджикистана: “Акт агрессии Кыргызстана против Таджикистана был заранее спланированной акцией”, Asia Plus, https://asiaplustj.info/ru/news/tajikistan/20220919/mid-tadzhikistana-akt-agressii-kirgizstana-protiv-tadzhikistana-bil-zaranee-splanirovannoi-aktsiei, (Erişim Tarihi: 19.09.2022).

Dr. Sabir ASKEROĞLU
Dr. Sabir ASKEROĞLU
Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamlayan Dr. Sabir Askeroğlu, yüksek lisans derecesini Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda almıştır. Doktora eğitimini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda tamamlayan Dr. Askeroğlu, çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yapmıştır. Başlıca ilgi alanları, Avrasya çalışmaları ve Rus dış politikası olan Dr. Askeroğlu, iyi derecede Rusça ve İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler