ABD’nin Dikkati Dağılmış!

Paylaş

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçlerinin Zeytin Dalı Harekâtında Afrin merkezdeki teröristleri hedef alan ikinci aşamaya geçmesi, başta ABD olmak üzere birçok ülkenin “dikkatini” dağıtmaya başlamış durumda.

Sadece ABD mi? Düne kadar “Türkiye böyle bir operasyonu başlatamaz, ABD buna izin vermez, başlatsa bile büyük bir hezimet yaşar” diyenlerin de dikkatleri dağılmış durumda. O yüzden bunlar da aynen Beyaz Saray korosuna dâhil olmuş durumdalar. Söylem-eylem birlikteliği içerisinde bu operasyonu, daha doğrusu Türkiye’nin coğrafyasına dönüşünü durdurmaya/engellemeye çalışıyorlar.

Dolayısıyla ortada derin-gizli bir planın, mutabakat arayışlarının varlığı kendisini hissettiriyor. Nasıl mı?

Örneğin; Suriye’de bir aylığına başlatılan “tartışmalı-göstermelik ateşkes” süreci, yılan hikâyesine dönen ve Batı’nın bir kez daha terörden yana açık desteğini ispatlayan “Salih Müslim” hadisesi bunun en sıcak olanlarından. PYD-YPG/PKK terör örgütü başta olmak üzere “dost”-düşman birçok kesim tarafından yüksek sesle dillendirilmeye başlanan “Türkiye Suriye’yi işgal etmeyi planlıyor. Tedbir alınmazsa Suriye bölünecek.” açıklamaları da yine bu gayretin birer parçası olarak karşımıza çıkıyor.

Bu bağlamda Rusya ve İran’ın bu konudaki “dostane uyarılarını/endişelerini” ve bir takım “saman altından su yürütme faaliyetlerini” bir tarafa koyaraktan doğrudan doğruya “stratejik ortağımız/müttefikimiz” ABD’nin ikisi asker, biri sivil kanattan yapılan açıklamalarından hareket edelim.

Bu noktada askeri cenahtan ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Joseph Votel ile ABD öncülüğündeki DEAŞ’la mücadele koalisyonunun sözcüsü Albay Dillon ve ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert’un açıklamaları oldukça dikkat çekici. Siz de dikkatlice baktığınızda bunların birer açıklamadan ziyade adeta Türkiye’ye “ihtar” niteliğinde olduğunu göreceksiniz.

ABD’den “Dikkatimi Dağıtma İhtarı”…
Rusya ve İran’ın ABD ile Türkiye arasındaki stratejik ortaklığı sarsmaya çalıştığını öne süren ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Joseph Votel Afrin Harekâtının IŞİD’le mücadelede “dikkat dağıttığını” savunuyor.

Suriye’de İdlib gibi bölgelerde “radikal grupların toplanması” konusunda kaygılarının bulunduğunu da belirten Votel’ın “…en nihayetinde bunlarla ilgilenmek gerekecek. İlgilenilmezse daha büyük sorun olacakları konusunda kaygılıyım” değerlendirmesi de elbette dikkatlerden kaçmıyor.

ABD’nin bu konudaki ağızbirliği kendisini bir diğer askerde de gösteriyor. Amerika’nın Türkiye’nin sınır bölgesindeki meşru güvenlik kaygılarını anladığını söyleyen Albay Dillon da Afrin operasyonunun DEAŞ ile mücadelede “dikkati dağıttığını” belirterek: “Bu koalisyon için kaygı verici” ifadelerini kullanıyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert ise Türkiye’nin Afrin’e yönelik operasyonuyla ilgili olarak, “Ateşkes tüm Suriye›de geçerli, Türkiye’nin BM’de kabul edilen tasarıyı iyi okuması lazım” diyor. Yani bir “ihlal var” diyor.

Her üç açıklama üzerinden Washington aslında Ankara’ya şu mesajları veriyor: 1) Afrin’de daha fazla ilerleme; 2) İdlib noktasındaki “gündemin” farkındayız, dolayısıyla İdlib’e müdahale edebiliriz. Bu noktada kararını/faaliyetlerini tekrar gözden geçir; 3) Rusya ve İran ile yaptığınız işbirliğinden rahatsızız; 4) Mevcut tutumunu devam ettirirsen gereğini yaparız.

“Syria Leaks” Planı…
“Gereği” ile neyi kastettiğini zaten biliyoruz, buralarda da defalarca yazdık. Fakat bu gereğinin nasıl olacağıyla ilgili ortada çok somut sayılabilecek bir bilgi söz konusu değildi; sonunda o da sızdırıldı.

Gelişmenin adı “Syrie Leaks”. Bir grup Fransız gazeteci tarafından “Syrie Leaks” adı altında basına sızdırılan haberlerde beş ülkenin (ABD, İngiltere ve Fransa, Suudi Arabistan ve Ürdün) ABD’nin başkenti Washington’da 11 Ocak 2018’de gizlice gerçekleştirdikleri bir toplantıdan bahsediliyor.

Bu toplantıda söz konusu ülkelerin Suriye üzerinden “Yeni Ortadoğu” planı/stratejisi üzerinde mutabakat arayışları içerisinde oldukları, bu projenin hayata geçirilmesi noktasında başka hangi devletlerle çalışabilecekleri üzerinde durdukları konuşuluyor. Almanya’ya teklif gidiyor, Türkiye ise toplantının sonlarına doğru farklı bir kategoride değerlendirilmeye başlanıyor.

Ve sonuç: taraflar Yeni Ortadoğu sınırlarında anlaşıyorlar, Türkiye için ise bir Türk-Kürt savaşı öngörüyorlar.

Bu “sızıntı” ne kadar doğrudur tartışılabilir. Ama Çekya gibi bir devletin Salih Müslim noktasındaki hamleleri açıkçası Batı’nın Salih Müslim, dolayısıyla da PYD-YPG/PKK terör örgütü üzerinden halen bitmemiş bir hesaplarının olduğunu gösteriyor. Bu hesabın adını sanırım burada bir kez daha zikretmeye gerek yok. Ama unutmasınlar Allah’ın da bir hesabı var!

Prof. Dr. Mehmet Seyfettin EROL
Prof. Dr. Mehmet Seyfettin EROL
1969 Dörtyol-Hatay doğumlu olan Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden 1993 yılında mezun oldu. BÜ’de 1995 yılında Yüksek Lisans çalışmasını tamamlayan Erol, aynı yıl BÜ’de doktora programına kabul edildi. Ankara Üniversitesi’nde doktorasını 2005’de tamamlayan Erol, 2009 yılında “Uluslararası İlişkiler” alanında doçent ve 2014 yılında da Profesörlük unvanlarını aldı. 2000-2006 tarihleri arasında Avrasya Stratejik Araştırmaları Merkezi (ASAM)’nde görev yapan Erol, ASAM’ın Genel Koordinatörlük görevini de bir dönemliğine yürütmüştür. 2009 yılında Stratejik Düşünce Enstitüsü’nün (SDE) Kurucu Başkanlığı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundu. Uluslararası Strateji ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi (USGAM)’nin de kurucu başkanı olan Prof. Erol, Yeni Türkiye Stratejik Araştırmalar Merkezi (YTSAM) Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Başkanlığını da yürütmektedir. Prof. Erol, Gazi Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi (GAZİSAM) Müdürlüğü görevinde de bulunmuştur. 2007 yılında Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı (TÜRKSAV) “Türk Dünyası Hizmet Ödülü”nü alan Prof. Erol, akademik anlamdaki çalışmaları ve medyadaki faaliyetlerinden dolayı çok sayıda ödüle layık görülmüştür. Bunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir: 2013 yılında Çağdaş Demokratlar Birliği Derneği tarafından “Yılın Yazılı Medya Ödülü”, 2015 yılında “APM 10. Yıl Hizmet Ödülü”, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) tarafından “2015 Yılın Basın-Fikir Ödülü”, Anadolu Köy Korucuları ve Şehit Aileleri “2016 Gönül Elçileri Medya Onur Ödülü”, Yörük Türkmen Federasyonları tarafından verilen “2016 Türkiye Onur Ödülü”. Prof. Erol’un 15 kitap çalışması bulunmaktadır. Bunlardan bazılarının isimleri şu şekildedir: “Hayalden Gerçeğe Türk Birleşik Devletleri”, “Türkiye-AB İlişkileri: Dış Politika ve İç Yapı Sorunsalları”, “Avrasya’da Yeni Büyük Oyun”, “Türk Dış Politikasında Strateji Arayışları”, “Türk Dış Politikasında Güvenlik Arayışları”, “Türkiye Cumhuriyeti-Rusya Federasyonu İlişkileri”, “Sıcak Barışın Soğuk Örgütü Yeni NATO”, “Dış Politika Analizinde Teorik Yaklaşımlar: Türk Dış Politikası Örneği”, “Krizler ve Kriz Yönetimi: Aktörler ve Örnek Olaylar”, “Kazakistan” ve “Uluslararası İlişkilerde Güncel Sorunlar”. 2002’den bu yana TRT Türkiye’nin sesi ve TRT Radyo 1 (Ankara Radyosu) “Avrasya Gündemi”, “Stratejik Bakış”, “Küresel Bakış”, “Analiz”, “Dosya”, “Haber Masası”, “Gündemin Öteki Yüzü” gibi radyo programlarını gerçekleştirmiş olan Prof. Erol, TRT INT televizyonunda 2004-2007 yılları arasında “Arayış”, 2007-2010 yılları arasında Kanal A televizyonunda “Sınır Ötesi” ve 2020-2021’de de BBN TÜRK televizyonunda “Dış Politika Gündemi” programlarını yapmıştır. 2012-2018 yılları arasında Millî Gazete’de “Arayış” adlı köşesinde dış politika yazıları yayımlanan Prof. Erol’un ulusal-uluslararası medyada çok sayıda televizyon, radyo, gazete, haber siteleri ve dergide uzmanlığı dahilinde görüşlerine de başvurulmaktadır. 2006-2018 yılları arasında Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde ve Ankara Üniversitesi Latin Amerika Araştırmaları Merkezi’nde (LAMER) de dersler veren Prof. Erol, 2018’den bu yana Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyesi olarak akademik kariyerini devam ettirmektedir. Prof. Erol, 2006 yılından itibaren Ufuk Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde de dersler vermiştir. Prof. Erol’un başlıca ilgi ve uzmanlık alanları ve bu kapsamda lisans, master ve doktora seviyesinde verdiği derslerin başlıcaları şu şekilde sıralanabilir: “Jeopolitik”, “Güvenlik”, “İstihbarat”, “Kriz Yönetimi”, “Uluslararası İlişkilerde Güncel Sorunlar”, “Türk Dış Politikası”, “Rus Dış Politikası”, “ABD Dış Politikası”, “Orta Asya ve Güney Asya”. Çok sayıda dergi ve gazetede yazıları-değerlendirmeleri yayımlanan Prof. Erol’un; “Avrasya Dosyası”, “Stratejik Analiz”, “Stratejik Düşünce”, “Gazi Bölgesel Çalışmalar”, “The Journal of SSPS”, “Karadeniz Araştırmaları gibi” akademik dergilerde editörlük faaliyetlerinde bulunan Prof. Erol, “Bölgesel Araştırmalar”, “Uluslararası Kriz ve Siyaset Araştırmaları”, “Gazi Akademik Bakış”, “Ege Üniversitesi Türk Dünyası İncelemeleri”, “Ankara Uluslararası Sosyal Bilimler”, “Demokrasi Platformu” dergilerinin editörlüklerini hali hazırda yürütmekte, editör kurullarında yer almaktadır. 2016’dan bu yana Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Kurucu Başkanı olarak çalışmalarını devam ettiren Prof. Erol, evli ve üç çocuk babasıdır.

Benzer İçerikler