2025 yılının Haziran ayında Avrupa Birliği (AB) ile Birleşik Krallık (BK) arasında varılan siyasi mutabakat, Cebelitarık’ın Avrupa bütünleşmesi içerisindeki konumunu yeniden tanımlayan çok taraflı ve stratejik bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu anlaşma yalnızca teknik düzenlemeleri içermekle kalmamakta, aynı zamanda bölgesel istikrar, sınır yönetimi, ekonomik bütünleşme ve egemenlik hassasiyetleri gibi karmaşık başlıkları da kapsayan geniş kapsamlı bir çerçeve sunmaktadır. Bu bağlamda anlaşma, Brexit sonrası ortaya çıkan belirsizliklerin bertaraf edilmesi ve Avrupa kıtasındaki bütünleşme dinamiklerinin yeni bir düzlemde inşa edilmesi açısından oldukça önemli bir dönüm noktası teşkil etmektedir.
Cebelitarık, 1713 tarihli Utrecht Antlaşması ile İngiltere’ye bırakılmış olmasına rağmen İspanya tarafından da tarihi, coğrafi ve kültürel gerekçelere dayanan egemenlik iddialarıyla sürekli gündemde tutulmuştur. Bu nedenle Cebelitarık, yüzyıllardır iki ülke arasında süregelen jeopolitik ve diplomatik ihtilafların odağında yer almaktadır. Brexit, Cebelitarık’ın AB hukuk düzeninden dışlanmasına ve bu bölge ile AB üyesi olan İspanya arasında sınır geçişleri, ticaret ilişkileri ve vatandaşların serbest dolaşımı konusunda ciddi belirsizliklerin doğmasına neden olmuştur. 2025 yılında imzalanan mevcut siyasi mutabakat, bu belirsizlikleri gidermeyi amaçlayan ilk kapsamlı ve çok boyutlu hukuki çerçeve olarak öne çıkmaktadır.
Cebelitarık ile İspanya arasındaki kara sınırında fiziki kontrol noktalarının kaldırılması, Schengen rejimiyle uyumlu dijital ve insan odaklı geçiş sistemlerinin kurulmasıyla mümkün olacaktır. Günlük olarak yaklaşık 15.000 kişinin sınırı geçtiği bu bölgede, serbest dolaşımın hem güvenli hem de hızlı bir şekilde işlemesi hedeflenmektedir. Anlaşma, Schengen kuralları temelinde sınır güvenliği, biyometrik denetim, veri paylaşımı ve ortak izleme sistemlerini içeren yeni nesil bir sınır yönetimi modeli sunmaktadır.[1]
Cebelitarık’ın havaalanı ve limanlarında İspanyol güvenlik yetkililerinin pasaport ve kimlik kontrolü yapabilmelerine olanak tanınması, AB güvenlik kriterlerinin etkin uygulanabilirliğini artırmayı amaçlamaktadır. Bu uygulama, özellikle hava trafiğinde yaşanabilecek güvenlik açıklarını en aza indirmeyi ve yolcu akışını optimize etmeyi hedeflemektedir. Söz konusu sistem, Fransa-İngiltere arasındaki Eurostar modeline benzer biçimde “çifte denetim” ve “ortak sorumluluk” ilkeleri üzerine inşa edilmiştir.
AB ile Cebelitarık arasında mal hareketliliğinin kolaylaştırılması, gümrük denetimlerinin uyumlaştırılması ve özellikle tütün, alkol, akaryakıt gibi kaçakçılığa açık ürünlerde yeni izleme mekanizmalarının kurulması öngörülmektedir. Bu çerçevede Cebelitarık’ın AB Gümrük Birliği’yle fiili bir entegrasyon kurması hedeflenmektedir. Ayrıca e-ticaret, lojistik ve tarım ürünleri ticareti gibi sektörlerde dijital beyan sistemlerinin geliştirilmesi de anlaşmanın ticari boyutunun bir parçasıdır.
Sosyal güvenlikten çevre politikalarına, ulaşımdan mali suçlarla mücadeleye kadar birçok alanda AB ve Cebelitarık arasında ortak hukuki çerçeveler oluşturulacaktır. Bunun yanı sıra İspanya’nın güneyinde yer alan ve Cebelitarık’la doğrudan sınırı olan Campo de Gibraltar bölgesine özel kalkınma fonları ayrılacaktır. Bu fonlar aracılığıyla sınır bölgelerinin sosyal, ekonomik ve altyapısal bütünleşmesi teşvik edilecektir. Ayrıca hukuk eğitimi, adli işbirliği ve ortak veri tabanı sistemleri kurulması da planlanmaktadır.
Anlaşma, Cebelitarık’ın mevcut egemenlik statüsünde herhangi bir değişiklik öngörmemektedir. Birleşik Krallık, Cebelitarık üzerindeki egemenliğini muhafaza etmekte ve dış politika, savunma ile güvenlik gibi stratejik alanlardaki yetkilerini Londra üzerinden yürütmeye devam etmektedir. Ancak egemenlik konusu üzerindeki siyasi hassasiyetlerin giderilmesi amacıyla taraflar arasında sürekli diyalog mekanizmalarının oluşturulması da anlaşmanın dolaylı unsurları arasındadır.[2]
Sınır geçişlerinde yaşanan bürokratik engellerin kaldırılmasıyla birlikte hem Cebelitarık’ta hem de İspanya’nın güneyindeki sınır kasabalarında istihdam artışı ve ticari canlılık beklenmektedir. Özellikle hizmet sektörü, küçük işletmeler ve sınır ötesi çalışanlar açısından olumlu sonuçlar doğurması öngörülen bu durum, Brexit’in olumsuz ekonomik etkilerine karşı bir dengeleyici unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca anlaşma, Avrupa’nın güneyinde yeni bir mikro ekonomik bölge oluşumuna da zemin hazırlayabilir.
Bu anlaşma, Avrupa bütünleşmesinin normatif yapıları ile Birleşik Krallık’ın egemenlik ilkelerini uyumlu hale getiren nadir modellerden biridir. Ortak yetki ve karşılıklı tanıma ilkeleri üzerinden inşa edilen yeni diplomatik mimari, post-Brexit dönemde ortaya çıkan karmaşık hukuki boşlukların doldurulmasına yönelik bir örnek teşkil etmektedir. Akademik düzeyde bu modelin diğer sınır bölgelerinde ve statüsü tartışmalı alanlarda uygulanabilirliği tartışma konusu haline gelmiştir.
Birleşik Krallık’ta bazı muhafazakâr çevreler bu anlaşmayı ulusal egemenlik açısından riskli bulsa da Cebelitarık yerel yönetimi ve halkı tarafından anlaşma büyük ölçüde olumlu karşılanmıştır. Bölgesel parlamentolar düzeyinde yapılan oylamalarda yüksek destek oranları kaydedilmiştir. Öte yandan İspanyol kamuoyunda ise bu gelişme, İspanya’nın diplomatik etkinliğini artıran bir başarı olarak lanse edilmiştir. AB kurumları da anlaşmayı, birlik dışındaki aktörlerle geliştirilen esnek işbirliği modellerine örnek teşkil etmesi açısından stratejik bir kazanım olarak değerlendirmektedir.
AB ile Birleşik Krallık arasında varılan Cebelitarık Mutabakatı, Brexit sonrası dönemin en kapsamlı ve çok katmanlı ikili düzenlemelerinden biri olarak tarihe geçmektedir. Hukuki, ekonomik ve siyasal alanlarda taraflar arasında oluşturulan çok yönlü işbirliği yapısı, Avrupa bütünleşmesinin esneklik kapasitesini ortaya koyarken, Birleşik Krallık’ın da pragmatik dış politika yaklaşımını yansıtmaktadır. Anlaşma, egemenlik ve işbirliği arasındaki hassas dengeyi sağlama çabasıyla, diğer ihtilaflı bölgeler ve sınır rejimleri için uygulanabilir bir model olma potansiyeli taşımaktadır. Bu yönüyle Cebelitarık Anlaşması sadece bir bölgesel uzlaşı değil, aynı zamanda Avrupa Kıtası’nın bütünleşme tarihine yeni bir sayfa olarak eklenmektedir.
[1] “Gibraltar deberá aplicar un gravamen del 15% a sus productos para acercarse al IVA europeo”, El Pais, https://elpais.com/espana/2025-06-12/gibraltar-debera-aplicar-un-gravamen-del-15-a-sus-productos-para-acercarse-al-iva-europeo.html, (Erişim Tarihi:15.06.2025).
[2] “EU, Britain seal post-Brexit deal easing Gibraltar border flow”, Reuters, https://www.reuters.com/world/uk/eu-britain-reach-agreement-gibraltar-status-2025-06-11/, (Erişim Tarihi:15.06.2025).
