Analiz

Filipinler-ABD Savunma İşbirliği ve Bölgeye Etkileri

Filipinler, 2022 yılında göreve gelen Marcos Jr. döneminden itibaren ABD’yle daha da yakınlaşmıştır.
Asya-Pasifik’te belirgin bir şekilde Filipinler-Japonya-ABD ittifakı ortaya çıkmaktadır.
ABD, Güneydoğu Asya’da potansiyel krizleri körüklemeye çalışırken; bundan en fazla zararı bölge devletleri görmektedir.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Güney Çin Denizi’ndeki devam eden gerginliğin ortasında 30 Temmuz 2024 tarihinde Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos Jr, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin’i Manila’da ağırlamıştır.[1] ABD’nin halihazırda Japonya, Güney Kore ve diğer bazı bölgesel müttefikleriyle sürdürdüğü “2+2” formatındaki görüşmeleri Filipinler’e kadar genişletmesi dikkat çekicidir. Nitekim Filipinler, 2022 yılında göreve gelen Marcos Jr. döneminden itibaren ABD’yle daha da yakınlaşmıştır. Bununla paralel olarak Filipinler’in Güney Çin Denizi’nde Çin’le gerginlikleri keskin bir şekilde artmıştır. Artan gerginliklerden sonra Manila, 2024 yılı Temmuz ayında Pekin’le anlaşmazlıkları yönetmek için “geçici bir anlaşmaya” varmış, ancak anlaşmanın ayrıntıları henüz açıklanmamıştır.

ABD’li yetkililerin Manila ziyareti sırasında Pentagon, Filipinler için 500 milyon dolarlık yabancı askeri finansman açıklamış, ayrıca Gelişmiş Savunma İşbirliği Anlaşması (EDCA) kapsamında ABD güçlerinin erişebildiği Filipin üslerindeki altyapı iyileştirmelerine 128 milyon dolar harcamayı önermiştir.[2] 2023 yılında Manila, EDCA kapsamında Washington yönetimine ülkenin kuzeyinde dört yeni askeri üs tahsis etmeyi kabul etmişti. Buna ek olarak ABD ve Filipinler arasında istihbarat paylaşımını öngören Askeri Bilgi Güvenliği Genel Güvenliği Anlaşması müzakereleri de devam etmektedir. Pentagon, halihazırda uçak ve gemileri önceden konumlandırabileceği dokuz Filipin askeri tesisine erişebilmektedir. Washington, ortak eğitimi ve birlikte çalışabilirliği artırmak için pist ve altyapı yükseltmeleri yoluyla bu tesisleri modernize etmeyi amaçlamaktadır.

Filipinler’in yakın zamanda Japonya’yla da 2+2 formatında görüşmeler yaptığını hatırlatmak önemlidir. Çünkü bu tür diyaloglar, aslında savaşa hazırlığı öngören koalisyonlara benzemektedir. 2024 yılı Temmuz ayında Filipinler ve Japonya arasında bölgesel güvenlik açısından kritik önemdeki Karşılıklı Erişim Anlaşması (RAA) imzalanmıştır. Bu anlaşma, iki ülkenin askeri güçlerinin birbirlerinin topraklarını ziyaret etmesine olanak sağlamaktadır. Böylece Tayvan’da çıkacak olası bir kriz anında ABD, Japonya ve Filipinler arasında askeri işbirliği ve koordinasyon sağlanabilecektir. Zira ABD’nin hem Japonya hem de Filipinler’le karşılıklı savunma anlaşması mevcuttur. Yine önemli bir dönüm noktası olarak vurgulamak gerekirse, 11 Nisan 2024 tarihinde Beyaz Saray’da ABD Başkanı Joe Biden, Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos Jr. ve Japonya Başbakanı Fumio Kishida arasında yapılan zirvede, üçlü savunma işbirliği mekanizmasının temelleri atılmış ve ABD, bu iki ülkeye olan savunma taahhüdünü yinelemişti.

Filipinler, Güney Çin Denizi’nde İkinci Thomas Resifi üzerinde Çin’le anlaşmazlık yaşarken; Japonya, Doğu Çin Denizi’nde Diaoyu/Senkaku adaları üzerinde Çin’le uzun süredir rekabet halindedir. Bu ortak özellikleri nedeniyle iki ülke, Çin’e karşı güç birlikteliği kurma arayışındadır. Zira her iki ülke de Çin’i hem ekonomik bir ortak olarak görmekte hem de bölgesel güvenlik açısından bir meydan okuma olarak değerlendirmektedir. Filipinler’in Çin’e bakışı, son yıllarda değişiklik göstermiş ve ikili ilişkiler iniş çıkışlı bir hal almıştır. Washington’un baskısı altında olan Manila, bölgesel güvenlik konularında Pekin’e daha fazla cephe almaya başlamıştır. Her ne kadar Filipinler, son yıllarda Çin’le ekonomik işbirliğini artırmış olsa da bölgesel güvenlik konularında ABD’nin etkisi altında kalmaktadır. Böylece Filipinler, Japonya’yla savunma ortaklığı kurmak suretiyle ABD’nin Çin’i kuşatma stratejisine destek vermektedir.

ABD’nin Asya-Pasifik’teki müttefikleri, Çin’in kuşatılması stratejisine giderek daha fazla destek vermeye başlamışlardır. Bu ülkeler; özellikle Filipinler, Japonya, Güney Kore, Avustralya ve Yeni Zelanda şeklinde sıralanabilir. Burada Filipinler ve Japonya, 1950’li yılların başında ABD’yle resmi güvenlik anlaşmaları imzalamış olmaları bakımından ayrı öneme sahiptirler.

Asya-Pasifik’te belirgin bir şekilde Filipinler-Japonya-ABD ittifakı ortaya çıkmaktadır. Bu üçlü ittifak, küresel bloklaşmanın Asya-Pasifik’e uzandığının birer göstergesidir. Her ne kadar taraflar, güvenlik ve istikrarı sağlama amacıyla bir araya geldiklerini söyleseler de bu tür oluşumlar bölgedeki diğer aktörlerin güvenliklerini olumsuz etkileyebilme kapasitesine sahiptir. Bu bağlamda Filipinler-Japonya-ABD, sözde “bölgesel güvenlik tehditlerine” karşı ortak bir savunma mekanizması oluşturarak bölgesel istikrarı korumayı amaçlamaktadırlar. ABD liderliğindeki Batı Bloku ve müttefikleri, Asya-Pasifik’te güçlü bir güvenlik ağı oluşturmayı hedeflemektedir. Filipinler-Japonya-ABD savunma ortaklığı da bölgesel güvenlik, ekonomik işbirliği ve ortak çıkarlar etrafında şekillenen bir işbirliği ağı olarak yorumlanabilir.

Sonuç olarak Filipinler ve Japonya’nın Tayvan Adasına yakınlığı, ABD’nin Çin’i çevreleme stratejisinde bu ülkelerin kritik rol üstlenmelerine neden olmaktadır. Zira Filipinler, Güney Çin Denizi’ndeki potansiyel bir askeri çatışmada ABD tarafından ileri konuşlanma üssü olarak kullanılmak istenebilir. Filipinler, ABD’nin desteğine güvenerek Çin’e karşı tehlikeli bir kutuplaşma siyasine yönelmektedir. Tayvan Boğazı ve Güney Çin Denizi, ABD tarafından yapay olarak büyütülen krizler olarak nitelendirilebilir. ABD, Filipinler ve Japonya’yı sonuna kadar koruyacağını söyleyerek Çin’i caydırmaya çalışmaktadır. ABD, Güneydoğu Asya’da potansiyel krizleri körüklemeye çalışırken; bundan en fazla zararı bölge devletleri görmektedir.


[1] “Rebuffing Beijing, US and Philippines Vow to Operate in South China Sea”, Air and Space, https://www.airandspaceforces.com/us-philippines-freedom-navigation-south-china-sea/, (Erişim Tarihi: 02.08.2024).

[2] “Marcos Jr welcomes US support as Blinken and Austin arrive in Philippines”, Al Jazeraa, https://www.aljazeera.com/news/2024/7/30/marcos-jr-welcomes-us-support-as-blinken-and-austin-arrive-in-philippines, (Erişim Tarihi: 02.08.2024).

Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk TAMER
Dr. Cenk Tamer, 2014 yılında Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olmuştur. Aynı yıl Gazi Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Çalışmaları Bilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimine başlamıştır. 2016 yılında “1990 Sonrası İran’ın Irak Politikası” başlıklı teziyle master eğitimini tamamlayan Tamer, 2017 yılında ANKASAM’da Araştırma Asistanı olarak göreve başlamış ve aynı yıl Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Doktora Programı’na kabul edilmiştir. Uzmanlık alanları İran, Mezhepler, Tasavvuf, Mehdilik, Kimlik Siyaseti ve Asya-Pasifik olan ve iyi derecede İngilizce bilen Tamer, Gazi Üniversitesindeki doktora eğitimini “Sosyal İnşacılık Teorisi ve Güvenlikleştirme Yaklaşımı Çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti’nde Kimlik İnşası Süreci ve Mehdilik” adlı tez çalışmasıyla 2022 yılında tamamlamıştır. Şu anda ise ANKASAM’da Asya-Pasifik Uzmanı olarak görev almaktadır.

Benzer İçerikler