Güney Kafkasya, son yıllarda yalnızca bölgesel aktörlerin değil, aynı zamanda küresel güçlerin jeopolitik rekabet alanlarından biri hâline gelmiştir. Rusya’nın geleneksel nüfuz alanı olarak şekillendirdiği bu coğrafya, 2020 Karabağ Savaşı sonrası oluşan yeni denge arayışlarıyla birlikte yeniden tanımlanmaktadır. Özellikle Ermenistan’ın Batı eksenli yönelimi ve bölgesel ittifaklardan uzaklaşma eğilimi, Moskova-Erivan hattında köklü kırılmalar yaratmaktadır. Ancak bu kırılmaların yol açtığı stratejik boşluklar, Rusya’nın 2025 yılı itibarıyla bölgeye dönük daha esnek, çok taraflı ve ittifak temelli bir dış politika izlemesine yol açmıştır. Bu çerçevede Lavrov’un Erivan ziyareti, yalnızca ikili ilişkileri değil, Moskova’nın Güney Kafkasya’daki konumunu yeniden tanımlama arzusunu da yansıtmaktadır.
Nikol Paşinyan liderliğindeki Ermenistan Hükûmeti’nin 2020 Karabağ Savaşı sonrasında izlemeye başladığı Batı merkezli ve radikal dış politika yönelimi, ülkenin Sovyet sonrası dönemde inşa ettiği stratejik ittifak yapılarında önemli kırılmalara yol açmıştır. Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nden (KGAÖ) ayrılma ihtimaline ilişkin tartışmaların kamuoyuna yansımasıyla birlikte Moskova-Erivan ilişkilerinde tarihsel bağların aşındığı ve Rusya’nın Ermenistan’a karşı daha tarafsız, hatta zaman zaman mesafeli bir tutum izlemeye başladığı görülmüştür. Bu bağlamda Rusya’nın bölgede uzun süredir tesis ettiği nüfuzunun, 2008 Rusya-Gürcistan Savaşı sonrasındaki bölgesel hâkimiyetini de kapsayan süreçte, Paşinyan’ın Batı yanlısı yönelimi ve son olarak Azerbaycan’la yaşanan Uçak Krizi gibi gelişmelerle birlikte ciddi biçimde zayıfladığı ifade edilebilir.
Rusya’nın 2025 yılı itibarıyla Güney Kafkasya’daki jeopolitik konumunu yeniden inşa etme çabalarının ivme kazandığı görülmektedir. Bu stratejik geri dönüş hamlesinin en somut adımlarından biri, 21 Mayıs 2025 tarihinde Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Erivan’a gerçekleştirdiği ziyarette ortaya çıkmıştır. Lavrov’un temasları çerçevesinde Ermenistan Cumhurbaşkanı Vahagn Haçaturyan ve Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ile yürüttüğü görüşmelerde, Moskova’nın Erivan’la olan müttefiklik ilişkilerini güçlendirme ve Ermenistan’ın güvenliğini yeniden garanti altına alma kararlılığı kamuoyuna açık şekilde teyit edilmiştir.[i]
Bu görüşmelerin arka planında, 2024 yılı sonbaharında Vladimir Putin ile Nikol Paşinyan arasında varılan mutabakatların bulunduğu ve Lavrov’un ziyaretiyle bu çerçevenin devam ettirildiği anlaşılmaktadır. Lavrov, bu bağlamda 30 yıllık askerî üs anlaşmasına ve 10 yıllık insani işbirliği çerçevesine dikkat çekerek İran ve Türkiye sınırlarında ortak devriyelerin stratejik önemini vurgulamış, 2024 yılı itibarıyla enerji, gıda ve sanayi sektörlerinde kayda değer büyüme yaşandığını belirtmiştir. Ayrıca kültürel işbirliğinin geliştiğine işaretle 700’den fazla etkinliğin düzenlendiğini ve sonbaharda Rusya’da “Ermeni Kültürü Günleri”nin gerçekleştirileceğini ifade etmiştir.
Aynı gün, 21 Mayıs 2025 tarihinde Lavrov’un Cumhurbaşkanı Haçaturyan ile yaptığı görüşmede, Moskova ile Erivan’ın hâlen stratejik ortak ve müttefik olduğu bir kez daha teyit edilmiştir. Lavrov, basın toplantısında yöneltilen provokatif sorulara rağmen iki tarafın da yükümlülüklerine sadık kaldığını ve bu ilişkilerin sürdürülmesinin önemli bir siyasî mesaj taşıdığını ifade etmiştir.
Ziyaretin ardından Ermenistan Parlamentosu Başkanı Alen Simonyan da 19 Mayıs 2025 tarihinde düzenlediği basın toplantısında, ülkede Rusya’nın askerî üssünün kaldırılmasına yönelik herhangi bir tartışmanın olmadığını vurgulamış; “Böyle bir konu yok, Ermenistan bugün Rus askerî üssünün çekilmesini görüşmüyor”[ii] diyerek bu gündemin dışlandığını açıklamıştır.
Lavrov’un diplomatik temaslarında sadece güvenlik eksenli işbirlikleri değil, Ermenistan-Azerbaycan barış süreci de önemli yer tutmuştur. 23 Mayıs 2025 tarihinde Moskova’da düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada Lavrov, barış anlaşmasının yalnızca bölgesel istikrar için değil, aynı zamanda Ermenistan’ın “Barış Kavşağı” gibi jeoekonomik projelerini hayata geçirmesi açısından da kritik olduğunu vurgulamıştır. Üçlü zirveler sayesinde bu sürecin mümkün hâle geldiğini ve Moskova’nın barış sürecine destek vermeye devam edeceğini belirtmiştir.[iii] Türkiye’yle ilişkilerin normalleşmesi ve ulaşım-ekonomik engellerin kaldırılması hâlinde Güney Kafkasya’nın Avrasya’nın rekabetçi lojistik haritasında güçlü bir aktöre dönüşeceğini ifade etmiştir.
Bu süreçte dikkat çeken diğer bir gelişme ise 22 Mayıs 2025 tarihinde Erivan’da yapılan açıklamayla kamuoyuna yansımıştır. Ermenistan Ekonomi Bakanı Gevorg Papoyan, hükûmetin gündeminde Avrasya Ekonomik Birliği’nden (AEB) çıkış gibi bir plan bulunmadığını; Avrupa’yla entegrasyona yönelik hazırlanan yasal düzenlemelerin böyle bir çıkışı öngörmediğini belirtmiştir.[iv] Bu açıklama, Ermenistan’ın Batı’yla yakın ilişkilerini artırsa da AEB üyeliğini resmî olarak sorgulamadığını ve ekonomik ittifaklar arasında denge politikası izlemeye çalıştığını ortaya koymaktadır.
Lavrov, 21 Mayıs 2025 tarihli görüşmelerde Mirzoyan ile yaptığı temaslarda da Ermenistan’ın müttefiklik bağlarını güçlendirmeye dönük iradesini memnuniyetle karşıladıklarını ifade etmiş, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ve Avrupa Birliği (AB) merkezli güvenlik sistemlerini başarısız bulduklarını dile getirmiştir. KGAÖ, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT), AEB ve Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) gibi çok taraflı Avrasya yapılarının daha adil ve sürdürülebilir bir güvenlik modeli sunduğunu vurgulamıştır. Ermenistan Dışişleri Bakanı Mirzoyan ise mevcut yükümlülüklerin hâlen geçerli olduğunu belirtmiş; ancak bu yükümlülüklerin her zaman yerine getirilmediği yönünde bazı haklı kaygılar taşıdıklarını dile getirmiştir.[v]
Bu dönemde Rusya’nın diplomatik dengesini korumaya çalıştığı bir diğer alan ise silah sevkiyatı meselesidir. 22 Mayıs 2025 tarihinde Erivan’daki basın toplantısında konuşan Lavrov, Ermenistan’a yapılmayan silah sevkiyatlarına ilişkin ödemelerin başka alanlara yönlendirildiğini, bu konuda bir anlaşmazlık bulunmadığını açıklamıştır. Ukrayna’daki savaş nedeniyle Rusya’nın kendi savunma önceliklerini öne aldığı, ancak Ermenistan’a taahhüt edilen bazı sistemlerin teslim edilmeye devam ettiği bildirilmiştir. Lavrov ayrıca, “Fransız üssü kurmak isterlerse bu onların tercihi, biz dayatmada bulunmayız”[vi] ifadeleriyle Ermenistan’ın dış aktörlerle askerî işbirliğine karşı olmadıklarını belirtmiş; buna karşın Fransa’nın Rusya karşıtı cephede yer aldığını hatırlatarak müttefiklerin silah tedarikinde stratejik tercihlerini dikkatle değerlendirmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Ermenistan’ın çok yönlü dış politika yöneliminin bir başka tezahürü, 2025 yılı başında gündeme gelen KGAÖ’den çıkış söylentileridir. Bu dönemde “Vatan” Partisi lideri Artur Vanetsyan’ın örgütten çıkışın ulusal güvenliği riske atabileceği yönündeki uyarılarına ve Moskova’nın bu yöndeki spekülasyonları yalanlamasına rağmen, Ermenistan Dış İstihbarat Servisi tarafından yayımlanan bir raporda 2025 yılında KGAÖ’ye aktif dönüşün düşük ihtimalli olduğu belirtilmiştir.[vii] Bu sürecin devamında, Mart 2025 tarihinde Ermenistan Parlamentosu’nun AB entegrasyon sürecini başlatan yasa tasarısını kabul etmesi ve 4 Nisan 2025 tarihinde Cumhurbaşkanı Vahagn Haçaturyan’ın yasayı onaylaması, dış politikada yön değişikliğine dair kurumsal bir işaret niteliği taşımaktadır.
Tüm bu gelişmelere karşı muhalefetin tutumu da dikkat çekmektedir. 19 Mayıs 2025 tarihinde Ermenistan’ın eski Cumhurbaşkanı ve muhalefetteki “Ermenistan” bloğunun lideri Robert Koçaryan, ülkenin Rusya ile bozulan stratejik ilişkilerini onarması gerektiğini belirtmiş ve İran’la derinlemesine bir stratejik ortaklık kurarak bu üç ülke arasında yeni bir bölgesel denge modeli oluşturulması çağrısında bulunmuştur. Koçaryan, kamuoyunda sıkça dile getirilen “Birlik Devleti” söylemlerine ilişkin olarak da kendi döneminde böyle bir teklifin hiçbir zaman gündeme gelmediğini ve Ermenistan’ı Rusya-Belarus siyasî birliğine taşıma gibi bir hedef taşımadığını açıklamıştır.[viii]
Ermenistan’ın Batı’dan beklediği yapısal desteğin sınırlı kalması ve Trump’ın ikinci döneminde bu desteğin daha da gerileyeceği beklentisi, Paşinyan Hükûmeti’ni stratejik riskleri yeniden değerlendirmeye itmiştir. Bu çerçevede Erivan’ın güvenlik mimarisinde Rusya’yla köprüleri tamamen atmak yerine KGAÖ üyeliğini askıya alan fakat iptal etmeyen bir pozisyonu sürdürmesi olasıdır. Lavrov’un 21 Mayıs 2025 tarihli Erivan ziyaretiyle başlayan diplomatik yeniden yakınlaşma, bu pragmatik sürecin zeminini oluşturmuştur. Ermenistan’ın Rusya’yla kültürel ve ekonomik bağlarını yeniden yapılandırarak sürdürmesi; askerî üs meselesinde değişiklikten kaçınması ve AEB gibi bölgesel çerçevelerde sembolik de olsa yer almaya devam etmesi, Moskova’ya verilen stratejik bir denge sinyali olarak okunabilir. Bu senaryoda Rusya, Ermenistan’ı yeniden kendi yörüngesine çekerken, bunu hegemonik baskı değil, ekonomik ve güvenlik temelli “müttefiklik” söylemiyle inşa etmeye çalışacaktır.
Ancak Moskova’nın Güney Kafkasya’da yeniden hegemonik bir düzen kurma arayışı, 2008 sonrası dönemin koşullarına kıyasla günümüzde ciddi ölçüde sınırlanmıştır. Türkiye başta olmak üzere bölgesel aktörlerin artan etkisi; Azerbaycan’ın bağımsız ve çok yönlü dış politika manevra kabiliyeti ile Gürcistan’ın denge merkezli, askıya alınmış olsa da bütünüyle terk edilmemiş Batı’yla entegrasyon arayışı, Rusya’nın tek merkezli bir bölgesel düzen kurmasını engelleyen temel dinamikler arasında yer almaktadır. Bu doğrultuda Moskova’nın AB genişlemesi ve NATO etkisini çevrelemek adına klasik hegemonya stratejilerini engellemek adına “bölgesel işbirliği zeminine” dayalı daha esnek bir yaklaşımı benimsediği gözlemlenmektedir.
Bu yeni yönelim, Rusya’nın bölgedeki varlığını çok kutuplu bir bölgeselleşme anlayışı çerçevesinde sürdürmesini amaçlamaktadır. Moskova, hegemonya arayışını ikincil planda tutarak Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan gibi bölge ülkeleriyle karşılıklı bağımlılık temelinde işleyen, dengeli ve çok taraflı ilişkiler geliştirme arzusundadır. Bu doğrultuda Lavrov’un gündeme getirdiği “barış kavşağı” ve “3+3 formatı” gibi girişimler, Rusya’nın bölgede doğrudan hâkimiyet kurmak yerine işbirliği ve ittifak temelli bir düzen inşa etme yönündeki stratejik uyum arayışının yansımaları olarak değerlendirilebilir.
Sonuç itibarıyla Ermenistan’ın 2020 sonrası Batı merkezli yönelimi Rusya’yla ilişkilerde ciddi kırılmalara yol açarken, bu durum Moskova’nın Güney Kafkasya’daki nüfuzunu yeniden tanımlama ihtiyacını doğurmuştur. Paşinyan Hükûmeti’nin KGAÖ’den uzaklaşması ve Avrupa entegrasyon sürecine yönelmesi, Erivan’ı stratejik bir dengeleme siyasetinin eşiğine getirmiştir. Bu bağlamda 21-23 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleşen Lavrov ziyareti, Rusya’nın hegemonya yerine çok taraflı işbirliği temelli yeni bir bölgesel yaklaşımı benimsediğini ve Ermenistan’ın da bu denklemde yeniden konumlanma arayışına girdiğini göstermektedir. Bölgesel gerçeklikler doğrultusunda şekillenen bu süreç, Güney Kafkasya’da tek taraflı hâkimiyet yerine sınırlı ittifaklar ve karşılıklı bağımlılığa dayalı yeni bir denge düzenini işaret etmektedir.
[i] “Lavrov v Yerevane: Rossiya Sokhranit Voyennoye i Gumanitarnoye Prisutstviye v Armenii”, Real Tribune, https://realtribune.ru/lavrov-v-erevane-rossiya-sohranit-voennoe-i-gumanitarnoe-prisutstvie-v-armenii, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[ii] “Armeniya ne Obsuzhdayet Vyvod Rossiyskoy Voyennoy Bazy so Svoyey Territorii”, TASS, https://tass.ru/mezhdunarodnaya-panorama/23979491, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[iii] “Moskva Gotova Sodeystvovat Podpisaniyu Mirnogo Dogovora Mezhdu Baku i Yerevanom”, Verelq, https://verelq.am/ru/region/show/100917, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[iv] “V Armenii Zayavili, Chto Vykhod iz YEAES ne Stoit na Povestke Dnya”, Vedomosti, https://www.vedomosti.ru/politics/news/2025/05/22/1111888-v-armenii-zayavili-chto, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[v] “Armeniya ne Sobirayetsya Pereformatirovat Soyuznicheskiye Otnosheniya s Rossiyey – Mirzoyan”, News Armenia, https://newsarmenia.am/news/politics/armeniya-ne-sobiraetsya-pereformatirovat-soyuznicheskie-otnosheniya-s-rossiey-mirzoyan/, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[vi] “Rossiya i Ukraina Proveli Obmen Plennymi v Formate 307 na 307”, Interfax, https://www.interfax.ru/russia/1027558, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[vii] “Lavrov: Rossiya Zainteresovana v Aktivnom Uchastii Armenii v ODKB”, TASS, https://tass.ru/politika/24003751, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).
[viii] “Kocharyan Prizval Vosstanovit Strategicheskiye Otnosheniya s Rossiyey”, Dzen, https://dzen.ru/a/aCsKbgseIwtkCvJ1, (Erişim Tarihi: 25.05.2025).