Rusya-Ukrayna Savaşı Bağlamında Polonya ve Din

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Polonya’nın savunma-güvenlik alanında Avrupa Birliği (AB) ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) en önemli ortaklarından biri olduğu öne sürülebilir. Bu bağlamda Kıta Avrupası’nın başını çeken Almanya’yla birlikte “Rusya karşıtlığı” noktasında çok daha “şahin politikalar” izlenmesini savunan ve sert bir tutum takınan Polonya’nın NATO içerisinde savunma harcamalarını %4’e çıkaran ilk devlet olması kritiktir. Zira bu, NATO üyeleri içindeki en yüksek orandır.

Varşova’nın bahse konu olan konjonktür içerisinde oldukça önemli bir aktör olduğu ileri sürülebilir. Polonya, AB’nin en kalabalık 5. ülkesi[1] ve en iyi ekonomiye sahip 6. ülkesidir.[2] Dahası Polonya aşırı sağ ve popülist siyasetin en yoğun olduğu ülkelerden biridir.[3] Öte yandan Polonya ekonomisinin hızlı bir büyüme kaydettiği de bilinmektedir.

Öte yandan Polonya’nın gerek politik gerek sosyolojik yapısında da din faktörünün öneminin yadsınamaz bir düzeyde olduğu öne sürülebilir. Bu noktada Varşova yönetiminin aşırı sağcı bir ideolojiye sahip olmasının da etkisinin bulunduğu söylenebilir. Nitekim Polonya, Avrupa’da yükselen keskin milliyetçi düşüncelere önemli ölçüde ev sahipliği yapmaktadır.

Tüm bu durumlar da Polonya’nın Rusya-Ukrayna Savaşı’na daha farklı ve daha sert bir tepki vermesine yol açmaktadır. Bu noktada Varşova’nın Rusya-Ukrayna Savaşı’nda Almanya, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Fransa’dan daha sert bir tutum takındığı ileri sürülebilir. Bu bağlamda din faktörünün de önemli bir yer tuttuğu söylenebilir. Zira Polonya’da güçlü bir Katolik inancı hakimdir.

Polonya, Ukrayna’da devam etmekte olan savaşın Avrupa için de yıkıcı etkileri olduğunu düşünmektedir. AB tarafından petrol tavan fiyat uygulaması[4] başta olmak üzere Moskova’ya karşı birçok yaptırım uygulanmaktadır.[5] Ancak bu durum da AB ekonomisini de derinden sarsmaktadır. Bu kapsamda Varşova’nın bahse konu olan savaşın bir an önce neticelenmesini ve Batı ile Doğu arasındaki jeoekonomik düzenin eskiye dönmesini istediği söylenebilir.

Papa, Kardinal Stanisław Dziwisz’i elçisi olarak atamıştır. Bunun ardından Ukrayna’da devam eden savaşla ilgili açıklama yapan Kardinal,[6] Avrupa’da tüm dünyanın gözü önünde yaşananların kabul edilemeyeceğini şu sözlerle belirtmiştir:[7]

“Bu savaş Ukrayna’daki kardeşlerimizi topraklarından, yaşam haklarından, kendi dillerinden ve kültürlerinden mahrum bırakmakta, ölüm ve yıkım getirmektedir. Slav kardeşler birbirleriyle savaşamazlar. Birbirlerini öldürmemeliler, yıkım getirmemeliler. Tanık olduğumuz acıların büyüklüğünü çoğaltmamalılar. Bu savaş durdurulmalı. Bu nefrete, şiddete ve kardeş katliamına dayalı savaşa bir son vermeliyiz. Yeter artık kan dökülmesin! Kardeşler, Slavlar, halklarımız arasında körü körüne nefret değil, kardeşçe bir arada yaşama dünyasına örnek olalım. Meryem Ana, bu savaşı, uzlaşmayı ve barışı sona erdirmenin yollarında rehberimiz olsun. Papa Francis ile birlikte insanlığın geleceğini Barış Kraliçesi Mary’nin ellerine bırakıyoruz.”

Buradan hareketle Polonya’nın bu savaşın bitmesini istediği söylenebilir. Hatta bu görüşün halk nezdinde daha güçlü şekilde savunulduğu söylenilebilir. Nitekim Polonya, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın Avrupa topraklarında yıkıcı etkiler doğurmasına karşıdır, denebilir.

Sonuç olarak Rusya-Ukrayna Savaşı’nın uzaması, Avrupa için de olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Bu durum, Avrupa içerisinde radikal sağ ideolojilere sahip Polonya gibi aktörlerin dış politikalarını şekillendirmeye devam edecektir.


[1] “European Countries by Population (2023)”, World o Meter, https://www.worldometers.info/population/countries-in-europe-by-population/, (Erişim Tarihi: 07.08.2023).

[2] “The $16 Trillion European Union Economy”, Visual Capitalist, https://www.visualcapitalist.com/16-trillion-european-union-economy/, (Erişim Tarihi: 07.08.2023).

[3] “The Normalisation of Far-Right Politics in Poland”, Al Jazeera, https://www.aljazeera.com/features/2019/11/15/the-normalisation-of-far-right-politics-in-poland, (Erişim Tarihi: 07.08.2023).

[4] “EU Agrees to Set $60 Price Cap Level for Russian Oil Exports”, Bloomberg, https://t.ly/jLzvn, (Erişim Tarihi: 07.08.2023).

[5] “Impact of EU Sanctions for European Companies in the Gulf”, Arabian Gulf Business Insight, https://t.ly/qsP_M, (Erişim Tarihi: 07.08.2023).

[6] “Polish Cardinal Dziwisz: ‘Enough of Bloodshed in Ukraine!”, Vatican News, https://www.vaticannews.va/en/church/news/2023-08/poland-cardinal-stanislaw-dziwisz-mother-unity-ukraine-war.html, (Erişim Tarihi: 07.08.2023).

[7] Aynı yer.

Zeki Talustan GÜLTEN
Zeki Talustan GÜLTEN
Zeki Talustan Gülten, 2021 yılında Yalova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden “Amerikan Dış Politikası” başlıklı bitirme teziyle ve 2023 yılında da Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Dış Ticaret bölümünden mezun olmuştur. Halihazırda Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda Tezli Yüksek Lisans öğrenimine devam eden Gülten, lisans eğitimi esnasında Erasmus+ programı çerçevesinde Lodz Üniversitesi Uluslararası ve Politik Çalışmalar Fakültesi’nde bir dönem boyunca öğrenci olarak bulunmuştur. ANKASAM’da Asya-Pasifik Araştırma Asistanı olarak çalışan Gülten’in başlıca ilgi alanları; Amerikan Dış Politikası, Asya-Pasifik ve Uluslararası Hukuk’tur. Gülten, iyi derecede İngilizce bilmektedir.

Benzer İçerikler