Yapay Zekâ (YZ) teknolojileri ve dijitalleşme, son yıllarda sağlık hizmetlerinde köklü değişimlere yol açmıştır. Özellikle sanal hastane konseptiyle birlikte vatandaşlara sağlık hizmetlerinin sunum şekli değişerek yeniden tanımlanmıştır. YZ desteğiyle birlikte doktor ve hemşirelerin sanal ortamda hastaları değerlendirmeye alması, hastalıkla ilgili tanı koyması ve tedavi aşamalarını yönetmesi, geleneksel sağlık modellerinin geleceğe dönük olarak yenilikçi bir uygulama alanı sunmaktadır.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin sağlık alanında gerçekleştirdiği yapay zekâ temelli adımları, bu değişimin öncüsü şeklinde değerlendirilmektedir. Son zamanlarda sağlık sisteminde icra ettiği yenilikler, sadece ulusal ölçekte değil, aynı zamanda küresel sağlık politikaları açısından da dikkat çekici gelişmeleri ortaya koymaktadır. Örneğin, sağlık alanında YZ entegrasyonunun artması, hem sağlık hizmetlerinin verimliliğini çoğaltmakta hem de bu alanda maliyetleri düşürmede stratejik bir yaklaşım olarak ortaya çıkarmaktadır.[i] Bu kapsamda yapay zekâ destekli teşhislerin artması, tedavi planlamasının yapılması ve hasta takibi uygulamaların internet ortamında yapılması giderek yaygınlaşmakta; bunun yanı sıra da söz konusu dijital teknolojiler, kırsalda kalan ve yetersiz sağlık hizmeti alan bölgelerde de bu hizmete erişimi kolay hale getirmektedir. Söz konusu ilerlemeler, bu alanda dijitalleşmenin sadece teknolojik yatırımı değil, aynı zamanda da toplumsal sağlık eşitsizliklerini azaltma potansiyeli de taşıyan önemli bir araç görevine sahip olduğunu da göstermektedir.[ii]
Çin’in bu sektördeki en son girişimlerinden biri, dünyanın yapay zekâ tarafından tamamı işletilen sanal hastanesi Agent Hospital olmuştur. Tsinghua Üniversitesi araştırmacıları aracılığıyla geliştirilen girişim, sağlık sektöründe insan unsurunun yerini YZ sistemlerinin alabileceğini göstermektedir. Agent Hospital, 14 yapay zekâ doktoru ve 4 yapay zekâ hemşiresi ile günde yaklaşık 3.000 hasta etkileşimini sorunsuz yönetebilecek kapasiteye sahiptir. Burada en dikkat çekici nokta, yapay zekâ doktorlarının yalnızca birer sohbet robotu değil, bunun yanı sıra da gelişmiş dil modelleri ve makine öğrenmesi algoritmaları kullanarak, farklı dilde konuşan hastalara tıbbi teşhis, tedavi ve danışmanlık yapabilecek şekilde donatılmış olmalarıdır.
Bu sistemlerin Amerika Birleşik Devletleri Tıp Lisanslama Sınavı’ndan %93,06 oranında başarı elde etmesi, yapay zekânın klinik bilgi ve uygulamalarda insan doktorlar ile yarışabilecek bir seviyeye evrildiğini göstermektedir. Ayrıca yapay zekâ doktorlarının kendi deneyimlerinden sürekli olarak çıkarım sağlayabilmeleri, insan müdahalesi gerektirmeden bilgi birikimlerini geliştirebilmeleri bu sektörü geleneksel eğitim aşamalarından farklı kılmaktadır. YZ temelli sağlık alanında gerçekleşen en önemli katkılarından bir tanesi, hızlı ve doğru sonuçların birlikte sağalabilmesidir.
Bu sistemler, hasta geçmişlerini, laboratuvar sonuçlarını ve görüntüleme verilerini hızlı bir şekilde işleyerek tanı konma süreçlerini hızlandırmaktadır. Bunların yanı sıra tıp eğitimi bakımından da hastanenin dönüştürücü etkileri bulunmaktadır. Tıp öğrencilerinin sanal ortamda risk olmadan, gerçekçi simülasyonlar aracılığıyla eğitim alabilmeleri, klinik deneyim eksikliklerinin giderilmesi için önemli bir yöntemdir. Bu durum, bilhassa düşük kaynağa sahip bölgelerde eğitim gören öğrenciler için eşit fırsatlar yaratabilmesi muhtemeldir. Öğrenciler, YZ doktorlarından anlık olarak geri bildirim alarak karar verme becerilerini geliştirebilir ve geleneksel eğitimde karşılaşamayacakları vaka deneyimi elde edinebilirler. Bu kapsamda, yapay zekâ destekli eğitim, küresel ölçekte sağlık profesyoneli yetiştirme aşamalarını daha erişilebilir, hızlı ve kapsamlı bir hale getirmesi muhtemel görünmektedir.[iii]
Fakat bütün bu olumlu yeniliklere karşın, yapay zekâ temelli sağlık hizmetlerinin geleceğinde birtakım kritik tereddütler de yer almaktadır. Bu teknolojinin gerçek anlamda hastalara şefkatli bir bakım sağlayıp sağlayamayacağı, yanlış teşhis konulduğunda hukuki sorumluluğun kime ait olacağı ve veri güvenliğinin ne şekilde sağlanacağı tam olarak netlik kazanmamış konular arasında yer almaktadır. Bireysel sağlık bilgilerinin devasa veri tabanlarında işlenmesi, mahremiyetin korunması konusunda ciddi bir endişe yaratmaktadır. Verilerin hassas bir şekilde korunması, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri gözetilmediği zaman, yapay zekâ temelli sağlık sistemlerinin pek çok farklı güven problemleriyle karşı karşıya kalabilmesi muhtemel görünmektedir. Bu kapsamda ülkelerin, teknoloji firmalarının ve sağlık kurumlarının ortak bir şekilde hareket etmeleri gerekmektedir.
Ortaya çıkan bu durum, sağlık alında erişilebilirlik ve maliyet etkinliği bakımından hastalara önemli avantajlar sunarken; hukuki, etik ve toplumsal aşamalarda çözülmesi gereken bazı problemleri de beraberinde getirmektedir. Sanal hastaneler, bu kapsamda sadece teknolojik bir gelişim değil, aynı zamanda da sağlık hizmetlerinde çok boyutlu bir değişimin öncüsü olarak değerlendirilir.
Sonuç olarak Çin’in Agent Hospital girişimi ve yapay zekâ destekli cerrahi uygulamaları, sağlık alanında yeni bir dönemin başladığını göstermektedir. Bu yenilikler, insan ve makine birlikteliğinin sağlık hizmetlerinde daha erişilebilir ve verimli bir sistem yaratabileceğini gözler önüne sermektedir. Bunun yanı sıra etik, hukuki ve toplumsal problemlerin çözüme kavuşturulması, bu değişimin sürdürülebilirliğini belirleyecek temel unsurlar arasında yer almaktadır. Yapay zekânın ilerleyen zamanlarda sağlık alanında tamamen insanın yerini alıp almayacağı henüz belirsizliğini korusa da mevcut tablo, bu tarz bir modelin en olası senaryo olduğunu ortaya koymaktadır. Bu modelle birlikte YZ, teşhis ve rutin süreçlerde ön planda yer almaktayken, insan doktorların empati, kritik kararlar verme ve bütüncül bakım gibi alanlarda merkezî rol oynaması şeklinde ele alınabilmektedir.
[i] “China Launched World’s First AI Hospital with 14 AI Doctors”, The Daily CPEC, https://thedailycpec.com/china-launched-worlds-first-ai-hospital-with-14-ai-doctors/, (Erişim Tarihi: 20.08.2025).
[ii] “The world’s first AI Hospital, developed in China, is transforming healthcare, highlighting Asia’s position in healthcare innovation”, MedTech World, https://tinyurl.com/mry5d9br,(Erişim Tarihi: 20.08.2025).
[iii] “China unveils the world’s first AI-powered hospital: Are robot doctors the future of healthcare?”, Your Story, https://yourstory.com/2025/05/china-unveils-worlds-first-ai-powered-hospital, (Erişim Tarihi: 20.08.2025).