21 Kasım 2025 tarihinde Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, yaptığı açıklama, Japonya’nın eski militarizm yolunu izlemesi halinde başarısızlıkla sonuçlanacağını vurgulamış; bu hususta Japonya’nın Patriot hava savunma füzelerini Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) ihraç etmesi ve Üç Büyük Güvenlik Belgesi’nin revize edilmesi tartışmalarını eleştirmiştir.[i] Bu gelişme, Japonya’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası pasifist yapısını aşma çabalarını simgelerken, Çin’in tarihsel algısını tetiklemektedir. Tarihsel olarak Japonya’nın militarizmi, Meiji Restorasyonu’ndan (1868) başlayarak emperyal yayılmacılığın bir aracı olmuştur.
Japonya’nın militarist geleneği, modernleşme sürecinin bir ürünü olarak 19. yüzyılın ortalarında şekillenmiştir. Meiji Restorasyonu ile feodal yapıdan ulus-devlet modeline geçiş, Fukoku Kyōhei “Ülkeyi Zenginleştir, Orduları Güçlendir” politikasını doğurmuş ve bu, Batı emperyalizmine karşı savunma gerekçesiyle orduyu devletin merkezine yerleştirmiştir. Yamagata Aritomo’nun başlattığı zorunlu askerlik sistemi, askerî değerleri sivil topluma aşılamış; 1882 tarihli İmparatorluk Askerlere ve Denizcilere Hitabesi ise imparatora mutlak sadakati kutsallaştırmıştır. Bu ideoloji, ordunun sivil denetimden bağımsızlaşmasına yol açmış; Genelkurmay Başkanlıkları, kabineye bağlı olmaksızın doğrudan imparatora rapor vermiştir.
20. yüzyıl başlarında, Rus-Japon Savaşı (1904-1905) zaferi, militarizmi pekiştirmiş, ancak Birinci Dünya Savaşı sonrası Versay Sistemi’nin kısıtlayıcı niteliği ve 1929 Büyük Buhran’ı, yayılmacı politikaları hızlandırmıştır. 1931 tarihindeki Mançurya işgali, Japonya’nın tehdit retoriğini ilk kez kullanmasına zemin hazırlamış ve bu, Çin’e karşı gerçekleştirilecek işgalin habercisi olmuştur. Nanking Katliamı gibi tarihsel olaylar Asya halklarında derin travmalar bırakmıştır. Japonya’nın “Asya’nın Kurtarıcısı” söylemi, emperyalizmin ideolojik söylemi olarak işlev görmüştür. İkinci Dünya Savaşı sırasında, kırsal kökenli ordu subaylarının etkisiyle kabineyi devirmiş; 1932 tarihinde Başbakan Inukai Tsuyoshi’nin suikastı ve 1936 Şubat Olayı, militarist egemenliği pekiştirmiştir.[ii]
Savaşın sonu, Potsdam Bildirgesi ve Japon Teslimiyet Belgesi ile tam silahsızlanmayı zorunlu kılmış; Kahire Deklarasyonu Japonya’nın yayılmacı kazanımlarını iptal etmiştir. Tokyo Mahkemeleri’nde yargılanan liderler, militarizmin hukuki hesaplaşmasını simgelemiş; ancak Amerikan işgali altında, General MacArthur’un reformları, pasifist Anayasa’nın 9. Maddesi ile ordunun savunma gücüne indirgenmesini sağlamıştır. Bu madde, savaş hakkını reddederken, Üç Nükleer İlke (sahip olmama, üretmeme, girişine izin vermeme) Eisaku Satō’nun Nobel Barış Ödülü’nü kazandıran bir taahhüdü olarak pekişmiştir.[iii] Tarihsel olarak, Japon militarizmi ekonomik baskılar nüfus artışı, kaynak kıtlığı ve ideolojik unsurlarla Şinto milliyetçiliği beslenmiştir.
Amerikan işgali, Japonya’yı “silahsız bir ulus” olarak yeniden yapılandırmış; Kore Savaşı ile savunma sanayii yeniden canlanmış, ancak 1954 yılında kurulan Öz Savunma Kuvvetleri (JSDF), anayasal sınırlamalara tabi kılınmıştır. 1960 tarihli ABD-Japonya Güvenlik Antlaşması sonrası militarizm eleştirileri azalmış ancak 1990’lı yıllarda Körfez Savaşı sonrası Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü katılımı, normalleşme tartışmalarını başlatmıştır.[iv]
Şinzo Abe’nin yönetimi altında kolektif öz savunma hakkı (2015 Güvenlik Yasaları) kabul edilmiş; savunma bütçesi 13 yıldır artmakta olup 2022 Ulusal Güvenlik Stratejisi ile bu tırmanış devam etmiştir. Silah ihracatı yasağı, 2014 yılında Savunma Ekipmanı ve Teknoloji Transferi Üç İlkesi ile gevşetilmiş ve bu, 2023 yılında Patriot füzelerinin ABD’ye parça olarak ihraç edilmesini mümkün kılmıştır. Tarihsel bağlamda bu değişimler, Potsdam’ın tam silahsızlanma yükümlülüğünü aşma girişimi olarak görülebilir; Çin ise bunu yeniden silahlanma olarak nitelendirmiştir.[v]
21 Kasım 2025 tarihinde Mao Ning’in uyarısı, Japonya’nın Liberal Demokrat Parti (LDP) içindeki tartışmalara odaklanmaktadır. Japonya, ilk kez Patriot PAC-3 füzelerini (Mitsubishi Heavy Industries lisansı altında) ABD’ye ihraç etmiştir. Bu, Ukrayna desteğinde tükenen ABD stoklarını ikmal etmeyi amaçlamaktadır.[vi] 2023 revizyonu, lisanslı silahların tamamlanmış halde ihracatını serbest bırakmıştır. Bu hamleler LDP’nin Üç Büyük Güvenlik Belgesi’ni (Ulusal Güvenlik Stratejisi, Ulusal Savunma Stratejisi, Savunma Yapılandırma Planı) revize etme planıyla örtüşmektedir.[vii][viii]
Revizyon tartışmaları, Üç Nükleer İlke’nin üçüncü maddesini hedef almaktadır. Başbakan Sanae Takaichi, 11 Kasım 2025 tarihinde Bütçe Komitesi’nde net bir taahhüt vermemiş; 2024 yılında yayımladığı kitapta, ABD nükleer caydırıcılığının etkinliği için ilkenin gerçekçi olmadığını savunmuştur. LDP, 2026 sonuna kadar revizyonu tamamlamayı planlamaktadır; bu durum nükleer paylaşım kapısını aralayabilir. Tarihsel paralellikte, Takaichi’nin “yaşam tehdidi” söylemi, 1931 Mukden Olayı’ndaki retoriği anımsatmaktadır. Çin, bu girişimi “militarizm canlandırması” olarak yorumlamaktadır.[ix]
Çin’in tepkisi, İkinci Dünya Savaşı’ndaki vakalarla doğrudan bağlantılıdır. Mao Ning, Kahire ve Potsdam’ı anımsatarak Japonya’nın savaşa yeniden silahlanma endüstrisini canlandırdığını belirtmiş; Üç Nükleer İlke revizyonunu, nükleer paylaşım için “kapı aralama” olarak eleştirmiştir. 19 Kasım 2025 tarihinde Dışişleri Bakanlığı, Takaichi’nin bölge jeopolitiğine ait yorumlarını militarizm taktiği olarak nitelendirmiş ve bu, 7 Kasım 2025 tarihindeki parlamento konuşmasına dayanmaktadır.[x]
Japonya’nın dönüşümü ancak uluslararası ilişkilerin realizm perspektifinden anlaşılabilir. Tehdit algısı ittifakları güçlendirir. Ancak Çin’in konstrüktivist okuması tarihsel normların (pasifizm) ihlalini güven erozyonu olarak görmektedir. Patriot ihracatı, ABD stoklarını ikmal ederek Ukrayna desteğini sürdürmektedir. Ancak bu durum, Asya’da silahlanma yarışını tetikleyebilir.
Üç Nükleer İlke revizyonu, NPT rejimini zayıflatmaktadır. Japonya’nın plütonyum stokları artış riski taşımaktadır. Çin-Japonya ilişkileri, 2025 krizinde diplomatik gerilimle zirve yapmış; ekonomik misillemeler (yumuşak gücün etkisinde azalma) karşılıklı bağımlılığı zorlamaktadır. Bölge devletleri, Japonya’nın militarizm gölgesinden endişe duymaktadır.
Sonuç olarak Mao Ning’in uyarısı, Japonya’nın tarihsel militarizm mirasını güncel jeopolitiğe yansıtan bir dönüm noktasıdır. Tarihsel olarak Meiji’den Potsdam’a uzanan yol, pasifizmin kırılganlığını ortaya koymaktadır. Güncel revizyonlar ise ABD ittifakını pekiştirirken, Çin’in travmatik hafızasını canlandırmaktadır. Uluslararası toplum, bu gerilimi yönetmek için diplomatik kanalları (örneğin, ASEAN+3) güçlendirmelidir. Japonya’nın barışçı kalkınma taahhüdü, Üç Nükleer İlke gibi normlarla sınanacaktır. Aksi takdirde Asya-Pasifik’te istikrarsızlık kaçınılmazdır.
[i] “If Japan to follow old path of militarism, it will end in failure, says Chinese spokesperson”, CGTN, https://news.cgtn.com/news/2025-11-21/Chinese-Foreign-Ministry-warns-Japan-s-return-to-militarism-would-fail-1ItVukQYvzG/p.html, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[ii] “Japan’s Quest for Power and World War II in Asia”, Asia for Educators”, Easia, https://afe.easia.columbia.edu/special/japan_1900_power.htm, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[iii] “Campaign for Nobel Peace Prize for Japan Constitution’s Article 9 ends after decade”, The Mainichi, https://mainichi.jp/english/articles/20251114/p2a/00m/0na/016000c, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[iv] “Japan PM Takaichi mulls reviewing long-held non-nuclear weapons principles”, Japan Wire, https://english.kyodonews.net/articles/-/64912, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[v] “In A Historic First, Japan Arms U.S. With Lethal Patriot PAC-3 Interceptor Missiles; But Why Is Tokyo Arming “Mentor” USA?”, The EurAsian Times, https://www.eurasiantimes.com/japan-arms-u-s-with-lethal-patriot-pac-3-interceptor-missiles/, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[vi]“ABD, Ukrayna’nın Patriot füze sistemini geliştirme talebini kabul etti”, Independent Türkçe, https://www.indyturk.com/node/768405/dünya/abd-ukraynanın-patriot-füze-sistemini-geliştirme-talebini-kabul-etti#google_vignette, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[vii] “Japan Exports Completed Patriot Missiles to U.S. for the First Time: “At America’s Request”, Asia Business Daily, https://cm.asiae.co.kr/en/article/2025111920491225103, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[viii] “Japan completes PAC-3 missile export to U.S.”, Japan Times, https://www.japantimes.co.jp/news/2025/11/20/japan/japan-us-missile-export-pac-3/, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[ix] “Japan mulls nuclear policy shift as China warns of ‘dangerous signals”, CGTN, https://news.cgtn.com/news/2025-11-15/Japan-mulls-nuclear-policy-shift-as-China-warns-of-dangerous-signals–1IjzdP1yVnG/p.html, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
[x] “China warns of severe consequences if Japan fails to retract its threats of military intervention over Taiwan”, Peoples Dispatch, https://peoplesdispatch.org/2025/11/20/china-warns-of-severe-consequences-if-japan-fails-to-retract-its-threats-of-military-intervention-over-taiwan/, (Erişim Tarihi: 21.11.2025).
