Tarih:

Paylaş:

Norveç: Doğalgaz Sektörünü Kamulaştırma Politikaları

Benzer İçerikler

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Norveç, doğalgaz ihracatçıları listelerinde ilk sıralarda yer almaktadır. Avrupa kıtasının ise bir numaralı doğal gaz tedarikçisi konumundadır. Norveç’in Avrupa’daki bu konumu, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından Rusya’ya uygulanan yaptırımlar ve Rus doğalgazını Kıta Avrupası’na bağlayan Kuzey Akım Hattı’nın kapatılması üzerine daha da pekişmiştir. Dolayısıyla Avrupa için Norveç doğalgazı, Rus doğalgazının alternatifi olarak ortaya çıkmıştır. Bunun sonucunda Norveç, doğalgaz tedarikinde tarih boyunca görmediği ihracat rakamlarına ulaşmıştır. Örneğin 2022 yılında Norveç, 120 milyar metreküpten fazla doğalgaz ihraç etmiştir. Bunun yaklaşık 116,6 milyar metreküpü Avrupa Birliği (AB) ve Birleşik Krallık’a ihraç edilmiştir.[1] Benzer bir şekilde AB içerisindeki doğalgaz talebinin yaklaşık %25’lik kısmı Norveç tarafından karşılanmıştır.[2]

Norveç’in Avrupa için doğalgaz tedarikindeki önemi gün geçtikçe artarken; yaptığı bir açıklamayla Norveç Petrol ve Enerji Bakanlığı, mevcut işletme ruhsatlarının sona ermesinin ardından başlıca doğalgaz boru hattı şebekelerini kamulaştıracağını duyurmuştur.[3] Refere edilen işletme ruhsatlarının büyük kısmı 2028 yılında sona erecekken; kamulaştırmanın gerekçesi olarak Norveç Krallığı için kilit konumda yer alan altyapılar üzerinde devletin kontrolünün arttırılması hedefi ön plana çıkmıştır. Norveç’in doğalgaz ve petrol işletmeleri, uzun süredir devlet iştirakiyle özel sektör tasarrufunda olmuştur.

Mevcut durumda Norveç’in doğalgaz şebekelerinin büyük kısmı, Gassled ortaklığına aittir. Gassled, Norveç’i Birleşik Krallık ve AB’ye bağlayan doğalgaz boru hatlarının sahibidir. Norveç Hükümeti, bu ortaklık üzerinde tamamı Norveç Hükümeti’ne ait Petoro şirketi vasıtasıyla %46,7, Equinor vasıtasıyla da %5’e varan yetki oranına sahiptir. Norveç Hükümeti’nin tasarrufunda olmayan oran için bu oranın sahipleri, kamulaştırma gerçekleştirilirken belirli durumlarda tazmin edilecektir. Tazmin süreci, altyapı sahiplerinin gelecekte elde etmesi beklenen net gelirler çerçevesinde yürütülecektir.

Öte yandan Norveç Petrol ve Enerji Bakanlığı tarafından yapılan açıklama, muhalefetin lideri konumunda olan sağcı İlerleme Partisi’nin tepkisine yol açmıştır. İlerleme Partisi Enerji Sözcüsü Terje Halleland, devletin zaten Gassled vasıtasıyla elinde bulundurduğu tasarruf oranlarıyla doğalgaz sektörünü ağır bir şekilde kontrol altında tuttuğunu dile getirmiştir. Ayrıca kamulaştırmanın Norveç kıta sahanlığına yapılacak yatırımlar açısından olumsuz sonuçlar doğuracağını ifade etmiştir. Gassled gibi Norveç doğalgaz sektöründeki özel girişimler de yapılan açıklamaya şaşırdıklarını, Norveç enerji sektörünün geleneksel olarak özel şirketler ve devlet ortak mülkiyetine dayandığını ve bu politikanın zaten başarılı bir şekilde işlediğini belirtmiştir.[4]

Bütün bu muhalefete rağmen Norveç Hükümeti’nin doğalgaz sektöründe kamulaştırma politikasına geçmesi ivme kazanarak uygulanacak gibi gözükmektedir. Zira enerji sektörü söz konusu olduğunda, hükümetin gündeminde sürdürülebilirlik mevzusu yer almaktadır. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başladığı dönemde Norveç’in ihracatında enerji sektörünün payı hızla artarken; Avrupa’da enerji fiyatları da artmıştır.

Dolayısıyla hükümet, bazı sınırlandırmaları dile getirmeye başlamıştır. Sınırlandırmaların konusunu en önce elektrik ihracatı teşkil etmiştir. Norveç elektrik ihracatından belirli oranlarda vergi alarak elektrik üretimi fazlasının yurt içinde kalmasını temin etmek istemiştir.[5] Böylelikle Avrupa’daki eğilimin aksine, ulusal enerji fiyatlarını düşürme hedefi güdülmüştür. Bunun akabinde Avrupa’da yüzyıllardır görülmeyen kuraklık mevsimlerinin yaşanmasıyla tehlike altına giren enerji arz zincirini korumak adına, elektrik ihracatını tamamen yasaklama gibi konular gündeme gelmiştir.[6]

Norveç’in elektrik ihracatı konusundaki endişelerine, hızlı bir şekilde doğalgaz ve petrol ihracatı meselesi de entegre olmuştur. Doğalgaz ve petrol ihracatının rekor seviyelere ulaşması, gerçekten de Norveç’in ulusal gelirini arttırmıştır. Fakat ulusal gelirdeki artışa, bu sektörlerdeki servis fiyatlarının yükselmesi eşlik etmiştir. Oslo yönetimi de artan fiyatları göz önünde bulundurarak vatandaşlarının faturalarını sübvanse etmek zorunda kalmıştır.

Bununla birlikte Norveç, yüklü miktarlarda doğalgaz ve petrol ihraç ederken; doğal kaynak kapasitesini aşmaya başlamıştır. Öte yandan Avrupa’nın uzun zamandır gündeminde yer alan ve Norveç’in mutabık olduğu temiz enerji ya da yeşil enerjiye geçiş süreci, Norveç’in giderek daha fazla doğalgaz ve petrol üretimi gerçekleştirmesiyle baltalanmaya başlamıştır. Anlaşılacağı gibi Oslo yönetimi, kamulaştırma politikalarına yönelerek enerji sektöründe devletin rolünü arttırma hedefini benimsemiştir. Akabinde enerji sektörünün temel amacının ülke adına uzun vadeli karlı üretim sağlamak olduğu deklare edilmiştir.

Tüm bunlarla beraber Norveç’in doğalgaz sektörünü kamulaştırarak devlet eliyle sürdürülebilir politikalar yürütmesi; mevcut Avrupa konjonktüründe AB tarafından kösteklenmekte gibi gözükmektedir. Şöyle ki; enerji krizinin ortasında AB üyesi devletler, Rus enerjisine Norveç enerjisini tercih etmiştir.

Norveç’in mevcut problemi aşabilmesi için atabileceği birkaç adım vardır. AB üyesi olmamasına rağmen üyesi olduğu Avrupa Serbest Ticaret Birliği aracılığıyla Avrupa Ortak Pazarı’nın bir parçasıdır. Ortak Pazar’ın bileşenlerinden biri olan enerji pazarı, bir ülkenin komşu ülkelere uzun süre boyunca enerji tedarikini kesmesini yasaklamaktadır. Bu yasağın tek istisnasını, bir ülkenin güvenlik başta olmak üzere çeşitli sebepleri öne sürerek acil durum ilan edip tedariki kesmesi teşkil etmektedir.

Neticede uzun vadede enerji arz zinciri tehlike altında olan Norveç, bu istisnayı devreye sokabilir. Fakat bu durumda Norveç, bir numaralı enerji destinasyonu olma özelliğini kaybedecek; AB’nin ise içerisinde bulunduğu enerji krizi daha da derinleşecektir. Öte yandan Norveç; daha iyi şartlar üzerine inşa edilmiş, uzun vadeli kar öngören ve sürdürülebilirlik unsuruna vurgu yapan tedarik anlaşmaları imzalamak maksadıyla AB’yle müzakere yolunu tercih edebilir. Fakat bu durumda da sürecin bürokratik engellere takılarak uzaması, belirli imtiyazlar verilmek zorunda kalınması ya da hiçbir sonuç alınamaması gibi riskler ortaya çıkmaktadır.


[1] “Explainer: How Does Norway Export Its Natural Gas?”, Reuters, https://www.reuters.com/business/energy/how-does-norway-export-its-natural-gas-2023-03-17/#:~:text=OSLO%2C%20March%2017%20(Reuters),such%20as%20Britain%20and%20Germany, (Erişim Tarihi: 17.03.2023).

[2] “Noruega suministrará más gas a Europa durante el verano”, Euronews, https://es.euronews.com/next/2022/03/16/ucrania-crisis-noruega-gas, (Erişim Tarihi: 16.03.2023).

[3] “Norway Wants to Nationalise ‘Central Parts’ of Country’s Gas Pipelines”, The Local, https://es.euronews.com/next/2022/03/16/ucrania-crisis-noruega-gas, (Erişim Tarihi: 28.04.2023).

[4] “Norway Plans to Nationalise Gas Pipelines When Concessions Expire”, Reuters, https://www.reuters.com/business/energy/norway-plans-take-ownership-most-gas-pipelines-2028-2023-04-28/, (Erişim Tarihi: 28.04.2023).

[5] “Norway May Tax Power Exports to Keep Domestic Prices Down”, Reuters, https://www.reuters.com/business/energy/norway-may-tax-power-exports-keep-domestic-prices-down-2023-02-15/, (Erişim Tarihi: 15.02.2023).

[6] “Norway Considers Suspending Electricity Exports to Avoid an Energy Crisis”, Lemonde, https://www.lemonde.fr/en/international/article/2022/08/20/norway-considers-suspending-electricity-exports-to-avoid-an-energy-crisis_5994226_4.html, (Erişim Tarihi: 20.08.2022).