Analiz

Engelli Politikalarında Alternatif Bir Yöntem: Kazakistan’da Hipoterapi

Hipoterapi siyaseti, sosyal koruma sisteminin genişletilmesi bakımından da önem arz etmektedir.
Bu uygulama, sadece tıbbi bir müdahale değil; ayrıca insan haklarına dayalı sosyal siyaset anlayışının gerçek hayattan bir örneğini sunmaktadır.
Oskemen eyelatinde kurulan ısıtmalı hipoterapi arenası, sene boyunca kesintisiz hizmet vererek rehabilitasyonun sürekli olmasını sağlamaktadır.

Paylaş

Bu yazı şu dillerde de mevcuttur: English Русский

Çağımızda engelli bireylerin rehabilitasyon aşamalarında yenilikçi, bütüncül ve sürdürülebilir yöntemlerin kullanılması ve benimsenmesi, sadece sağlık politikalarının değil, ayrıca sosyal refah ve kamu yönetimi yaklaşımlarının da temel önceliklerinden bir tanesi haline gelmiştir. 21. yüzyılda bu politikalarının içeriği, klasik güvenlik veya ekonomik büyüme amaçlarının ötesine geçmiş; sosyal refah, dezavantajlı grupların topluma kazandırılması ve entegrasyonu ile sağlık hizmetlerinin kapsayıcılığı gibi pek çok farklı alanda ülkelerin milletlerarası konumunu belirleyen temel unsurlar haline gelmiştir.

Bilhassa gelişmekte olan devletlerde, sosyal ve sağlık hizmetlerinde takip edilen politikalar, devlet kapasitesi ve toplumsal meşruiyet üretimi bakımından dikkat çeken bir göstergedir. Bu kapsamda Kazakistan’ın son yıllarda engelli çocuklar ve bireylerin rehabilitasyonu için geliştirdiği hipoterapi (at ile desteklenen terapi uygulaması) siyasetleri, sadece ulusal düzeyde sosyal kapsayıcılığı güçlendirmekle kalmamakta, bunun yanı sıra bölgesel liderlik, yumuşak güç ve multidisipliner strateji konularında da dikkat çekmektedir.

Geçmişte insan ve at arasındaki etkileşim, yalnızca ulaşım ve üretim ile sınırlı kalmamış, bunun yanı sıra sağlık ve psikolojik iyileşme süreçlerinde de etkili rol oynamıştır. At kullanılarak gerçekleştirilen terapi, zihinsel, fiziksel ve duyusal bozuklukları olan bireylerin rehabilitesinde etkisinin olduğu kanıtlanmış bir yöntemdir. Fakat bu yöntem sadece bireysel gelişimi değil; sosyal entegrasyon, sürdürülebilir kalkınma ve uluslararası bilgi paylaşımı açısından da önemli bir araç haline gelmiştir.[i]

Kazakistan, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’ne (CRPD) taraf bir devlet olarak, engelli kişilerin hayatlarını bağımsız, eşit ve onurlu bir şekilde sürdürebilmeleri için gereken pek çok düzenlemeleri yapma yükümlülüğüne sahip durumdadır. Hipoterapi uygulamaları da bu yükümlülüğün somut bir yansıması olarak değerlendirilebilmektedir. Bilhassa  bireylerin eğitim, sağlık ve toplumsal yaşama katılım haklarını desteklemekte olan bu terapi biçimi, söz konusu milletlerarası normların yerel düzeyde politika ve uygulama aracılığıyla içselleştirilmesini sağlamaktadır. Dolayısıyla bu uygulama, sadece tıbbi bir müdahale değil; ayrıca insan haklarına dayalı sosyal siyaset anlayışının gerçek hayattan bir örneğini sunmaktadır.[ii]

Modern kamu yönetimi anlayışında, hizmet sunumunun merkezden yerele, kamu sektöründen de özel ve sivil topluma entegre edilmesi, yönetişim bakış açsısıyla değerlendirilmektedir. Kazakistan’daki uygulamalar bu anlamda dikkat çekici bir örnek teşkil etmektedir. Ülkenin egemenliğini kazanmasından sonraki dönemde ekonomik kalkınma hedeflerini ön plana çıkarken, son senelerde bu kalkınmanın sosyal boyutuna da ayrıca yatırım gerçekleştirmeye başlamıştır. Bu kapsamda sayısı arttırılan hipoterapi merkezleri, söz konusu hükümetin sağlık ve sosyal hizmetler alanında yenilikçi uygulamalara ne denli açık olduğunu göstermektedir. Başkent Astana ve Doğu Kazakistan coğrafyalarında ürütülmekte olan projeler, bilhassa zihinsel ve fiziksel engelli çocukların tedavisinde etkili sonuçlar kaydedilmesini sağlamaktadır. Hipoterapi uygulaması yapan merkezlerin sadece büyük yerleşim yerlerinde değil, sosyoekonomik bakımdan daha az gelişmiş alanlarda da yaygınlaştırılması konusu, Kazakistan’ın bölgesel kalkınma stratejileriyle olan tutarlılığını göstermektedir.

Oskemen eyelatinde kurulan ısıtmalı hipoterapi arenası, sene boyunca kesintisiz hizmet vererek rehabilitasyonun sürekli olmasını sağlamaktadır. Bu merkez ayrıca 2020 yılında dünyada ilk defa devlet tarafından onaylanmış hipoterapi standartlarını geliştirerek Kazakistan’ı bu kapsamda önemli bir aktör konumuna getirmiştir. Ortaya çıkan bu gelişme, sağlık politikalarında standartlaşma ve kurumsallaşmanın bir tek iç politikada değil, ayrıca milletlerarası etkileşim kazabilmek bakımından zemin hazırladığına işaret etmektedir. Eğitmen yetiştirme programları, farklı şehirlere yayılan bilgi transferi ve paralimpik sporculara yönelik gerçekleştirilen altyapı yatırımları, ülkenin bu alanı stratejik bir politika aracına dönüştürdüğünü gözler önüne sermektedir.[iii]

Diğer önemli bir örnek ise Doğu Kazakistan’ın Ridder şehrinde girişimciler aracılığı ile kurulan hipoterapi merkezi, sosyal girişimcilik ve kamu-özel sektör işbirliği modeli açısından da ayrıca dikkat çekicidir. Bu yerin kültürel turizm ile entegrasyon edilmesi, sosyal politikaların ekonomik sürdürülebilirliğini sağlamak bakımından bir örnek niteliğindedir.[iv] Bu durum, Kazakistan’ın toplumsal refah politikalarında merkezi otorite dışında aktörlere alan tanıdığını ve çok düzlemli bir yönetişim modelini benimsediğini ortaya koymaktadır.

Ülkenin sahip olduğu hipoterapi siyasetleri, ayrıca sosyal koruma sisteminin genişletilmesi bakımından da önem arz etmektedir. 2023 senesinde yürürlüğe giren Sosyal Kod, engelli çocuklara bakan ebeveynleri “kişisel yardımcı” statüsü ile kamu çalışanı olarak tanımlamış ve bu kişilerin maaş ve emeklilik primlerini garanti altına almıştır. Bütün bunların yanı sıra uluslararası ilişkiler bağlamında bakıldığında ise Kazakistan’ın bu alandaki politikaları, ülkenin yumuşak güç kapasitesini geliştirme potansiyeli taşıdığını göstermektedir. Bu uygulamalar gibi insani, bilimsel ve toplumsal nitelikli projeler ve uygulamalar, başta gelişmekte olan hükümetler arasında bilgi paylaşımı, teknik işbirliği ve kolektif değerler oluşturma bakımından önemli diplomatik araçlara dönüşebilmektedir Kazakistan’ın ise bu alandaki konumu, devleti Orta Asya’da sosyal kalkınma diplomasisinin öncüsü konumuna gelmesini sağlamaktadır.

Sonuç olarak bakıldığında Kazakistan’ın hipoterapi alanında oluşturduğu kamu politikası, hem uluslararası ilişkiler hem de sosyal devlet uygulamaları bakımından stratejik bir derinliğe sahiptir. Bu siyasetler sayesinde ülke, dezavantajlı gruplara yönelik hizmet sunumunu bütüncül ve modern bir yaklaşımla kurumsallaştırmakta, aynı zamanda sosyal kapsayıcılığı da kuvvetlendirmektedir. Bununla yanı sıra geliştirilen projeler ve uygulamalar sadece ulusal düzeyde değil, bölgesel ölçekte de standart belirleyici bir etki oluşmasını sağlamakta ve ülkenin normatif gücünü sürekli olarak artırmaktadır. Bu kapsamda hipoterapi, sadece bir tedavi yöntemi değil; aynı zamanda toplumsal dayanışma, sosyal adalet ve uluslararası iş ortaklığı için etkili bir kamu politikası aracı olmaktadır.

[i], “Hipoterapi ve Atla Terapi Nedir?”, Tskele Özel Eğitim, https://tskeleleozelegitim.com/wp-content/uploads/2022/03/hipoterapi-4.pdf, (Erişim Tarihi: 20.06.2025).

[ii] “Мүгедек бала асырап отырған ата-анаға зейнетақы қалай тағайындалады?”, Aiqyn, https://aikyn.kz/279802/elimizde-mugedek-bala-asyrap-otyrg-an-ata-anag-a-zeynetak-y-k-alay-tag-ayyndalady, (Erişim Tarihi: 20.06.2025).

[iii] Aynı yer.

[iv] “New Recreation Area in East Kazakhstan Region Offers Innovative Hippotherapy to People with Disabilities”, The Astana Times, https://astanatimes.com/2022/07/new-recreation-area-in-east-kazakhstan-region-offers-innovative-hippotherapy-to-people-with-disabilities/, (Erişim Tarihi: 20.06.2025).

Dilara Cansın KEÇİALAN
Dilara Cansın KEÇİALAN
Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olan Dilara Cansın KEÇİALAN, Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı'nda yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi alanında yüksek lisans eğitimini sürdüren Keçialan, ayrıca Atatürk Üniversitesi'nde Yeni Medya ve Gazetecilik bölümünde öğrenim görmektedir. ANKASAM'da Avrasya Araştırma Asistanı olarak görev yapan Keçialan'ın başlıca ilgi alanları Avrasya ve özellikle Orta Asya bölgesidir. İngilizce, Rusça ve az derecede Ukraynaca bilmekte olup Kazakça öğrenmektedir.

Benzer İçerikler